|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Hazine ve Maliye Bakanlığı
(Gelir İdaresi Başkanlığı)ndan: KATMA DEĞER VERGİSİ GENEL UYGULAMA
TEBLİĞİNDE DEĞİŞİKLİK
YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SERİ NO: 55) MADDE 1- 26/4/2014 tarihli
ve 28983 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama
Tebliğinin (II/B-3.1.2.) bölümünün üçüncü
paragrafının sonuna aşağıdaki cümle eklenmiştir. Onaylanan bu liste Genel Müdürlükçe Gelir
İdaresi Başkanlığına elektronik
ortamda gönderilir. MADDE 2- Aynı Tebliğin (II/B-7.1.) bölümünün sonuna aşağıdaki paragraf
eklenmiştir. Milli
Savunma Bakanlığı veya Savunma Sanayii Başkanlığı
tarafından savunma sanayii projesi olarak onaylanarak
ihracına izin verilen uçak, helikopter, gemi, denizaltı, tank,
panzer, zırhlı personel taşıyıcı, roket, füze
gibi araçların imalatını yapan yüklenici firmalara bu imalata
ilişkin yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları da 3065
sayılı Kanunun 13/f maddesi kapsamında KDVden istisna
olacaktır. MADDE 3- Aynı Tebliğe
(II/B-17.4.2.) bölümünden sonra gelmek üzere aşağıdaki bölüm
eklenmiş ve diğer bölüm buna göre teselsül ettirilmiştir. 18. Milli
Savunma ve İç Güvenlik İhtiyaçlarında Kullanılmak Üzere
Taşıt Teslimi 7555
sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle
3065 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasına
eklenen (o) bendine göre, 4760 sayılı ÖTV Kanununa ekli (II)
sayılı listenin 87.03 G.T.İ.P.
numarasında yer alan - Yük taşımasında
kullanılıp azami ağırlığı 3,5 tonu
aşmayan ve yolcu taşıma kapasitesi (Yolcu taşıma
kapasitesi sürücü dahil toplam yolcu sayısının 70 kilogramla
çarpılması suretiyle hesaplanır. Bu hesaplamada koltuk olmasa
dahi, koltuk montajı için bulunan sabit tertibatlar da koltuk olarak
dikkate alınır) istiap haddinin (bir aracın güvenle
taşıyabileceği sürücü ve yolcu dahil toplam yük
ağırlığı) %50sinin altında olan motorlu
araçlardan (bütün tekerlekleri motordan güç alan veya alabilenler, binek
otomobilleri, steyşın vagonlar, yarış arabaları,
arazi taşıtları hariç) satırındaki motorlu
taşıtlar ile 87.04 ve 87.11 G.T.İ.P.
numaralarında yer alan taşıtların, münhasıran milli
savunma ve iç güvenlik ihtiyaçlarında kullanılmak üzere Millî
Savunma Bakanlığı, İçişleri
Bakanlığı, Savunma Sanayii Başkanlığı
ve Millî İstihbarat Teşkilatı Başkanlığına
teslimi KDVden istisnadır. Bu istisna
uygulamasına ilişkin usul ve esaslar aşağıda
belirlenmiştir. 18.1. Kapsam Bu istisna; - Millî Savunma
Bakanlığı, -
İçişleri Bakanlığı, - Savunma Sanayii Başkanlığı, - Milli
İstihbarat Teşkilatı Başkanlığının, motorlu taşıt
alımlarında uygulanır. Bu kapsamda, 4760
sayılı Kanuna ekli (II) sayılı listenin; - 87.03 G.T.İ.P. numarasında yer alan Yük
taşımasında kullanılıp azami
ağırlığı 3,5 tonu aşmayan ve yolcu
taşıma kapasitesi (Yolcu taşıma kapasitesi sürücü dahil
toplam yolcu sayısının 70 kilogramla çarpılması
suretiyle hesaplanır. Bu hesaplamada koltuk olmasa dahi, koltuk
montajı için bulunan sabit tertibatlar da koltuk olarak dikkate
alınır) istiap haddinin (bir aracın güvenle
taşıyabileceği sürücü ve yolcu dahil toplam
yük ağırlığı) %50sinin altında olan motorlu
araçlardan (bütün tekerlekleri motordan güç alan veya alabilenler, binek
otomobilleri, steyşın vagonlar, yarış arabaları,
arazi taşıtları hariç) satırındaki motorlu
taşıtların, - 87.04 G.T.İ.P. numarasında yer alan
taşıtların, - 87.11 G.T.İ.P. numarasında yer alan
taşıtların, tesliminde KDV hesaplanmaz. Ayrıca, söz
konusu taşıtların yukarıda sayılan kuruluşlar
tarafından ithali de KDVden istisnadır. Yukarıda
sayılan kuruluşlara, münhasıran milli savunma ve iç güvenlik
ihtiyaçlarına ilişkin olmak kaydıyla sadece maddede belirlenen
taşıtların teslimlerinde istisna uygulanabilecek, bu
kuruluşların diğer taşıt alımları ise bu
kapsamda değerlendirilmeyecektir. 18.2.
