GÜNCEL: 19/06/2007

Dış Ticaret Müsteşarlığından:

İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ

(TEBLİĞ NO: 2007/10)

 

 BİRİNCİ KISIM

Genel Bilgi ve İşlemler

 

Mevcut önlem ve soruşturma

MADDE 1- (1) Çin Halk Cumhuriyeti (Ç.H.C.) menşeli “sentetik veya suni devamsız liflerden dokunmuş mensucat” için 15/2/2001 tarih ve 24319 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2001/2 sayılı Tebliğ ile dampinge karşı önlem yürürlüğe konulmuştur. Uygulanmakta olan önlemin yürürlükten kalkma süresinin bitiminden önce, 23/09/2005 tarih ve 25945 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2005/22 sayılı Tebliğ ile nihai gözden geçirme soruşturması açılması talebinde bulunulabileceği ilan edilmiştir.

(2) Yerli üreticiler BOSSA Ticaret ve Sanayi İşletmeleri T.A.Ş., Güney Mensucat Sanayi ve Ticaret A.Ş., Berdan Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş., Özbucak Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Mensa Mensucat Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından dampinge karşı önlemin sona ermesinin damping ve zararın devamına veya yeniden tekrarına yol açacağı iddiasıyla usulüne uygun olarak yapılan başvuru üzerine, 10/2/2006 tarih ve 26076 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2006/3 sayılı Tebliğ ile başlatılan nihai gözden geçirme soruşturması, Dış Ticaret Müsteşarlığı İthalat Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmüş ve tamamlanmıştır.

 

Kapsam

MADDE 2- (1) Bu Tebliğ; 4412 sayılı Kanunla değişik 3577 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun, 20/10/1999 tarihli ve 99/13482 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Karar ve 30/10/1999 tarihli ve 23861 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelik (Yönetmelik) hükümleri çerçevesinde yürütülen nihai gözden geçirme soruşturması sonuçlarını içermektedir.

Bilgilerin toplanması ve değerlendirilmesi

MADDE 3- (1) Soruşturma açılmasını müteakip, söz konusu ürünün bilinen yerli üreticilerine, tespit edilen ithalatçılarına, Ç.H.C.’de yerleşik bilinen üretici/ihracatçılara ve ayrıca anılan ülkede yerleşik diğer üretici/ihracatçılara iletilebilmesini sağlamak amacıyla Ç.H.C.’nin Ankara Büyükelçiliğine soru formu gönderilmiştir.

(2) Taraflara soru formunu yanıtlamaları için posta süresi dahil 37 gün süre tanınmıştır.

(3) Başvuru sahibi yerli üreticiler soruşturma süresince Müsteşarlığımız ile işbirliği içinde olmuş ve gerektiğinde talep edilen ilave bilgileri temin etmişlerdir.

(4) Bununla beraber, soruşturma döneminde ithalat gerçekleştirdiği tespit edilen veya ayrıca soru formu talep ederek soruşturmaya taraf olmak isteyen toplam 97 ithalatçı firmaya soru formu gönderilmiş, bu firmaların 29’undan alınabilen yanıtlar değerlendirilmiştir.

(5) Ç.H.C.’de yerleşik bulunan ve kendilerine “üretici-ihracatçı soru formu” gönderilen üretici-ihracatçı firmalar arasından söz konusu forma yanıt vererek işbirliğinde bulunan bir firma olmamıştır.

Yerinde Doğrulama Soruşturması

MADDE 4- (1) Yönetmeliğin 21 inci maddesi çerçevesinde yerli üreticiler Güney Mensucat Sanayi ve Ticaret A.Ş., Özbucak Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Mensa Mensucat Sanayi ve Ticaret A.Ş. nezdinde yerinde doğrulama soruşturması gerçekleştirilmiştir.

İlgili tarafların bilgilendirilmesi

MADDE 5- (1) Soruşturma açılmasını müteakip, soruşturma konusu ülkenin Büyükelçiliğine ve bilinen üretici-ihracatçı firmalara şikayetin gizli olmayan metni ve soruşturma açılış Tebliği gönderilmiştir.

(2) Yönetmelik’in 25 inci maddesi uyarınca, soruşturmanın ilgili taraflarına soruşturma sonucundaki belirlemelere esas teşkil eden verileri içeren nihai bildirimler gönderilmiş ve karşıt görüş ve değerlendirmelerini iletmeleri için makul bir süre tanınmıştır.

               (3) Tarafların soruşturma boyunca ortaya koyduğu tüm bilgi, belge ve görüşler incelenmiş, mezkur görüşlerden mevzuat kapsamında değerlendirilebilecek olanlara bu Tebliğ’in ilgili bölümlerinde cevap verilmiştir.

 

Gözden geçirme dönemi

MADDE 6- (1) Önlemin yürürlükten kalkması durumunda dampingin ve zararın devamı veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığının belirlenmesi için 1/1/2003–31/12/2005 arasındaki dönem gözden geçirme dönemi olarak alınmıştır.

(2) Ayrıca, önlemin etkisini ve önlem sonrası ithalat eğilimini görebilmek amacıyla ithalat verileri incelenirken 2000–2005 arası dönem esas alınmıştır.

İKİNCİ KISIM

Soruşturma Konusu Ürün ve Benzer Ürün

 

Soruşturma konusu ürün ve benzer ürün

MADDE 7- (1) Soruşturma konusu ürün, 55.13, 55.14, 55.15 ve 55.16 gümrük tarife pozisyonlarında (GTP) yer alan sentetik veya suni devamsız liflerden (kesik elyaftan) dokunmuş mensucattır.

(2) Yerli üretim dalı tarafından üretilen sentetik veya suni devamsız liflerden dokunmuş mensucat ile soruşturma konusu ülkeler menşeli sentetik veya suni devamsız liflerden dokunmuş mensucatın benzer ürün olduğu tespiti mevcut önlemin yürürlüğe girmesini sağlayan soruşturmada (esas soruşturma) yapılmıştır. Bu soruşturmada ise gerek yerli üretim dalı tarafından üretilen gerekse soruşturma konusu ülkelerden Türkiye’ye ihraç edilen sentetik veya suni devamsız liflerden dokunmuş mensucatın işlevsel özellikleri, fiziksel özellikleri, kullanım alanları, dağıtım kanalları, kullanıcıların ürünü algılaması ve birbirini ikame edebilmeleri açısından iki ürünün benzer ürün olma durumunu ortadan kaldıracak bir değişiklik olduğuna dair herhangi bir görüş alınmamıştır.

