Gümrük.com.tr

TEBLİĞ

EK:

 

2022/12 SAYILI İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN

TEBLİĞE DAİR BİLGİLENDİRME RAPORU

 

1. SORUŞTURMAYA İLİŞKİN GENEL BİLGİ VE İŞLEMLER

 

1.1 Dayanak

 

(1) Bu rapor, 14/6/1989 tarihli ve 3577 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun, 20/10/1999 tarihli ve 99/13482 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Karar ve 30/10/1999 tarihli ve 23861 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelikten (Yönetmelik) oluşan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Mevzuat (Mevzuat) hükümleri çerçevesinde yürütülen damping soruşturması sonucunda alınacak karara esas teşkil edecek bilgi ve bulguları içermektedir.   

 

1.2 Soruşturma

 

(1) Yerli üretici Mode Medikal San. ve Tic. Ltd. Şti. (Mode Medikal), Şanlılar Tıbbi Cihazlar ve Medikal Kimya San. ve Tic. Ltd. Şti. (Şanlılar Medikal) ve AGS Medikal Ürünleri İth. İhr. Tic. Ltd. Şti. (AGS Medikal) tarafından yapılan başvuru üzerine, Kore Cumhuriyeti (Güney Kore) menşeli 9021.29.00.00.00 gümrük tarife istatistik pozisyonu (GTİP) altında yer alan “implantlar” ithalatına yönelik olarak 12/5/2021 tarihli 31482 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2021/23) ile başlatılan ve T.C. Ticaret Bakanlığı (Bakanlık) İthalat Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen damping soruşturması tamamlanmıştır.

 

1.3 Yerli Üretim Dalının Temsili

 

(1) Başvuru aşamasında sunulan delillerden, Yönetmeliğin 18 inci ve 20 nci maddeleri uyarınca başvuruda bulunan yerli üretici Mode Medikal, Şanlılar Medikal ve AGS Medikal   firmalarının yerli üretim dalını temsil etme niteliğini haiz olduğu ve başvurunun yerli üretim dalı adına yapıldığı anlaşılmış olup soruşturma sırasında bu durumu değiştirecek bir bulguya ulaşılmamıştır. Bu kapsamda, adı geçen firmalar bu raporun ilgili bölümlerinde “yerli üretim dalı” (YÜD) olarak anılacaktır.

 

1.4 Soruşturma ve Zarar İnceleme Dönemi

 

(1) Damping belirlemesi için 1/1/2020-31/12/2020 tarihleri arasındaki dönem soruşturma dönemi olarak kabul edilmiştir. Zarar belirlemelerinde ise veri toplama ve değerlendirme için 1/1/2018-31/12/2020 arasındaki dönem zarar inceleme dönemi olarak belirlenmiştir.

 

1.5 İlgili Tarafların Bilgilendirilmesi, Dinlenmesi ve Bilgilerin Değerlendirilmesi

 

(1) Soruşturma açılmasını müteakip, soruşturma konusu ürünün Güney Kore’de mukim bilinen üretici/ihracatçılarına, Türkiye’de mukim ithalatçılarına ve Güney Kore’nin Ankara Büyükelçiliği’ne soruşturma açılışına ilişkin bildirimde bulunulmuştur.

 

(2) Bildirimde, soruşturma açılış Tebliğine, başvurunun gizli olmayan özetine ve soru formlarına nereden erişilebileceği hususunda bilgi verilmiştir.

 

(3) Taraflara görüşlerini bildirme ve soru formlarını yanıtlamaları için posta süresi dâhil 37 gün süre tanınmıştır. Ayrıca, ilgili tarafların süre uzatımı yönündeki makul talepleri karşılanmıştır.

(4) Soruşturma konusu ürünün ithalatını gerçekleştiren firmalardan 10 tanesi soru formlarını zamanında yanıtlayarak Bakanlığa iletmiştir.