İstisnanın Uygulanması 3065
sayılı Kanunun (13/o) maddesinde yer alan düzenleme tam istisna
mahiyetindedir. Maddede sayılan kuruluşlar, istisna kapsamında
temin edeceği taşıtlara ilişkin liste ile birlikte
bulundukları yer Defterdarlığına başvurur. Bu
başvuru Defterdarlık tarafından değerlendirilerek
taşıt alımlarında istisna uygulanacağına
ilişkin belge (EK:34) ilgili kuruluşa verilir ve taşıt
listesi onaylanır. Bu belge ve eki liste gümrük idarelerine veya yurt
içindeki satıcılara ibraz edilir. Söz konusu belge,
satıcılar tarafından 213 sayılı Kanunun muhafaza ve
ibraz hükümlerine uygun olarak saklanır. İstisna
kapsamında yapılan taşıt teslimi ile ilgili olarak
düzenlenen faturada KDV gösterilmez. Ayrıca, faturada istisna belgesinin
tarih ve numarasına atıf yapılarak 3065 sayılı KDV
Kanununun (13/o) maddesi hükmü gereğince KDV
hesaplanmamıştır. ibaresine yer verilir. 18.3.
İstisnanın Beyanı Bu istisna
kapsamında yapılan taşıt teslimi, teslimin
yapıldığı vergilendirme dönemine ait KDV beyannamesinin
İstisnalar-Diğer İade Hakkı Doğuran
İşlemler kulakçığının, Tam İstisna
Kapsamına Giren İşlemler tablosunda, 344 kod numaralı
Milli Savunma ve İç Güvenlik İhtiyaçlarında Kullanılmak
Üzere Taşıt Teslimi satırı
aracılığıyla beyan edilir. Bu
satırın Teslim ve Hizmet Tutarı sütununa istisnaya konu
teslimin KDV hariç tutarı, Yüklenilen KDV sütununa bu teslime
ilişkin alış ve giderlere ait belgelerde gösterilen toplam KDV
tutarı yazılır. İade talep etmek istemeyen mükellefler,
Yüklenilen KDV sütununa 0 yazmalıdır. 18.4. İade Yukarıda
sayılan kuruluşlara bu bölüm kapsamında yapılan
taşıt teslimlerinden kaynaklanan iade taleplerinde
aşağıdaki belgeler aranmaktadır: - Standart iade
talep dilekçesi -
İstisnanın beyan edildiği döneme ilişkin indirilecek KDV
listesi - İade
hakkı doğuran işleme ait yüklenilen KDV listesi - İadesi
talep edilen KDV hesaplama tablosu - Satış
faturaları listesi - İstisna
belgesinin örneği ile istisna kapsamında alınacak
taşıt listesinin örneği 18.4.1.
Mahsuben İade Mükelleflerin bu
işlemlerden kaynaklanan mahsuben iade talepleri yukarıdaki
belgelerin ibraz edilmiş olması halinde miktarına
bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat
aranmadan yerine getirilir. 18.4.2. Nakden
İade Mükelleflerin bu
işlemlerden kaynaklanan ve 50.000 TLyi aşmayan nakden iade
talepleri vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine
getirilir. İade talebinin 50.000 TLyi aşması halinde
aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu veya YMM raporuna
göre yerine getirilir. Teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebi
yerine getirilir ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna
göre çözülür. 18.5.