(3) Bu nedenle, Ç.H.C. menşeli soruşturma konusu ürün ile yerli üretim dalı tarafından üretilen sentetik veya suni devamsız liflerden dokunmuş mensucatın benzer ürün olduğu tespiti geçerliliğini korumaktadır.

(4) Soruşturma konusu ürün ile ilgili açıklamalar genel içerikli olup, uygulamaya esas olan GTP ve karşılığı eşya tanımıdır. Bununla beraber, soruşturma konusu eşyanın Türk Gümrük Tarife Cetvelinde yer alan tarife pozisyonlarında ve/veya tanımlarında yapılacak değişiklikler bu Tebliğ hükümlerinin uygulanmasına hale getirmez.

ÜÇÜNCÜ KISIM

Dampingin Devamı veya Yeniden Meydana Gelmesi İhtimali

MADDE 8- (1) Yönetmeliğin 35 inci maddesi çerçevesinde önlemin yürürlükten kalkması halinde dampingin devam etmesinin veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığı incelenmiştir.

a) Önleme tabi ülkede sektörün durumu ve kapasite

(1) Ç.H.C.’de yerleşik bulunan üretici/ihracatçı firmalar arasından kendilerine gönderilen soru formuna yanıt vererek işbirliğinde bulunan bir firma olmamıştır. Dolayısıyla önleme konu ülkedeki sentetik veya suni devamsız liflerden dokunmuş mensucatın üretim ve satış miktarı ile üretim kapasitesi hakkında birincil kaynaklardan veri elde edilememiştir.

(2) Uluslararası Ticaret Merkezi (International Trade Center- ITC) verilerine göre, Ç.H.C. 2005 yılında 541.288 ton ihracatı ile soruşturma konusu üründe dünyanın en büyük ihracatçısı konumundadır. Bu miktar ilgili üründe dünya ihracatının %38’ine eşittir. Dolayısıyla bahse konu ülkenin, ilgili maddenin dünya üretiminin önemli bir kısmını gerçekleştirdiği ve ciddi bir üretim kapasitesine sahip olduğu değerlendirilmektedir.

(3) ITC’den elde edilen ihracat verileri önleme konu GTP’ler bazında da incelenmiştir. Buna göre Ç.H.C.’nin 55.13 GTP’sinde 2001 yılında 129.016 ton olan ihracatı 2001-2005 döneminde %138 oranında artarak 2005 yılında 307.232 tona ulaşmıştır. 2005 yılında Ç.H.C.’nin ilgili GTP’de dünya ihracatından aldığı pay ise %54 seviyesindedir. Söz konusu GTP’de ihracat birim fiyatları incelendiğinde ise Ç.H.C.’nin 2001 yılında 6.399 ABD Doları/Ton olan ortalama birim ihraç fiyatının takip eden yıllarda ciddi oranlarda düşerek 2005 yılı itibariyle 3.635 ABD Doları/Ton seviyesine indiği görülmektedir.

(4) Önleme konu diğer bir GTP olan 55.14’te Ç.H.C.’nin 2001 yılında 25.856 ton olan ihracatı ise 2001–2005 döneminde %176 oranında artarak 2005 yılında 71.396 tona ulaşmıştır. 2005 yılında Ç.H.C. ilgili GTP’de dünya ihracatından aldığı %30’luk pay ile ilk sırada yer almaktadır. Bununla beraber, 2001 yılında 8.194 ABD Doları/Ton olan ortalama birim ihraç fiyatının 2005 yılı itibariyle 4.261 ABD Doları/Ton’a gerilediği gözlenmektedir.

(5) ITC verilerine göre önlem konusu 55.15 GTP’ de ise Ç.H.C.’nin 2001 yılında 26.699 ton olan ihracatı 2001–2005 döneminde %208 oranında artarak 2005 yılında 82.258 tona ulaşmıştır. 2005 yılında Ç.H.C. ilgili GTP’de de dünya ihracatından aldığı %20 pay ile ilk sırada bulunmaktadır. Buna karşılık Ç.H.C.’nin 2001 yılında 9.256 ABD Doları/Ton olan ortalama birim ihraç fiyatının takip eden yıllarda düşerek 2005 yılı itibariyle 6.959 ABD Doları/Ton seviyesine indiği görülmektedir.

(6) Önleme tabi son GTP olan 55.16’da ise Ç.H.C.’nin 2001 yılında 40.215 ton olan ihracatı 2001–2005 döneminde %100 oranında artarak 2005 yılında 80.402 tona ulaşmıştır. 2005 yılında Ç.H.C. ilgili GTP’de dünya ihracatından aldığı %35 pay ile ilk sırada bulunmaktadır. Söz konusu GTP’de ihracat birim fiyatları incelendiğinde ise Ç.H.C.’nin 2001 yılında 9.850 ABD Doları/Ton olan ortalama birim ihraç fiyatının takip eden yıllarda düşerek 2005 yılı itibariyle 8.199 ABD Doları/Ton seviyesine indiği görülmektedir.

(7) Textile Outlook International dergisinin Temmuz-Ağustos 2005 sayısında dünya tekstil makineleri sevkiyatına ilişkin veriler incelenmiştir. Söz konusu dergide dünya çapında sevkiyatı yapılan her dört dokuma tezgâhından üçünün Ç.H.C.’de yerleşik fabrikalara gönderildiği ifade edilmektedir. Nitekim derginin Uluslararası Tekstil Üreticileri Federasyonu (International Textile Manufacturers Federation-ITMF)’ndan derlediği verilere göre Ç.H.C. 2003 yılında 44.376 adet mekiksiz dokuma tezgâhı ithal etmiş, bu rakam 2004 yılında %8,7 artarak 48.231 adete yükselmiştir. 2004 yılı verilerine göre Ç.H.C.’nin tüm dünyadaki mekiksiz dokuma tezgahı sevkiyatı içerisindeki payı %73,6 olarak gerçekleşmiştir. Bahse konu derginin aynı sayısında belli başlı ülkelerin ITMF’ten derlenen mekiksiz dokuma tezgâhında kurulu kapasite verilerine de yer verilmiştir. Buna göre Ç.H.C. 2003 yılında 113.600 adet olan kapasitesini 2004 yılında %86,5 oranında arttırarak 211.900 adete çıkarmıştır. Bu verilere göre Ç.H.C.’nin mekiksiz dokuma tezgâhında dünya kurulu kapasitesinin %26,7’sini elinde bulundurduğu görülmektedir.