(5) İlgili soru formunu, Güney Kore’de yerleşik 10 adet üretici/ihracatçı firma (ACH Medical Co. Ltd., Biotem Co. Ltd., Cowellmedi Co. Ltd , Dentis Co. Ltd., Dentium Co. Ltd., Dio Corporation, KJ Meditech Co. Ltd., Megagen Implant Co. Ltd.,  Neobiotech Co. Ltd., Osstem Implant Co. Ltd.) zamanında yanıtlayarak Bakanlığa iletmiştir.

 

(6) İşbirliğinde bulunan üretici/ihracatçı firma sayısının çok fazla olması sebebiyle, Yönetmeliğin 27 inci maddesi hükmü çerçevesinde örneklem uygulamasına gidilmiş ve istatistiki açıdan geçerli bir örneklem oluşturulması amacıyla TÜİK verilerine göre ülkemize en fazla ihracat gerçekleştiren ilk üç firma (Osstem Implant Co. Ltd. (Osstem), Megagen Implant Co. Ltd. (Megagen) ve Dio Corporation (Dio)) örnekleme alınmıştır. Söz konusu üç firma soruşturma konusu ülkeden yapılan toplam ithalatın değer bazında %70’ini, miktar (adet) bazında %78’ini gerçekleştirmektedir.  Ayrıca Yönetmeliğin aynı hükmü çerçevesinde, örnekleme alınmayan firmalar için ayrı ayrı inceleme yapmanın soruşturmayı yürüten makam üzerinde gereksiz bir yük oluşturarak soruşturmanın zamanında tamamlanmasını engelleyecek bir durum arz etmesi sebebiyle örnekleme alınmayan firmalar için ayrı marj hesabına gidilmemiştir.

 

(7) Tarafların işbu soruşturma boyunca ortaya koyduğu tüm bilgi, belge ve görüşler incelenmiş, mezkûr görüşlerden mevzuat kapsamında değerlendirilebilecek olanlara bu raporun ilgili bölümlerinde yer verilmiştir.

 

1.6 Yerinde Doğrulama

 

(1) Yönetmeliğin 21 inci maddesi çerçevesinde, yerli üreticiler Mode Medikal, Şanlılar Medikal ve AGS Medikal firmaları nezdinde, örnekleme dahil edilen üretici/ihracatçılar Osstem, Megagen ve Dio firmaları nezdinde ve tacir firma Osstem Implant Dış Ticaret A.Ş. firması nezdinde fiilen veya çevrim içi olarak yerinde doğrulama soruşturmaları gerçekleştirilmiştir.

 

2. SORUŞTURMA KONUSU YERLİ VE İTHAL ÜRÜNLER

 

2.1 Ürünün Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu (GTİP), Tanımı, Teknik Özellikleri ve Kullanım Alanları

 

(1) Soruşturma konusu ürün, 9021.29.00.00.00 “Diğerleri” GTİP’i altında yer almaktadır. Anılan GTİP altında soruşturma konusu ürün haricinde dişçilikte kullanılan muhtelif malzemeler de yer almaktadır.

 

(2) Soruşturma konusu ürün olan “protez dişlerin bağlantı parçaları” piyasada “implant” olarak bilinmekte olup, titanyum metalinden yapılan implantların gövde kısmı insan çene kemiği içine vidalanmak suretiyle kemik ile kaynaşmakta, daha sonra porselen vb. malzemeden yapılma protez diş, implantın üstyapısı (abutment) üzerine monte edilmekte ve ardından protez diş, üstyapı sayesinde implantın gövdesi içine vidalanmakta ve işlem tamamlanmaktadır.

 

(3) İmplantlar işlevsel olarak yapay bir diş kökü rolü oynamakta ve ana dişini kaybeden kişilerin dişlerinin tamamlanmasını ve hayat kalitesinin artmasını sağlamaktadır. İmplant sözcüğü bilinen anlamda tek bir parça eşya gibi kullanılsa da esasen “implant” insan çene kemiğine gömülü kalan gövde, porselen diş veya protezin içinde olan üstyapı (abutment) ve bunların kullanılmasını sağlamak üzere kullanılması gereken küçük parçalardan oluşmaktadır.