Müteselsil Sorumluluk Bu istisna
kapsamında işlem yapılabilmesi için, istisna belgesinin
teslimi yapacak olan satıcı mükellefe ibraz edilmesi
şarttır. Satıcının bu belge olmadan istisna
uygulaması halinde, istisna nedeniyle ziyaa uğratılan
vergi, ceza, zam ve faizlerden teslimi yapan satıcı mükellef ile
birlikte kendisine teslim yapılan ilgili kuruluş da müteselsilen sorumludur. Kendisine istisna
belgesi ibraz edilen satıcı mükellefçe, başka bir şart
aramaksızın istisna kapsamında işlem yapılır.
Daha sonra işlemin, istisna için ilgili düzenlemelerde belirtilen
şartları baştan taşımadığı ya da
şartların daha sonra ihlal edildiğinin tespiti halinde, ziyaa uğratılan vergi ile buna
bağlı ceza, faiz ve zamlar, kendisine istisna kapsamında
teslim yapılan kuruluştan aranır. MADDE 4- Aynı Tebliğin; a) (II/E-7/A.)
bölümünün dördüncü paragrafından sonra gelmek üzere
aşağıdaki paragraf eklenmiştir. Diğer
taraftan, 1/5/2025 tarihli ve 32887
sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 30/4/2025 tarihli ve 9770
sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla, söz konusu maddenin
31/12/2028 tarihine kadar uygulanmasına karar verilmiştir. b) (II/E-7/A.1.)
bölümünün birinci ve üçüncü paragraflarında yer alan 31/12/2025
ibareleri 31/12/2028 şeklinde değiştirilmiştir. c) (II/E-7/A.2.)
bölümünün yedinci paragrafında yer alan 31/12/2025
ibaresi 31/12/2028 şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 5- Aynı Tebliğin
(II/F-4.15.) bölümünün başlığı ile birinci ve üçüncü
paragrafları aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş, aynı bölümün sonuna
aşağıdaki paragraf eklenmiştir. 4.15.
Hazinenin Taşınmaz Teslimi ve Kiralamaları, İrtifak
Hakkı Tesisi, Kullanma İzni ve Ön İzin Verilmesi
İşlemleri, Kentsel Dönüşüm Başkanlığı ile
Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığının
Arsa ve Arazi Teslimleri, Belediye ve İl Özel İdarelerinin
Taşınmaz Satışları ile Vakıflar Genel
Müdürlüğünün Yönettiği ve Temsil Ettiği Mazbut
Vakıfların Mülkiyetinde Bulunan Taşınmazların
Satışları Hazinece
yapılan taşınmaz teslimi ve kiralamaları, irtifak
hakkı tesisi, kullanma izni ve ön izin verilmesi işlemleri, Kentsel
Dönüşüm Başkanlığı ile TOKİ
Başkanlığınca yapılan arsa ve arazi teslimleri ile
Vakıflar Genel Müdürlüğünün yönettiği ve temsil ettiği
mazbut vakıfların mülkiyetinde bulunan taşınmazların
satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler KDVden
müstesnadır. Kentsel
Dönüşüm Başkanlığı ile TOKİye tanınan
istisna ise bu kurumların yapacağı arsa ve arazi teslimleri
ile sınırlıdır. Kentsel Dönüşüm
Başkanlığı ile TOKİ tarafından arazi ve arsa
dışında yapılacak taşınmaz teslimleri (konut,
bina, işyeri, sosyal tesis vb.) ve hizmetlere genel hükümler
çerçevesinde KDV uygulanır. Vakıflar
Genel Müdürlüğünün yönettiği ve temsil ettiği mazbut
vakıfların mülkiyetinde bulunan taşınmazların
satışı KDVden istisnadır. Genel Müdürlüğün
mülkiyetindeki taşınmazlar ile Genel Müdürlük tarafından
yönetilmeyen veya temsil edilmeyen vakıfların mülkiyetinde bulunan
taşınmazların satışı ise istisna kapsamında
değildir. MADDE 6- Aynı Tebliğin (III/A-2.)