(8) Adı geçen dergide 1995–2004 yılları arasında gerçekleştirilen mekikli ve mekiksiz dokuma tezgâhlarındaki toplam sevkiyat verilerine de yer verilmiştir. Buna göre Ç.H.C.’ye 1995–2004 döneminde 258.408 adet mekiksiz dokuma tezgâhı, 98.419 adet de mekikli dokuma tezgahı sevk edilmiştir. Bu dönemde mekiksiz ve mekikli dokuma tezgahlarının dünya sevkiyatı içerisinde Ç.H.C.’nin payı sırasıyla %50,4 ve %82 seviyesindedir.  Tüm bu bilgiler ışığında, Ç.H.C.’de kurulu kapasitenin önemli oranda arttığı, dokuma endüstrisinde yatırımların devam ettiği, buna mukabil soruşturmaya konu ürün fiyatlarının önemli ölçüde azaldığı tespit edilmiş olup önlemin yürürlükten kalkması durumunda Türkiye’ye yönlendirilebilecek önemli bir kapasitenin bulunduğu değerlendirilmektedir.

b) Önleme tabi ülkenin diğer ülke pazarlarındaki durumu

(1) Ç.H.C.’nin en çok ihracat yaptığı ülkelerin başında, Hong Kong, Amerika Birleşik Devletleri, Güney Kore, Bangladeş ve Tayland gelmektedir. Ç.H.C.’nin bu ülkelere yaptığı ihracatın genel ihracat rakamlarına paralel olarak önemli oranlarda arttığı görülmektedir. Ç.H.C.’nin gerçekleştirdiği yatırımlarla kurulu kapasitesini önemli oranda artırdığı, artan kapasitesi doğrultusunda ihracat miktarını da önemli oranlarda arttırmış olduğu değerlendirilmektedir.

c) Türkiye pazarının önemi

(1) Türkiye, Avrupa Birliği (AB)’nin en önemli tekstil tedarikçilerinden biri olup makine parkı ve yatırımları ile tekstil ve hazır giyimde dünyadaki önemli ülkelerden biri olmaya devam etmektedir. Bu nedenle, Ç.H.C. için AB pazarına yakınlığı ve önemli bir hazır giyim tedarikçisi olması sonucu tekstil ürünlerine yönelik talebin canlılığı nedeniyle Türkiye pazarının önemini koruduğu, bütün bunların yanı sıra, Türkiye pazarının rekabet şartlarının, dağıtım ve pazarlama kanallarının Ç.H.C.’li üretici/ihracatçılar tarafından iyi bilinmesinin de Türkiye’yi bu üretici/ihracatçılar için daha cazip kıldığı değerlendirilmektedir.

ç) Talebi etkileyen fiyat unsuru

(1) Yerli üretim dalı yaygın olarak kullanılan bir teknoloji ile üretim yapmakta olup ithalatçı firmalara gönderilen soru formlarına gelen cevaplardan yerli ürün ile önlem konusu ürün arasında tip ve çeşitlilik bakımından bir fark bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca, ithalatçı firmalardan gelen yanıtlardan anlaşıldığı üzere talebi etkileyen ana unsurun fiyat olduğu, yerli ürün ile ithal ürün arasındaki rekabetin odağında fiyat unsurunun bulunduğu anlaşılmaktadır.

(2) Soru formuna yanıt veren bazı ithalatçılar düşük metrajlı talepleri nedeniyle ithalata yöneldiklerini ifade ederken bazı firmalar talep ettikleri özel nitelikli mensucatın yerli üretim dalı tarafından üretilemediğini, ithal ürünlerin daha kaliteli olduğunu öne sürmüşlerdir. Buna karşılık yerli üreticiler nezdinde gerçekleştirilen yerinde doğrulamalar esnasında bu iddialar yerli üreticilere iletilmiştir. Yerli üretici firmalar söz konusu iddialara cevaben yerli üretim dalı olarak yüksek kalitede üretim yapıldığını, özel nitelikli ürünlerin de ekonomik olarak yeterli talep gelmesi halinde üretilebileceğini belirtmişlerdir. Esasen herhangi bir  sektörde faaliyet gösteren üreticilerin üretimini yaptıkları ürün grubunun tüm çeşitlerini üretmesi beklenemez. Firmaların herhangi bir ürün tipinin üretim kararını verirken maliyetlerini karşılayacak seviyede üretim yapmalarını mümkün kılacak talep koşullarının oluşmasını beklemeleri olağandır.

d) Esas soruşturmada tespit edilen damping marjı

(1) Esas soruşturma esnasında tespit edilen damping marjı, firmaların önlemin yürürlükten kalkması halindeki muhtemel davranışlarını yansıtacak önemli bir gösterge niteliği taşıdığından dikkate alınmıştır. Esas soruşturma sırasında Ç.H.C.’de yerleşik üretici/ihracatçı firmalar için tespit edilen damping marjı %87 ile önemli düzeydedir.

e) İşbirliğinin olmaması

(1) Soruşturma sırasında gönderilen soru formlarına cevap alınamamış olması, Ç.H.C.’de yerleşik üretici/ihracatçı firmaların Türkiye’ye ihracat ilgisinin devam ettiği dikkate alındığında, önlemin yürürlükten kalkması halinde dampingli ihracatın devam etmesinin muhtemel olduğuna işaret etmektedir.

f) Diğer ülkelerce uygulanmakta olan dampinge karşı önlemler

(1) Ç.H.C.’ye karşı Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından yürütülen damping soruşturması neticesinde 55.15 gümrük tarife pozisyonu altında yer alan 5515.29 ve 5515.91 gümrük tarife pozisyonlarındaki maddeleri de içeren eşyanın %4,49 ila %192,41 oranlarında dampingli fiyatlarla ithal edildiği tespit edilmiş, 12/11/2004 tarihinde söz konusu ürünlerin ithalinde 11,91 Rand/KG dampinge karşı vergi yürürlüğe konulmuştur. Söz konusu önlem Ç.H.C.’nin sadece ülkemize değil diğer ülkelere de dampingli ihracat yaptığını ve önlemin yürürlükten kalkması durumunda benzer eğilimin devam etmesinin muhtemel olduğunu ortaya koymaktadır.

Değerlendirme

MADDE 9- (1) Yukarıdaki bilgiler çerçevesinde, önleme tabi ülkenin Türkiye’ye yönlendirebileceği ciddi kapasitesinin bulunduğu, önlem döneminde sektörde yatırımların artarak sürdüğü, yatırımlar sonucunda artan kapasiteye paralel olarak inceleme konusu ürünlerde ihracatın arttığı, buna karşılık ihracatın birim fiyatlarının düştüğü, Türkiye pazarının söz konusu ülke için önemli olduğu, Ç.H.C. menşeli ithalata olan talebin temel nedeninin fiyatlarının uygunluğu olduğu, önlemin yürürlükten kalkması durumunda üretici ihracatçı firmaların önlemin yokluğundaki davranışlarını en iyi yansıtacak olan esas soruşturmadaki damping marjının önemli oranda olduğu ve de soruşturmaya konu ülkede yerleşik firmaların kendilerine gönderilen soru formlarına yanıt vermeyerek işbirliğine gelmediği dikkate alındığında, önlemin yürürlükten kalkması halinde dampingin devam etmesinin veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olduğu değerlendirilmektedir.