 

(4) İmplantlar çubuk olarak alınan titanyum malzemeden çok hassas CNC tezgahlarda otomatik olarak değişik tip ve boyutlarda üretilmektedir. Kumlama, yıkama, kurutma, paketleme, sterilizasyon ve kalite kontrol işlemlerinden sonra implantlar sevk işlemine hazır hale getirilerek depolanmaktadır. Üretimdeki tek hammadde titanyum olup, sarf malzemesi olarak da kalsiyum fosfat (kum) kullanılmaktadır. İmplantlarda yüzey hassasiyeti ve saflığı önem arz etmekte olup, implantların kalitesi çene kemiğine vidalanan gövde kısmının vücut tarafından kabulüne ve sağlam bir şekilde kaynaşmasına etki yapmaktadır.

 

(5) Bazı ithalatçı firmalar, kendi ithal ettikleri ürünün uygulama yöntemi, dizaynı, tasarımı, yüzey kaplaması, vidalanma durumu gibi özellikleri sebebiyle yerli üretim dalı tarafından üretilen ürünlerden farklı olduğunu, dolayısıyla benzer ürün olarak değerlendirilemeyeceğini ifade etmişlerdir. Ancak yapılan incelemede, yerli üretim dalı tarafından çok sayıda farklı dizayn, tasarım, kaplama ve vidalanma özelliklerine sahip implant çeşidinin üretilebildiği ve bu ürünlerin ithal ürünleri ikame edebilecek kapasitede olduğu görülmüştür. Ayrıca, çok ufak değişikliklerle ürün çeşitliliği arttırılabilen implant ürünü için yerli üretim dalının ürüne ait tüm alt çeşitleri üretme gerekliliğinin bulunmadığı değerlendirilmiştir.

 

(6) Yapılan inceleme neticesinde, Yönetmeliğin 4 üncü maddesi çerçevesinde, soruşturma konusu ülke menşeli ithal ürün ile yerli üretim dalı tarafından üretilen ürünlerin benzer ürün olarak kabul edilebileceği değerlendirilmiştir.

 

(7) Soruşturma konusu ürün ve benzer ürün ile ilgili açıklamalar bağlayıcı nitelikte olmayıp genel içerikli ve bilgi amaçlıdır.

 

3. DAMPİNG İDDİASI

 

3.1 Genel Açıklamalar

 

(1) Damping belirlemelerinde, işbirliğinde bulunup örnekleme dahil edilen üretici firmalar ile onların tacirlerinin soru formuna verdikleri cevaplar ile sonraki aşamalarda beyan ettikleri bilgiler esas alınmıştır. Soruşturma konusu ülkedeki işbirliğinde bulunmayan firmalar için yapılan damping marjı belirlemelerinde ise, işbirliğinde bulunan ve damping marjı en yüksek olarak hesaplanan firmanın Türkiye’ye ihracatında en yüksek damping marjını haiz olan tipi esas alınmıştır.

 

3.2 Normal Değer

 

(1) Yönetmeliğin  5 inci  maddesi hükümleri gereğince, işbirliğine  gelen üretici/ihracatçı firmaların  menşe  ülkedeki  iç  piyasa  satışlarının  normal  değer  tespitinde  kullanılıp kullanılmayacağının belirlenmesi için genel ve ürün tipleri bazında temsil testi uygulanmıştır. Buna göre, benzer mal satışlarının miktar bazında Türkiye’ye satışlarının %5’ini veya  daha fazlasını oluşturması halinde normal değer, normal ticari işlem çerçevesinde kabul edilen iç piyasa satışları esasında; aksi halde oluşturulmuş normal değer esasında belirlenmektedir. Ancak bu soruşturmada ihracatçı firmaların lehine olmak üzere, ürün tipinin çok fazla alt tipinin olması ve benzer alt tiplerin yakın maliyet ve satış fiyatına sahip olması nedeniyle her bir alt ürün tipi için %5 testi yüksek görülmüş ve bu testteki oran %1 olarak uygulanmıştır.