bölümünün birinci paragrafına üçüncü alt çizgiden sonra gelmek üzere -
4760 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin
(4) numaralı fıkrası uyarınca teminat
karşılığı ithal edilen malın
teminatının hesaplanmasına esas özel tüketim vergisi
tutarı, satırı ile aynı bölümün sonuna
aşağıdaki paragraflar ve Örnek eklenmiştir. 7555
sayılı Kanunun 8 inci maddesi ile 3065 sayılı KDV
Kanununun 21 inci maddesinde yapılan düzenleme çerçevesinde, 4760
sayılı ÖTV Kanununun 16 ncı maddesinin
(4) numaralı fıkrası uyarınca teminat
karşılığı ithal edilen malın
teminatının hesaplanmasına esas özel tüketim vergisi
tutarı, ithalatta KDV matrahına dahil edilmiştir. 4760
sayılı ÖTV Kanununun 16 ncı maddesinin
(4) numaralı fıkrasında, (I) sayılı listedeki
malların ithalinde, ödenecek ÖTVye karşılık olmak üzere türü,
tutarı ve çözümüne ilişkin usul ve esasları Hazine ve Maliye
Bakanlığınca belirlenmek suretiyle teminat
alınacağı hüküm altına alınmıştır. Bu kapsamda, 4760
sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin
(4) numaralı fıkrası uyarınca teminat
karşılığı ithal edilen (I) sayılı
listedeki malın teminatının hesaplanmasına esas ÖTV
tutarı ithalatta KDV matrahına dahil edilecek
olup, bu tutar dahil malın ithalat bedeli üzerinden KDV
hesaplanacaktır. İthalat sırasında ödenen ve gümrük
makbuzu üzerinde gösterilen KDVnin, mükellefler tarafından indirim
konusu yapılması mümkün bulunmaktadır. Diğer
taraftan, 4760 sayılı Kanuna ekli (I) sayılı listedeki
malların yukarıdaki şekilde ithal edildikten sonra ithalatçıları
tarafından yurt içinde tesliminde, ÖTV tutarı dahil toplam işlem bedeli üzerinden KDV
hesaplanması gerektiği tabiidir. Örnek: İthalatçı (A) A.Ş.nin ithal edeceği 20.000.000 TL
tutarındaki ÖTV Kanununa ekli (I) sayılı listedeki mal için
hesaplanıp teminata bağlanan ÖTV tutarı 5.000.000 TLdir.
İthalatçı (A) A.Ş. tarafından, malın ithal bedeli
ile hesaplanıp teminata bağlanan 5.000.000 TL ÖTV tutarı dahil toplam işlem bedeli olan 25.000.000 TL
üzerinden hesaplanan (25.000.000x%20) 5.000.000 TL
KDV ilgili gümrük idaresine ödenmek suretiyle ithalat işlemi
gerçekleştirilir ve ödenen KDV tutarı ithalatçı
tarafından indirim konusu yapılır. İthalatçı
(A) A.Ş., ÖTV Kanununa ekli (I)
sayılı listede yer alan bu malı 5.000.000 TL ÖTV tutarı
hariç 22.000.000 TL karşılığında (B) A.Ş.ye
satmıştır. Bu satış işlemine ilişkin
ithalatçı (A) A.Ş. tarafından düzenlenecek olan faturada, söz
konusu ÖTV tutarı dahil toplam teslim
bedeli olan 27.000.000 TL üzerinden (27.000.000x%20)
5.400.000 TL tutarında KDV hesaplanarak beyan edilir. MADDE 7- Aynı Tebliğin; a) (IV/A3-1.3.) bölümünün sonuna
aşağıdaki paragraflar ve Açıklamalı Örnek
eklenmiştir. Aynı
şekilde, mükelleflerin iadeye konu işlemleri ile ilgili olarak KDV
ödemeksizin temin ettiği mal ve hizmet alımlarına ilişkin
KDV iadesi talep etmeleri mümkün değildir. Bu durumda, iade hakkı
doğuran işlem bedeli ile KDVsiz yapılan alım bedeli
arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle azami iade
edilebilir KDV tutarı bulunacaktır. ATİKe ilişkin yüklenilen KDV tutarından, ATİKin iade hakkı doğuran
işlemlerde fiilen kullanılmaya başlandığı
tarihten itibaren bu işlemlere ilişkin yüklenilen ve indirim
yoluyla giderilemeyen kısmı itibarıyla pay verilmesi mümkündür. İade
talebine konu işlem bedelinin, ATİKin aktife
alınarak fiilen kullanılmaya başlandığı
dönemden itibaren iade talep edilen dönem dahil ATİKin kullanıldığı tüm
işlemlerin toplam bedeline oranlanması ve ATİKe ilişkin
yüklenilen KDVden iade talebine konu işleme ait orana isabet eden