DÖRDÜNCÜ KISIM

Zararın Devamı veya Yeniden Meydana Gelmesi İhtimali

MADDE 10- (1) Önlemin yürürlükte olduğu dönemde yerli üretim dalında zarar durumu ve önlemin yürürlükten kalkması halinde zarara etki edebilecek muhtemel gelişmeler incelenmiştir. Bu çerçevede, ithalatın miktarı ve muhtemel gelişimi, fiyatlarının gelişimi ve muhtemel fiyat baskısı ve potansiyeli ile yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri incelenmiştir. İthalat verileri incelenirken, önlemin etkisini ve önlem sonrası duruma ilişkin eğilimleri görebilmek amacıyla gözden geçirme dönemini (2003–2005) de içine alan 2000–2005 dönemi ele alınmıştır.

 

BİRİNCİ BÖLÜM

Önlem Konusu İthalatın Gelişimi

 

Maddenin genel ithalatı

MADDE 11- (1) Esas önlem yürürlüğe girmeden önce 2000 yılında önleme konu sentetik veya suni devamsız liflerden dokunmuş mensucatın genel ithalatı 31.106 ton iken bu miktar önlemin yürürlüğe girdiği 2001 yılında 21.747 tona gerilemiş, 2002 yılında ise 30.545 tona yükselmiştir. Gözden geçirme döneminin ilk yılında ithalat bir önceki yıla göre düşerek 29.042 tona gerilemiş 2004 ve 2005 yıllarında ise sırasıyla 34.698 ve 34.130 ton olarak gerçekleşmiştir.

 

Maddenin soruşturma konusu ülkeden ithalatı

MADDE 12- (1) Soruşturma konusu ürünün önleme tabi ülkeden yapılan toplam ithalatı önlem öncesi 2000 yılında 15.447 ton iken önlemin yürürlüğe girdiği 2001 yılında önlemin ve de yaşanan ekonomik krizin etkisiyle 4.201 ton olarak gerçekleşmiş, 2002 yılında da azalma eğilimi sürünce 1.361 tona gerilemiştir. Gözden geçirme döneminde ise ilk iki yıl artarak sırasıyla 1.758 ton ve 3.106 tona çıkmış son yıl olan 2005 yılında ise 3.193 ton olarak gerçekleşmiştir. Ç.H.C. menşeli önlem konusu ithalatın toplam ithalat içindeki payı incelendiğinde ise, 2000 yılında %50 olan payın 2001 ve 2002 yıllarında düşerek sırasıyla %19 ve %4’e gerilediği, gözden geçirme döneminde ise toparlanarak sırasıyla %6,  %9 ve %9 olarak gerçekleştiği görülmektedir.

(2) Önlem konusu ülkeden gerçekleştirilen ithalatın yapısı da incelenmiş, önlem öncesinde ve sonrasında söz konusu ithalatta yapısal anlamda önemli değişiklikler saptanmıştır. Buna göre, önlem öncesi 2000 yılında Ç.H.C.’den gerçekleştirilen ithalatın %37’lik kısmı dahilde işleme rejimi kapsamında gerçekleştirilmiştir. Bununla beraber, önlemin yürürlüğe girdiği 2001 yılından itibaren bu oran önemli oranda artarak 2005 yılında %99,6’ya yükselmiştir. Diğer bir ifadeyle, önlem konusu ülkeden gerçekleştirilen ithalatın sadece %0,004’ü dampinge karşı önleme tabi olarak gerçekleştirilmiştir. Önlemin yürürlükte olduğu dönem boyunca bahse konu ülkeden gerçekleştirilen ithalatın miktar temelinde ciddi artış göstermemesine karşın dahilde işleme rejimi kapsamında önlemden muaf olarak yapılan ithalatın payının ciddi oranda artması, önlemin yürürlükten kalkması halinde dampingin devam etmesinin veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olduğuna işaret etmektedir.

Önlem konusu ithalatın pazar payı

MADDE 13- (1) Soruşturma konusu ürünün yurtiçi tüketimi, yerli üretim dalının yurtiçi satışları ile soruşturma konusu mensucatın genel ithalatının toplanması suretiyle hesaplanmıştır.

(2) Bu çerçevede hesaplanan toplam tüketim endeksi, 2003 yılında 100 iken 2004 yılında 113’e çıkmış, 2005 yılında ise 109’a düşmüştür. Önlem konusu ülke menşeli soruşturma konusu mensucatın tüketim içindeki payı 2003 yılında  %4,8 iken 2004 yılında %7,51’e çıkmış, 2005 yılında ise %8 olarak gerçekleşmiştir.

 

Önlem konusu ithalatın fiyatlarının gelişimi 

MADDE 14- (1) TÜİK verileri esas alınarak, önlemin yürürlükten kalkması durumunda oluşabilecek muhtemel fiyat oluşumlarının tespiti için önleme tabi ülkeden önlem öncesi ve sonrası Türkiye’ye gerçekleştirilen ithalatın birim fiyatları incelenmiştir. Buna göre, Ç.H.C. menşeli soruşturma konusu sentetik veya suni devamsız liflerden dokunmuş mensucatın ağırlıklı ortalama ithal birim fiyatı, önlem öncesi 2000 yılında 2,74 ABD Doları/Kg iken önlemin yürürlüğe girmesi sonrasında yükselerek 2001 ve 2002 yıllarında sırasıyla 2,85 ve 3,84 ABD Doları/Kg olmuştur. Gözden geçirme döneminde ise, ithalatın fiyatları yükselmeye devam etmiş olup 2003 yılında 4,01 ABD Doları/Kg, 2004 yılında 6,35 ABD Doları/Kg ve 2005 yılında ise 6,61 ABD Doları/Kg olarak gerçekleşmiştir.

Fiyat baskısı

MADDE 15- (1) Önlemin yürürlükten kalkması durumunda oluşabilecek muhtemel fiyat kırılmasını ve baskısını ortaya koymak amacıyla, gözden geçirme dönemine (2003–2005) ilişkin verilere dayanılarak, uygulanan önlem dikkate alınmadan fiyat kırılması ve baskısı hesaplanmıştır.