 

(2) Diğer  taraftan, Yönetmeliğin 5 inci  maddesi  hükümleri  gereğince,  işbirliğine  gelen üretici/ihracatçı  firmanın  menşe  ülkedeki  iç  piyasa  satışlarının  normal  değer  tespitinde kullanılıp kullanılmayacağının belirlenmesi için ürün tipleri bazında normal ticari işlem testi uygulanmıştır.

 

(3) Buna göre normal değer;

 

a)        Benzer ürünün tip bazında ağırlıklı ortalama net satış fiyatının ağırlıklı ortalama birim maliyetinin üzerinde olduğu durumlarda;

 

                                                         i.            Birim  maliyetin  üzerindeki  satış  miktarının  ürün  tipinin  toplam  satış  miktarının %80’ini  veya  daha  fazlasını  oluşturması  halinde,  soruşturma dönemi  boyunca gerçekleşen tüm iç piyasa satış işlemlerinin (kârlı ya da kârsız) ağırlıklı ortalaması esasında,

 

                                                        ii.            Birim  maliyetin  üzerindeki  satış  miktarının  ürün  tipinin  toplam  satış  miktarının %80’inden  daha  azını  oluşturması  halinde  ise  soruşturma  dönemi boyunca gerçekleşen yalnızca kârlı iç piyasa satış işlemlerinin ağırlıklı ortalaması esasında belirlenmiştir.

 

b)       Benzer ürünün tip bazında ağırlıklı ortalama net satış fiyatının, ağırlıklı ortalama birim maliyetinin altında olması halinde, soruşturma dönemi boyunca kârlı iç piyasa satış işlemlerinin ağırlıklı ortalaması esasında belirlenmiştir.

 

c)        Benzer ürünün tip bazında kârlı veya herhangi bir satış işlemi olmaması halinde, oluşturulmuş normal değer esasında belirlenmiştir.

 

(4) İşbirliğine gelen üretici/ihracatçı firma için Yönetmeliğin 5 inci maddesi hükmü gereğince, iç piyasa satışlarının esas alındığı hallerde normal değer, menşe ülkenin iç pazarında benzer ürün için normal ticari işlemler çerçevesinde bağımsız alıcılar tarafından ödenmiş olan veya ödenmesi gereken fiyatlar esasında belirlenmiştir.

 

(5) Oluşturulmuş normal değer, firmadan temin edilen benzer ürünün üretim maliyeti ile satış, genel  ve  idari  giderler  ile  finansman giderine, Yönetmeliğin 6 ncı maddesi hükmüne göre, normal ticari işlemler çerçevesinde hesaplanan makul bir kar oranının eklenmesi suretiyle hesaplanmıştır.

 

3.3 İhraç Fiyatı

 

(1) İhraç fiyatı, ihraç amacıyla satılan mal için fiilen ödenmiş olan veya ödenmesi gereken fiyattır. Yönetmeliğin 9 uncu maddesi hükmüne göre, ihracatçı ile ithalatçı ya da üçüncü bir taraf arasında ortaklık veya telafi edici bir düzenleme bulunması nedeniyle ihraç fiyatının güvenilir olmadığı durumlarda ihraç fiyatı, bağımsız ilk alıcıya  yeniden  satış  fiyatı  esas  alınarak  oluşturulabilir. Bu kapsamda, ithalat  ile  yeniden  satış  arasında  gerçekleşen  tüm  gider  ve  kârlar  hesaba  katılır.  Özellikle,  mutat  taşıma,  sigorta,  muamele  ve  yükleme  giderleri  ile  ek  giderler;  ithalat  veya  malların  satışı nedeniyle ithalatçı ülkede ödenmesi gereken gümrük vergileri ve diğer vergiler ile ek mali yükümlülükler; satış, genel ve idari giderler ve kârlar dikkate alınır. 