tutarda pay verilmesi gerekir. ATİKin sonraki dönemlerde de iade
hakkı doğuran işlemlerde kullanılması halinde iade
talep edilen dönem dahil iade hakkı
doğuran işlem bedelleri toplamının bu dönem dahil ATİKin kullanıldığı toplam
işlem bedeline oranlanması suretiyle ATİKten iade
hesabına pay verilebilecek KDV tutarı belirlenir. Önceki dönemlerde
bu ATİKten iade hesabına pay
verilen KDV tutarı düşüldükten sonra kalan tutar bu dönemdeki iade
hesabına pay verilecek KDV tutarı olacaktır. Ayrıca,
her dönem için yapılacak oranlama sonucunda bulunan ATİKe ilişkin
yüklenilen KDVden iade hesabına verilebilecek azami pay tutarı ile
önceki dönemlerde ATİKe ilişkin
yüklenilen KDVden iade hesabına verilen pay tutarları toplamı
arasındaki fark kadar ilgili dönemde iade hesabına pay
verilebileceğinden, bu farkın menfi olması halinde bu
dönemde ATİKe ilişkin yüklenilen KDVden
iade hesabına pay verilemeyecektir. İlgili
dönemde iade hakkı doğuran işlemler nedeniyle doğrudan
yüklenimler ve genel giderlerden verilen pay sonrasında iade
hesabına o dönemde ATİKe ilişkin
yüklenilen KDVden verilebilecek azami pay tutarından daha az tutarda
pay verilmiş olması halinde, iade hesabına dahil edilemeyen bu ATİK KDV pay
tutarının sonraki dönemlerde oranlama yapılmadan doğrudan
iade hesabına dahil edilmesi mümkün değildir. Öte yandan, iade
hesabına ATİKlerden verilecek
pay tutarı hesabının, ATİKlerin aktife
alınarak fiilen kullanılmaya başlandığı
tarihten itibaren iade hakkı doğuran işlemler ile toplam
işlemlerin bedeli dikkate alınmak suretiyle her bir araç için
ayrı ayrı yapılması
gerekmektedir. Ancak, birden fazla ATİK kullanılarak üretim yapan
işletmelerde, iade hakkı doğuran işlemlerde
kullanılan ve aynı vergilendirme döneminde aktife kaydedilen ATİKler için ayrı ayrı hesaplama yapılmasına gerek
olmayıp bu ATİKler için tek
bir hesaplama yapılması mümkündür. Açıklamalı
Örnek: Uluslararası
taşımacılık faaliyetiyle iştigal eden (A)
Taşımacılık A.Ş. 2023/Aralık döneminde 1 adet
çekiciyi 6.000.000 TL bedelle 1.200.000 TL KDV ödeyerek satın almış,
2024/Ocak döneminden itibaren yurt içi ve yurt dışı
taşımacılık faaliyetinde kullanmaya
başlamıştır. Mükellefin
2024/Ocak döneminde tamamı yurt içi taşımacılık
faaliyetinde kullanılan bu çekiciyle elde ettiği hasılat 2.000.000 TL olup ATİK nedeniyle
yüklenilen KDVnin 200.000 TLlik kısmı indirim yoluyla
giderilmiştir. Bu dönemde ATİK nedeniyle yüklenilen ve indirim
yoluyla giderilemeyen KDV tutarı 1.000.000 TLdir. 2024/Ocak döneminden
sonra yapılan hesaplamalarda, devreden KDVnin ATİK nedeniyle yüklenilen
KDV tutarından fazla olduğu varsayılmıştır. Mükellefin bu
çekiciyle gerçekleştirdiği uluslararası
taşımacılık faaliyeti (iade hakkı doğuran
işlem) ile yurt içi taşımacılık faaliyetine (iade
hakkı doğurmayan işlem) ilişkin işlemleri
aşağıdaki gibidir.
Bu durumda, bu
dönem dahil iade hakkı doğuran
toplam işlem bedelinin (D), çekicinin aktife alınarak
kullanılmaya başlandığı dönemden itibaren iade talep
edilen dönem dahil çekicinin kullanıldığı toplam işlem
bedeline (H) oranı 0,25 (D/H = 2.000.000/8.000.000) olup çekiciye
ilişkin yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV tutarından
iade hesabına verilebilecek azami pay tutarı (1.000.000 TL x 0,25)
250.000 TL olacaktır. Mükellefin
doğrudan yüklenim ve genel yönetim giderleri toplamının
250.000 TL olduğu ve bu dönemde azami iade edilebilir KDV
tutarının 400.000 TL olduğu dikkate
alındığında, bu dönemde çekiciye ilişkin yüklenilen
KDVden iade hesabına pay verilebilecek tutar 150.000 TL olacaktır.