(2) Fiyat kırılması hesaplanırken önlem konusu ülkeden yapılan ithalatın birim fiyatına gümrük vergisi ve ithal masrafları eklenmek suretiyle önlem konusu ürünün Türkiye piyasasına ağırlıklı ortalama giriş fiyatları bulunmuş ve bu fiyat, yerli üretim dalının gözden geçirme dönemindeki ağırlıklı ortalama yurt içi fiyatları ile karşılaştırılmıştır. Buna göre Ç.H.C. menşeli ithalatın yerli üretim dalının fiyatlarını 2003 yılında %37, 2005 yılında ise %2 oranında kırdığı tespit edilmiştir. Bahse konu ithalatın 2004 yılında fiyat kırılmasına neden olmadığı belirlenmiştir. 

(3) Öte yandan, yerli üretim dalının satış fiyatlarının maliyetlerin altında kaldığı göz önünde tutularak yıpranmamış fiyata göre kırılmayı ifade eden fiyat baskısının hesaplanması uygun görülmüştür. Hesaplamada Ç.H.C.’den gerçekleştirilen ithalatın ağırlıklı ortalama ihraç fiyatları ile yerli üretim dalının olması gereken satış fiyatlarını ifade eden ve maliyet üzerine makul kârın eklenmesiyle elde edilen fiyatlar karşılaştırılmıştır. Buna göre, gözden geçirme döneminde Ç.H.C. menşeli soruşturma konusu ürünün ortalama birim ihraç fiyatlarının yerli ürünün olması gereken satış fiyatları üzerinde sırasıyla %174, %89 ve %110 oranında fiyat baskısı oluşturduğu tespit edilmiştir.

(4) Ayrıca, soruşturma konusu ülkenin ITC’den elde edilen 2005 yılı ihracat rakamları incelendiğinde bu ülkenin, kendisine karşı herhangi bir önlem uygulamayan ülkelere daha düşük birim fiyatlardan ihracat yaptığı ve benzer fiyatlardan Türkiye’ye de ihracata başlaması halinde yerli üretim dalının fiyatlarını daha da fazla kırma ve bastırma potansiyeline sahip olduğu görülmektedir.

 

İKİNCİ BÖLÜM

Yerli Üretim Dalının Durumu

Yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri

MADDE 16- (1) Önlem konusu ithalatın yerli üretim dalı üzerindeki etkisinin belirlenmesinde, BOSSA Ticaret ve Sanayi İşletmeleri T.A.Ş., Güney Mensucat Sanayi ve Ticaret A.Ş., Berdan Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş., Özbucak Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Mensa Mensucat Sanayi ve Ticaret A.Ş.firmalarının verileri esas alınmıştır.

               (2) Eğilimin sağlıklı bir şekilde incelenmesi amacıyla Türk Lirası cinsinden veriler için yıllık ortalama ÜFE kullanılarak enflasyondan arındırılmış reel değerler esas alınmıştır.

 

a) Üretim

(1) Yerli üretim dalının ilgili üründe 2003 yılında 100 olan üretim miktar endeksi, 2004 yılında 87’ye, 2005 yılında ise 72’ye gerilemiştir.

b) Satışlar

(1) Yerli üretim dalının ilgili üründe 2003 yılında 100 olan yurtiçi satış miktar endeksi, bu seviyesini koruyamayarak 2004 yılında 86’ya, 2005 yılında ise 75’e düşmüştür.

(2) Aynı dönemde satış hasılatı reel olarak incelendiğinde 2003 yılında 100 olan endeksin 2004 ve 2005 yıllarında azalan satış miktar endeksine paralel olarak sırasıyla 85 ve 71’e gerilediği görülmektedir.

c) İhracat

(1) Yerli üretim dalının ilgili üründe 2003 yılında 100 olan ihracat miktar endeksi, 2004 ve 2005 yıllarında azalarak sırasıyla 88 ve 67 olarak gerçekleşmiştir.

(2) Aynı dönemde ihracat hasılatı reel olarak incelendiğinde ise 2003 yılında 100 olan endeksin 2004 ve 2005 yıllarında düşerek 79 ve 54 olarak geçekleştiği görülmüştür.

ç) Yurtiçi Fiyatlar

(1) Yerli üretim dalının ilgili üründe ağırlıklı ortalama yurtiçi birim satış fiyatı endeksinin, 2003 yılı verileri 100 olarak alındığında, 2004 ve 2005 yıllarında azalarak sırasıyla 98 ve 94’e düştüğü tespit edilmiştir.

d) Pazar Payı

                (1) Soruşturma konusu ürünün yurt içi tüketimi 2003 yılında 100 olarak alındığında 2004 yılında 113’e çıkmış 2005 yılında ise 109’a düşmüştür. Yerli üretim dalının ilgili üründe yurtiçi pazar payı ise 2003 yılında %21 iken 2004 yılında %16’ya gerilemiş, 2005 yılında ise %14 olarak gerçekleşmiştir.

                 e) Stoklar

(1) Yerli üretim dalının ilgili üründeki stok verileri incelendiğinde 2003 yılında 100 olan stok düzeyi endeksinin, 2004 ve 2005 yıllarında sırasıyla 90 ve 78 olarak gerçekleştiği gözlenmiştir.

f) Kapasite ve Kapasite Kullanım Oranı (KKO)

(1) Yerli üretim dalının 2003 yılında 100 olan kapasitesi 2004 ve 2005 yıllarında 102’ye çıkmış, KKO ise 2003 yılı 100 olarak kabul edildiğinde 2004 yılında 85’e, 2005 yılında ise 70’e gerilemiştir.

g) İstihdam

(1) Yerli üretim dalının ilgili üründeki çalışan toplam işçi sayısı endeksi 2003 yılında 100 kabul edildiğinde, 2004 ve 2005 yıllarında düşerek sırasıyla 84 ve 79 olmuştur. 

ğ) Ücretler

(1) Yerli üretim dalının ilgili ürün üretiminde çalışan işçilerinin aylık giydirilmiş brüt ücret endeksi 2003 yılında 100 olarak alındığında, 2004 yılında 92’ye gerilemiş 2005 yılında ise bir miktar artarak 101’e yükselmiştir.

 

h) Verimlilik

                (1) Yerli üretim dalının ilgili ürün üretiminde çalışan işçi başına verimlilik endeksi 2003 yılında 100 iken, 2004 yılında bir miktar artış kaydederek 103’e yükselmiş, 2005 yılında ise 91’e gerilemiştir.