 

(2) Megagen firması tarafından, ihraç fiyatlarının belirlenmesinde kendisine ait Türkiye’ye satış fiyatlarının değil Türkiye’deki ithalatçısı firmanın satış fiyatlarından hareketle hesaplanan oluşturulmuş değerlerin kullanılması talep edilmiştir. Anti-Damping Anlaşması’nın 2.3 üncü maddesi ile Yönetmeliğin 9 uncu maddesi çerçevesinde istisnai bir yöntem olarak tanımlanan ve soruşturmacı otoritelerin ancak belirli şartlarda başvurabileceği bir yöntem olarak tanımlanan oluşturulmuş ihracat fiyatına, soruşturmacı otorite tarafından başvurulmamış ve ilgili Anlaşmada yönlendirildiği şeklinde ihracatçı firmanın kendi ihraç fiyatlarının alınması uygun görülmüştür. Ayrıca, ithalatçı firmanın ortaklık sözleşmesindeki hükümlerin incelenmesinde, firmanın çoğunluk hisselerine Kore’de yerleşik ihracatçı firmanın değil Türkiye’de yerleşik gerçek kişilerin sahip olduğu, şirketin Yönetim Kurulu Başkanının ancak bu kişilerden olabildiği, bu kişilerin yönetim kurulu üyelerinin çoğunluğunu oluşturduğu ve yönetim kurulu kararlarının ancak çoğunluk inisiyatifiyle alınabildiği görülmüştür. Dolayısıyla şirketin ihracatçı şirketten bağımsız karar alma ve yönetilme imkanının mevcut olduğu tespit edilmiştir.

 

3.4 Fiyat Karşılaştırması

 

(1) Adil bir karşılaştırmanın yapılabilmesini teminen, normal değer ile ihraç fiyatı mümkün olduğu ölçüde fabrika çıkış aşamasına getirilerek aynı ticari aşamada karşılaştırılmıştır.

 

(2) Yönetmeliğin 10 uncu maddesi hükmü gereğince, işbirliğine gelen üretici/ihracatçı firmalar tarafınca  fiyat  karşılaştırmasını  etkilediği  ileri  sürülen  hususlar değerlendirilmiş  olup belgelendirilen ve uygulanabilir olan ayarlamalar yapılmıştır.

 

(3) Megagen firması tarafından iç piyasa satış fiyatları ile ihracat fiyatları karşılaştırılırken, iç piyasa satışlarının nihai kullanıcılara, ihracat satışlarının ise distribütöre yapılması gerekçe gösterilerek fiyat ayarlaması talep edilmiştir. Firmanın iç piyasada sadece nihai kullanıcılara ve ihracat satışlarında yalnızca distribütöre satış yapması dolayısıyla, iç pazarında veya ihracat pazarında distribütör ile nihai kullanıcı arasında fiyat farklılaştırması yapıp yapmadığı tespit edilememiş ve söz konusu fiyat farklılaştırmasının müşteri türünden mi (nihai kullanıcı-distribütör) yoksa satışın gerçekleştiği pazardan mı kaynaklandığı (iç pazar-ihracat pazarı) anlaşılamamıştır. Ayrıca yapılan incelemede, bazı ürün tiplerinde iç pazarda çok daha düşük miktarda satış olmasına rağmen nihai kullanıcı için gerçekleşen fiyatların ihracat pazarında distribütör için gerçekleşen fiyatlardan düşük olduğu ve iç pazarda yüksek miktarda mal alan firmaya düşük miktarda mal alan firmadan daha yüksek fiyatın uygulandığı durumlar görülmüş; dolayısıyla fiyatların satışların perakende veya toptan olmasına göre değil müşteriyle pazarlık çerçevesinde oluştuğu değerlendirilmiştir.

 

3.5 Damping Marjı

 

(1) Yönetmeliğin 11 inci maddesi çerçevesinde damping marjı, normal değer ile ihraç fiyatının ağırlıklı  ortalamasının  karşılaştırılması  suretiyle  hesaplanmıştır.  Damping  marjının belirlenmesinde kullanılan yöntem ile yapılan hesaplamalar, işbirliğinde bulunan firmalar için firma özel nihai bildiriminde kapsamlı ve ayrıntılı olarak açıklanmıştır.