Bu durumda, bu
dönem dahil iade hakkı doğuran
toplam işlem bedelinin (D), çekicinin aktife alınarak
kullanılmaya başlandığı dönemden itibaren iade talep
edilen dönem dahil çekicinin kullanıldığı toplam işlem
bedeline (H) oranı 0,20 (D/H = 3.000.000/15.000.000) olup çekiciye
ilişkin yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV tutarından
iade hesabına verilebilecek azami pay tutarı (1.000.000 TL x 0,20)
200.000 TL olacaktır. Ancak, iade
hesabına verilecek pay tutarının hesaplanmasında, bu
dönem öncesinde iade hesabına verilen toplam pay tutarının
dikkate alınması gerektiğinden, 2024/Mart döneminde iade
hesabına verilebilecek pay tutarı (200.000 TL 150.000 TL) 50.000
TL olacaktır.
Bu durumda, bu
dönem dahil iade hakkı doğuran
toplam işlem bedelinin (D), çekicinin aktife alınarak
kullanılmaya başlandığı dönemden itibaren iade talep
edilen dönem dahil çekicinin kullanıldığı toplam
işlem bedeline (H) oranı 0,40 (D/H = 8.000.000/20.000.000) olup
çekiciye ilişkin yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV
tutarından iade hesabına verilebilecek azami pay tutarı
(1.000.000 TL x 0,40) 400.000 TL olacaktır. Ancak, iade
hesabına verilecek pay tutarının hesaplanmasında bu dönem
öncesinde iade hesabına verilen toplam pay tutarının dikkate
alınması gerektiğinden, 2024/Nisan döneminde iade
hesabına verilebilecek pay tutarı (400.000 TL 200.000 TL) 200.000
TL olacaktır.
Bu durumda, bu
dönem dahil iade hakkı doğuran
toplam işlem bedelinin (D), çekicinin aktife alınarak
kullanılmaya başlandığı dönemden itibaren iade talep
edilen dönem dahil çekicinin kullanıldığı toplam
işlem bedeline (H) oranı 0,30 (D/H = 10.500.000/35.000.000) olup
çekiciye ilişkin yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV
tutarından iade hesabına verilebilecek azami pay tutarı
(1.000.000 TL x 0,30) 300.000 TL olacaktır. Ancak, iade
hesabına verilebilecek azami pay tutarı (300.000 TL) mükellefin bu
döneme kadar (2024/Şubat-Mart-Nisan) çekiciye ilişkin yüklenilen
KDVden iade hesabına verilen toplam pay tutarının (400.000
TL) altında kaldığından, bu dönemde iade hesabına
pay verilmeyecektir. Mükellef
tarafından ATİKe ilişkin
yüklenilen KDVden iade hesabına pay verilmesi durumunda, yukarıda
belirtilen bilgiler çerçevesinde aşağıdaki tablo
hazırlanarak iade dosyasına eklenmesi gerekir. Mükellefin
Mayıs dönemi sonrasında iade hakkı doğuran
işlemlerinin bulunması halinde, söz konusu çekiciye ilişkin
yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDVden iade hesabına
verilebilecek pay tutarının hesabında yukarıdaki
açıklamalar çerçevesinde işlem tesis edileceği tabiidir. b) (IV/A3-1.7.) bölümünde yer alan
Örnek 2:den sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf
eklenmiştir. Diğer
taraftan, 15/3/2025 tarihli ve 32842
sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 14/3/2025 tarihli ve 9582
sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla 1/4/2025 tarihinden
itibaren yapılan işlemlere uygulanmak üzere mükelleflerin iade
hakkı doğuran işlemlerine ilişkin olarak iade talebinde
bulunabilecekleri asgari tutar 10.000 TL olarak belirlenmiştir. MADDE 8- Aynı Tebliğe ekteki EK 34
eklenmiştir. MADDE 9- Bu Tebliğ yayımı
tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 10- Bu Tebliğ hükümlerini Hazine
ve Maliye Bakanı yürütür.
4 Eylül 2025 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 33007 |