ı) Maliyetler

(1) Yerli üretim dalının ilgili üründe ağırlıklı ortalama birim ticari maliyet endeksi 2003 yılında 100 iken, 2004 ve 2005 yıllarında azalarak sırasıyla 99 ve 96’ya gerilemiştir. Ticari maliyetin düşmesinde sınai maliyette görülen azalmalar etkili olmuştur.

i) Kârlılık

(1) Yerli üreticinin ilgili üründeki ticari maliyetleri dikkate alınarak hesaplanan ürün birim kârlılık endeksi 2003 yılında zarar olması sebebiyle (-)100 olarak kabul edildiğinde, 2004 ve 2005 yılında zararın artması nedeniyle sırasıyla  (–)267 ve (-)457’ye ulaştığı görülmüştür. Birim zararın artmasında, en önemli etkenin %4 oranında düşen birim maliyetlere karşın birim yurt içi fiyatların %6, birim yurt dışı satış fiyatlarının ise %19 oranında düşmesi olduğu anlaşılmaktadır.

j) Nakit Akışı

(1) Yerli üretim dalının ilgili ürün satışları ile yarattığı nakit akışı endeksi 2003 yılında 100 iken, bu rakam 2004 ve 2005 yıllarında negatife dönerek sırasıyla (-)33 ve (-) 103’e düşmüştür. Nakit akışının bozulmasında en önemli etkenin ürün birim kârlılığındaki düşüş olduğu değerlendirilmektedir.

k) Özkaynakların Kârlılığı ve Yatırım Hasılatı

(1) Yerli üretim dalının bütün faaliyetleri ile ilgili olarak, 2003 yılı itibariyle %4,27 olan özkaynak kârlılığının (Kâr/Özkaynak), 2004 ve 2005 yıllarında azalarak sırasıyla %1,73 ve (-) %21,21’e düştüğü görülmektedir.

(2) Yatırım hasılatı (Kâr/Aktif Toplamı) oranına bakıldığında ise 2003 yılında %1,73 olan oran, 2004 ve 2005 yıllarında sırasıyla  %0,93 ve (-) %9,17 olarak gerçekleşmiştir.

l) Büyüme

(1) Yerli üretim dalının bütün faaliyetleri ile ilgili olarak, aktif büyüklüğü reel olarak 2003 yılında 100 iken, 2004 ve 2005 yılları sırasıyla 94 ve 77 olarak gerçekleşmiştir.

m) Sermaye Artışı

(1) Yerli üretim dalının bütün faaliyetleri ile ilgili olarak, 2003 yılında 100 olan öz sermaye endeksi, 2004 ve 2005 yıllarında sırasıyla 124 ve 82 olarak gerçekleşmiştir.

n) Yatırımlardaki Artış

(1) Yerli üretim dalının yapmış olduğu tevsi yatırımları 2003 yılında 100 olarak alındığında, 2004 yılında 5’e inmiş, 2005 yılında ise 26 olarak gerçekleşmiştir.

(2) Yenileme yatırımlarının ise 2003 yılı 100 olarak alındığında, 2004 yılında 380’e, 2005 yılında ise 560’a çıktığı görülmektedir.  Yatırımların mutlak değerleri incelendiğinde, 2003 yılında tevsi, 2004 ve 2005 yıllarında ise önemli miktarda yenileme yatırımı yapıldığı görülmektedir.

Ekonomik göstergelerin değerlendirilmesi

MADDE 17- (1) Yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri incelendiğinde, gözden geçirme döneminde birim ticari maliyetlerdeki düşüşe rağmen yurt içi ve yurt dışı birim satış fiyatlarındaki azalmanın daha fazla olması nedeniyle ürün kârlılığının bozulduğu gözlenmektedir. Nitekim yerli üretim dalının reel göstergeleri incelendiğinde gözden geçirme döneminde birim ticari maliyetlerin %4, yurt içi birim satış fiyatlarının ise %6 oranında düştüğü görülmektedir. Yurt dışı birim satış fiyatlarındaki gerileme ise %19 seviyesindedir. Ürün kârlılığında görülen ciddi azalma ürün nakit akışını da bozmuş, büyüyen ürün zararı nedeniyle ürün nakit akışı da negatife dönmüştür. Önlem konusu ürünlerin üretimi yerli üretim dalının faaliyetlerinin büyük kısmını oluşturduğundan firmaların genel göstergelerinde de bozulmalar gözlenmektedir. Gözden geçirme döneminde yerli üretim dalında istihdamın düştüğü, yenileme yatırımlarındaki artışa rağmen üretim miktarında ve hâsılatta gerileme yaşandığı, aktiflerin ve özkaynakların eridiği görülmektedir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Zararın Devamı veya Yeniden Meydana Gelmesi İhtimali

 

MADDE 18- (1) Yönetmelik’in 35 inci maddesi hükümleri gereğince, önlemin sona ermesi halinde zararın devamı veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığı değerlendirilmektedir. Bu kapsamda, taraflarca ortaya konulan ve yapılan araştırmalar sonucunda elde edilen veriler çerçevesinde; soruşturmaya konu ithalatın muhtemel seviyesi ve fiyatları ile bunun yerli üretim dalının fiyatları üzerindeki etkisi, önlem konusu ülkedeki sektörün durumu ve Türkiye’ye yönlendirebilecekleri kapasitelerinin bulunup bulunmadığı, Türkiye dışında bu ülkeye ticaret politikası önlemi uygulaması olup olmadığı, önleme tabi ülkelerin diğer ülkelerde pazar bulma imkanları ile önlemin yürürlükten kalkması durumunda soruşturmaya konu ithalatın yerli üretim dalı üzerindeki muhtemel etkileri incelenmektedir.

a) Soruşturmaya konu ithalatın muhtemel seviyesi

(1) Önleme tabi ülkeden yapılan soruşturma konusu ürün ithalatının seyri incelendiğinde, bunun toplam Türkiye tüketimi, toplam ithalatın seviyesi ve uygulanmakta olan önlemlerden etkilendiği görülmektedir. Genel ithalat, 2001 krizi nedeniyle bir önceki yıla göre %30 oranında daralırken önleme konu ülkeden yapılan ithalat önlemin de etkisiyle %73 gibi büyük bir oranda azalmıştır. 2002 yılında genel ithalatta bir toparlanma yaşanmış, buna karşılık önleme konu ülkeden gerçekleştirilen ithalattaki düşüş sürmüştür. Gözden geçirme dönemi olan 2003–2005 yılları arasında genel ithalat dalgalı bir seyir izlerken önleme konu ülkeden yapılan ithalatın arttığı görülmektedir.