 

(2) Buna göre, Osstem, Megagen ve Dio firmaları için sırasıyla CIF bedelinin %34,4’ü, %31,5’i ve %10,8’i oranında  damping  marjı hesaplanmıştır. İşbirliğinde bulunup örnekleme dahil edilmeyen diğer firmalar için örneklemdeki firmalara ait damping marjlarının ağırlıklı ortalamasının alınması suretiyle hesaplanan damping marjı ise %28 olmuştur. Diğer taraftan, işbirliğinde bulunmayan firmalar için hesaplanan damping marjı ise CIF bedelinin %66,7’si oranındadır.

 

4. ZARAR VE İLLİYET BAĞI İDDİASI

 

4.1 Genel Açıklamalar

 

(1) Yönetmeliğin  17  nci  maddesi  çerçevesinde,  soruşturma  konusu  ülke  menşeli  ithalatın hacminde mutlak veya nispi olarak artış olup olmadığı incelenmiştir. Söz konusu inceleme için 2018-2020 dönemi maddi zarar inceleme dönemi olarak belirlenmiştir. Soruşturma konusu ürünün genel ithalatı ve soruşturma konusu ülkeden ithalatın incelenmesinde Ticaret Bakanlığı istatistik veri tabanı kullanılmıştır. İlgili GTİP içerisinde söz konusu ürünler haricinde farklı ürünler olması nedeniyle gümrük beyannamelerinde belirtilen ticari tanımlar içerisinden implantlar ile implantı oluşturan aksam ve parçalar süzülerek ilgili ithalat verileri elde edilmiştir.

 

4.2 Ürünlerin Genel İthalatının Mutlak Gelişimi

 

(1) Şikâyete konu implantların toplam ithalatı incelenmiştir. Buna göre ilgili ürünün genel ithalatı 2018 yılında 2.124.969 adet (60,7 milyon ABD doları) iken 2019 yılında 2.145.274 adete (52,4 milyon ABD doları), 2020 yılında ise 2.872.189 adede (53,3 milyon ABD doları) yükselmiştir.

 

(2) Genel ithalatın ortalama birim fiyatları incelendiğinde ise; 2018 yılında 28,58 ABD doları/adet olarak gerçekleşen birim fiyatların, 2019 yılında 24,46 ABD doları/adede, 2020 yılında ise 18,57 ABD doları/adet seviyesine gerilediği  görülmektedir.

 

4.3 Soruşturma Konusu Ülke İthalatının Mutlak Gelişimi ve Fiyatları

 

(1) Güney Kore menşeli ithalatın gelişimi incelendiğinde, 2018 yılında 611.588 adet (9 milyon ABD doları) olarak gözlenen ithalat miktarının 2019 yılında 723.822 adet (10 milyon ABD doları), 2020 yılında ise 1.181.305 adet (16,4 milyon ABD doları) seviyesinde gerçekleştiği ve 2018-2020 yılları arasında miktar bazında %93 artış gösterdiği görülmektedir. Güney Kore menşeli ithalatın soruşturma konusu ürün ithalatı içerisindeki payına bakıldığında ise; 2018 yılında %28,8 seviyesinde olan ithalat içindeki payın 2019 yılında %33,7 seviyesine, 2020 yılında ise %41,1 seviyesine yükseldiği görülmektedir.

 

(2) Güney Kore’den gerçekleştirilen ithalatın ortalama birim fiyatları 2018 yılında 14,7 ABD doları/adet iken, 2019 yılında 13,93 ABD doları/adet 2020 yılında ise 13,86 ABD doları/adet seviyesinde oluşmuştur.

 

4.4 Üçüncü Ülkelerden Gerçekleştirilen İthalatın Mutlak Gelişimi

 

(1) Başvuruya konu olmayan üçüncü ülkeler menşeli toplam ithalata bakıldığında 2018 yılında 1.513.381 adet (51,7 milyon ABD doları) olan ithalat miktarının 2019 yılında 1.421.452 adet (42,4 milyon ABD doları), 2020 yılında ise 1.690.884 adet (36,9 milyon ABD doları) seviyesinde gerçekleştiği görülmektedir. Üçüncü ülkeler menşeli ithalatın genel ithalat içerisindeki payının ise 2018 yılında %71,2 iken, 2018 yılında %66,3 seviyesine, 2020 yılında ise %58,9 seviyesine gerilediği görülmektedir.