(2) Öte yandan, önleme konu ülkeden gerçekleştirilen ithalatın rejim kompozisyonu değişmiş, bu ülkeden gerçekleştirilen toplam ithalat içerisinde dahilde işleme rejimi kapsamında önlemden muaf olarak gerçekleştirilen ithalatın payı artarak 2005 yılı itibariyle %99,6’ya çıkmıştır. Önlemin yürürlükte olduğu dönem boyunca bahse konu ülkeden gerçekleştirilen ithalatın miktar bazında ciddi artış göstermemesine karşın dahilde işleme rejimi kapsamında önlemden muaf olarak yapılan ithalatın payının ciddi oranda artması, önlemin yürürlükten kalkması halinde önleme konu ülkeden ithalatın artmasının ve dolayısıyla zararın devam etmesinin veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olduğuna işaret etmektedir.

b) Soruşturmaya konu ithalatın muhtemel fiyatları, fiyat kırılması ve talebe etkisi

(1) Ç.H.C. önleme konu olan sentetik veya suni devamsız liflerden dokumuş mensucat üretiminde dünyanın en büyük üreticisi ve ihracatçısı konumundadır. Söz konusu ülkede kurulu kapasitenin büyük olması ve üretimde ölçeğe göre artan getiri olanaklarından yararlanılması nedeniyle birim ürün başına düşen sabit maliyetlerin düşük olduğu değerlendirilmektedir. Bu değerlendirmeler ışığında önleme konu ülkeden yapılan ithalatın fiyatlarının, girdi maliyetlerinde, özellikle de en temel girdi olan petrol fiyatlarındaki dalgalanmaya bağlı olarak değişebileceği düşünülmektedir. Ç.H.C.’nin yüksek üretim kapasitesi ve yüksek ihracat rakamları ile dünya piyasalarında rekabetin koşullarını etkilediği, söz konusu rekabetin ana unsurunun da fiyat olduğu ithalatçıların verdikleri yanıtlardan da anlaşılmaktadır.

(2) ITC ile TÜİK’ten elde edilen veriler incelendiğinde Ç.H.C.’nin Türkiye’ye gerçekleştirdiği ihracatın fiyat gelişiminin dünyanın geri kalanına yaptığı ihracatta geçerli olan eğilimden farklı olduğu görülmektedir. ITC verilerine göre Ç.H.C.’nin ağırlıklı ortalama ihraç fiyatları 2003–2005 döneminde düşerken, TÜİK verileri bu ülkeden Türkiye’ye gerçekleştirilen ihracatın ağırlıklı ortalama birim fiyatlarının arttığını göstermektedir. Bununla beraber, mevcut önlemin yokluğunda, önlem konusu ülke menşeli ithalatın fiyatlarının, yerli üretim dalının iç piyasa fiyatlarını önemli ölçüde baskı altında tutacak düzeyde bulunduğu tespit edilmiştir.

(3) Ç.H.C.’den gerçekleştirilen ithalatın yapısının önlem öncesine göre değiştiği, dahilde işleme rejimi kapsamında önlemden muaf olarak yapılan ithalatın payının ciddi oranda arttığı belirlenmiştir. Dolayısıyla, TUİK verilerinden elde edilen birim ihraç fiyatları değerlendirilirken, Türkiye’de yerleşik ihracatçı firmaların, ihracat amacıyla ithalatın kompozisyonunda değişikliğe gitmiş olabilecekleri ve bahse konu ülkeden gerçekleştirilen ithalatın önemli kısmının yurt içi piyasaya yönelik olmadığı göz önüne alınmalıdır.

(4) Ç.H.C.’nin diğer ülkelere yapmış olduğu ihracatın birim fiyatları incelendiğinde ise daha düşük birim fiyatlarla ihracat yaptığı görülmektedir. Söz konusu ülkenin yüksek üretim ve ihracat kapasitesi de göz önüne alındığında önlemin ortadan kalkmasıyla birlikte önlem öncesinde olduğu gibi daha düşük birim fiyatlarla büyük miktarda ihracat yapma potansiyelinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Önlem konusu ürünün hazır giyim sektörünün bir girdisi olduğu ve çok küçük fiyat avantajlarının tedarikçi tercihinde büyük önem taşıdığı dikkate alındığında, önlemin yürürlükten kalkması durumunda bu ülkeden yapılan ithalatın artmasının ve ithalatın birim fiyatlarının düşmesinin muhtemel olduğu değerlendirilmektedir.

c) Önleme tabi ülkedeki sektörün durumu ve kapasite

(1) Önlemin yürürlükten kalkması durumunda, önleme tabi ülkeden Türkiye’ye yönlendirilebilecek bir üretim kapasitesinin bulunup bulunmadığı incelenmiştir. Bu bağlamda, Ç.H.C.’nin önleme konu olan sentetik veya suni devamsız liflerden dokunmuş mensucatta 2005 yılında gerçekleştirdiği 541.288 tonluk ihracatıyla dünya ihracatının %38’ini gerçekleştirerek tüm ülkeler arasında ilk sırada yer aldığı tespit edilmiştir. Bu veriler ışığında bahse konu ülkenin Türkiye üretim ve tüketimine kıyasla çok ciddi bir üretim kapasitesine sahip olduğu değerlendirilmektedir.

(2) Öte yandan, bağımsız kaynaklardan elde edilen veriler ışığında Ç.H.C.’de ilgili ürünlerin üretiminde de kullanılabilecek makine ve teçhizat alımlarının artarak sürdüğü, hali hazırda Ç.H.C.’nin dokuma sektöründe dünyanın en büyük yatırımcısı olduğu görülmektedir. Dolayısıyla,  gözden geçirme döneminde, soruşturmaya konu ülke menşeli tekstil ürünlerine yönelik kotaların kalkmasının da etkisiyle yatırımların sürdüğü, bunun sonucu olarak ülkedeki kurulu kapasitenin arttığı, mevcut haliyle önleme tabi ülkede Türkiye pazarına göre çok büyük bir üretim kapasitesinin bulunduğu, önlemin yürürlükten kalkmasının bu kapasitenin Türkiye pazarına yönlendirilmesine yol açmasının muhtemel olduğu değerlendirilmektedir.