 

(2) Başvuruya konu olmayan üçüncü ülkelerden gerçekleştirilen ithalatın ortalama birim fiyatlarına bakıldığında da 2018 yılında 34,2 ABD doları/adet olan ortalama birim fiyatın 2019 ve 2020 yıllarında ise sırasıyla 29,8 ABD doları/adet ve 21,9 ABD doları/adet olarak şikayet konusu ülkenin ithalat birim fiyatlarının üzerinde gerçekleştiği görülmektedir.

 

4.5 İthalatın Nispi Gelişimi

 

(1) İnceleme konusu ithalatın Türkiye pazarındaki nispi konumunu görebilmek için, söz konusu ithalatın toplam Türkiye benzer mal tüketimi içindeki payı 2018-2020 yılları arasında incelenmiştir. Türkiye toplam benzer mal tüketiminin hesaplanmasında yerli üretim dalı ve diğer yerli üreticilerin yurtiçi satışları ile genel ithalat miktarı toplanmıştır. Yerli üretim dalı ile diğer yerli üreticilerin yurtiçi satışlarının ve şikâyet konusu ülkeden gerçekleştirilen ithalatın toplam tüketime oranlanmasıyla pazar payları hesaplanmıştır. İncelenen veriler 2018 yılı 100 olacak şekilde endekslenmiştir.

 

(2) Buna göre yurt içi tüketim endeksi 2018 yılında 100 birim iken 2019 yılında 101 birim olarak gerçekleşmiş, 2020 yılında ise 132 birime yükselmiştir.

 

(3) Güney Kore’nin 2018 yılında 100 olan pazar payı endeksi, 2019 yılında 117 birime, 2020 yılında ise 146 birime yükselmiştir.

 

(4) Diğer ülkelerin toplam pazar payı endeksi ise 2018 yılında 100 kabul edildiğinde, 2019 yılında 93 birime, 2020 yılında ise 85 birime gerilemiştir.

 

(5) Öte yandan yerli üretim dalının pazar payı endeksi 2018 yılında 100 kabul edildiğinde, 2019 yılında 105 birim olarak gerçekleşmiş, 2020 yılında ise 85 birime gerilemiştir.

 

4.6 Soruşturma Konusu İthalatın İç Piyasa Fiyatları Üzerindeki Etkisi

 

(1) Şikayet konusu ülke menşeli implant ithalatının yerli üretim dalının iç piyasa satış fiyatları üzerindeki etkisini incelemek üzere fiyat kırılması ve fiyat baskısı hesapları yapılmıştır.

 

4.6.1 Fiyat Kırılması ve Baskısı

 

(1) Yönetmeliğin 17 nci maddesinin ilgili hükümleri çerçevesinde, dampingli olduğu iddia edilen ithalatın yerli üretim dalının yurt içi satış fiyatları üzerindeki etkisi değerlendirilirken fiyat kırılması ve fiyat baskısı incelenmiştir.

(2) Fiyat kırılması, soruşturma konusu ithal ürünün Türkiye pazarına giriş fiyatlarının yerli üretim dalının yurt içi birim satış fiyatlarının yüzde olarak ne kadar altında kaldığını göstermektedir. Fiyat baskısı ise yerli üretim dalının fiyatlarının dampingli olduğu öne sürülen ithalat sebebiyle baskı altında bulunması ve yerli üreticinin fiyatlarını sektör için makul kâr elde edecek şekilde belirleyememesi durumunu ifade etmektedir.

(3) Fiyat kırılması hesap edilirken, yerli üretim dalının yıllık ortalama yurt içi birim satış fiyatı; fiyat baskısı hesap edilirken ise yerli üretim dalının olması gereken yurt içi birim satış fiyatı, soruşturma konusu ürünün Türkiye pazarına ağırlıklı ortalama giriş fiyatı ile karşılaştırılmıştır. Fiyat kırılması ve baskısının, yerli üretim dalının mevcut karlılık seviyeleri göz önüne alındığında çok yakın seviyelerde gerçekleştiği görülmüştür.