ç) Önleme tabi ülkenin diğer ülke pazarlarındaki durumu

(1) ITC verileri ülke bazında incelendiğinde Ç.H.C’nin ilgili ürün grubunda ihracatının gözden geçirme dönemi olan 2003–2005 yılları arasında önemli bir artış gösterdiği görülmektedir. Söz konusu dönemde ihracattaki artış oranı %127 seviyesindedir. Buna karşılık, yine aynı dönemde Ç.H.C.’nin ihracatının birim fiyatlarının önemli oranda gerilediği görülmektedir. Bu veriler bir arada değerlendirildiğinde, Ç.H.C.’nin artan ihracat miktarı ve düşen birim fiyatlarıyla dünya ihracatındaki payını arttırdığı anlaşılmaktadır. İhracat miktarındaki ciddi artışın ise yatırımlarda görülen artışın doğal bir sonucu olduğu değerlendirilmektedir.

d) Önlem uygulayan diğer ülkeler

(1) Önleme tabi mensucatın kapsamına giren 5515.29 ve 5515.91 gümrük tarife pozisyonlarındaki maddelere karşı Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından 12/11/2004 tarihinden itibaren 11,91 Rand/KG dampinge karşı vergi uygulanmaktadır. Söz konusu önlem Ç.H.C.’nin sadece ülkemize değil diğer ülkelere de dampingli ihracat yaptığını ve önlemin yürürlükten kalkması durumunda benzer eğilimin devam etmesinin muhtemel olduğunu ortaya koymaktadır.

e) Soruşturmaya konu ithalatın yerli üretim dalı üzerindeki muhtemel etkileri ve zarara ilişkin değerlendirme

(1) Yukarıdaki bilgiler ışığında, önleme tabi ülkenin çok ciddi bir üretim kapasitesine sahip olduğu, önleme tabi maddelerin kapsamına giren ürünlerde söz konusu ülkeye karşı Güney Afrika tarafından halen dampinge karşı vergi uygulandığı, ithalatın belirli bir seviyeyi koruduğu, mevcut önlem dikkate alınmadığı takdirde yapılan ithalatın yerli üretim dalının fiyatlarını baskı altında tutacak düzeyde olduğunun görüldüğü, üçüncü ülkelere ihraç fiyatlarının Türkiye’ye ihracatın aksine giderek düşmekte olduğu ve önlemin yürürlükten kalkması halinde benzer fiyat eğiliminin Türkiye’ye ihracatta da izlenebileceği ve bunun sonucunda da zararın devamı veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olduğu değerlendirilmektedir.

 

BEŞİNCİ KISIM

Değerlendirme

 

Dampingli  ithalatın etkisi

MADDE 19- (1) Soruşturma konusu ülkenin Türkiye’ye yönlendirebilecek önemli üretim ve ihracat kapasitesinin bulunması, önlem konusu ülkedeki üretici-ihracatçıların Türkiye pazarını iyi bilmeleri ve söz konusu ürünün kullanıcılarına kolay ve hızlı biçimde erişebilecek durumda olmaları, önlemin ortadan kalkması durumunda önleme konu ülkeden gerçekleştirilen ithalatın yerli üretim dalının fiyatları üzerinde ciddi bir fiyat baskısı oluşturmasının muhtemel olması ve fiyatın iç piyasada rekabetin temel unsurlarından olması nedeniyle oluşabilecek fiyat baskısının yerli üretim dalının ekonomik göstergelerini bozacak biçimde fiyat indirmesine ya da üretimini kısmasına yol açabileceği nedenleriyle mevcut önlemin ortadan kalkmasının dampingli ithalatın devamı veya yeniden meydana gelmesine ve bunun sonucunda yerli üretim dalında zararın devamına veya yeniden meydana gelmesine yol açması muhtemeldir.  

 

Üçüncü ülkelerden ithalat

MADDE 20- (1) 2000–2005 döneminde üçüncü ülkelerden yapılan ithalat incelendiğinde,  önlemin yürürlüğe girdiği 2001 yılında ekonomik krize rağmen ithalatın arttığı görülmektedir. Bu artışta en önemli nedenin getirilen önlem sonrasında söz konusu mensucat tedariğinde Ç.H.C.’nin kısmen diğer ülkelerce ikame edilmesi olduğu değerlendirilmektedir. Diğer ülkelerden gerçekleştirilen ithalattaki artış eğilimi 2005 yılına kadar sürmüş, 2005 yılında ise bir önceki yıla göre azalma gözlenmiştir.

 

Diğer Unsurlar

MADDE 21- (1) Yerli üretim dalının önleme rağmen artarak devam eden zararında diğer unsurların etkileri de değerlendirilmiştir. Bu bağlamda, yerli üretim dalının karlılığında ve nakit akışında görülen olumsuzlukta yurt içinde bozulan rekabet şartları ile sektördeki yeniden yapılanmanın da etkili olduğu  anlaşılmaktadır.

Bununla beraber, mevcut dampinge karşı önlemin ortadan kalkması halinde dampingin ve zararın devamının veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olduğu yönündeki belirlemeler geçerliliğini korumakta, önlemin yürürlükten kalkmasının yerli üretim dalının ekonomik göstergelerinde hali hazırda görülen bozulmayı hızlandırmasının kuvvetle muhtemel olduğu değerlendirilmektedir.

 

ALTINCI KISIM

Sonuç

 

Karar

MADDE 22- (1) Soruşturma sonucunda, yürürlükteki önlemin ortadan kalkması durumunda dampingin ve zararın devam etmesinin veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olduğu tespit edildiğinden, İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu'nun kararı ve Bakan’ın onayı ile aşağıda tanımı ve menşe ülkesi belirtilen eşyanın Türkiye’ye ithalinde karşısında belirtilen oranlarda uygulanmakta olan dampinge karşı verginin devamı uygun görülmüştür.

             G.T.P.

Madde İsmi

Menşe Ülkesi

Dampinge Karşı Vergi (CIF bedelin %’si)

 

55.13

Sentetik devamsız liflerden dokunmuş mensucat (ağırlık itibariyle %85’ten az, m2 ağırlığı 170 gr.ı geçmeyen esas itibariyle veya sadece pamukla karışık sentetik devamsız lif içerenler)

Çin Halk

Cumhuriyeti

87

 

 

 

 

55.14

Sentetik devamsız liflerden dokunmuş mensucat (ağırlık itibariyle %85’ten az, m2 ağırlığı 170 gr.ı geçen esas itibariyle veya sadece pamukla karışık sentetik devamsız lif içerenler)

 

55.15

Sentetik devamsız liflerden diğer dokunmuş mensucat

 

55.16

Suni devamsız liflerden dokunmuş mensucat

 

 

Uygulama

MADDE 23- (1) Gümrük idareleri, Karar maddesinde gümrük tarife pozisyon numarası, tanımı ve menşe ülkesi belirtilen eşyanın ithalatında, karşılarında gösterilen tutarlarda dampinge karşı vergiyi tahsil ederler.

Yürürlük

MADDE 24-  (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 25- (1) Bu Tebliğ hükümlerini Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın bağlı olduğu Bakan yürütür.

 

19 Haziran 2007 SALI

Resmi Gazete

Sayı: 26557