(4) Bu çerçevede, soruşturma dönemi için örneklem kapsamındaki Osstem Implant Co. Ltd., ve Megagen Implant Co. Ltd. firmalarından gerçekleşen ithalatın yerli üretim dalının fiyatlarını  %0-5 aralığında kırdığı/baskıladığı;  Dio Corporation firmasından gerçekleşen ithalatın ise yerli üretim dalının fiyatlarında bir kırılma/baskıya sebep olmadığı tespit edilmiştir.  

(5) İşbirliğinde bulunan firmalar için fiyat kırılması hesabı yapılırken, ithal ürünlerin yurtiçi satış fiyatlarının belirlenmesi için bu firmaların Türkiye’ye ihraç amaçlı fabrika çıkış fiyatlarına %3,5 oranında navlun, sigorta, yükleme ve gümrük bedelleri ilavesi yapılarak CIF fiyat hesaplanmış; daha sonra söz konusu CIF fiyatlara işbirliğinde bulunan ithalatçılardan gelen verilerin ortalamasının alınmasıyla suretiyle hesaplanan ithalatçı kar marjı eklenmiştir. Hesaplanan fiyat kırılmaları, şikayet konusu ürün ile YÜD tarafından üretilen ürünün birbirini doğrudan ikame edebilmeleri ve kullanıcıların fiyat hassasiyeti dolayısıyla önemli ölçüde kabul edilmiştir.

(6) Fiyat kırılması hesabı, soruşturma dönemindeki anlık bir veriden hareketle değil, soruşturma döneminde gerçekleşen tüm işlemlerin ortalama fiyatlarının karşılaştırılması suretiyle hesaplanmaktadır. Dolayısıyla, bazı tarafların iddia ettiği gibi anlık statik bir değerlendirme olmayıp, fiyatlardaki hareket ve trendi kapsayan bir yaklaşımdır.

4.7 Yerli Üretim Dalı Ekonomik Göstergeleri

 

(1) Yerli üretim dalının ekonomik göstergelerinin değerlendirilmesinde şikayetçi yerli üreticiler olan Mode Medikal, Şanlılar Medikal ve AGS Medikal firmalarının 2018-2020 yılları için soruşturma konusu ürüne ilişkin konsolide verileri kullanılmıştır. Eğilimin sağlıklı bir şekilde incelenmesi amacıyla Türk lirası bazındaki veriler TÜİK’in yayımladığı yıllık ortalama Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) kullanılarak enflasyondan arındırılmış, böylelikle reel değerlere ulaşılmıştır. Veriler 2018 yılı 100 olacak şekilde endekslenmiştir.

 

a)     Üretim, Kapasite Ve Kapasite Kullanım Oranı (KKO)

(1) Yerli üretim dalının soruşturma konusu ürün için 2018 yılında 100 olan üretim miktar endeksi, 2019 yılında 113 ve 2020 yılında ise 112 olarak gerçekleşmiştir. Yerli üretim dalının üretim kapasitesi 2018 yılında 100 iken 2019 yılında 167’ye, 2020 yılında 190’a yükselmiş ve kapasite kullanım oranı endeksi de sırasıyla 100, 68 ve 59 seviyesinde gerçekleşmiştir.

 

b)    Yurtiçi Satışlar

(1) Yerli üretim dalının soruşturma konusu ürün için 2018 yılında 100 olarak kabul edilen yurtiçi satış miktarı endeksi 2019 yılında 106’ya, 2020 yılında 115’e yükselmiştir. Aynı dönemde yurtiçi satış hasılası endeksi ise sırasıyla 100, 99 ve 100 olarak gerçekleşerek hemen hemen aynı seviyede kalmıştır.

 

 c) Yurtiçi Fiyatlar

(1) Yerli üretim dalının soruşturma konusu ürün için ağırlıklı ortalama yurtiçi satış fiyatı 2018 yılında 100, 2019 yılında 94 ve 2020 yılında 87 olarak gerçekleşmiştir.

 

ç) Yurt Dışı Satışlar

(1)   Yerli üretim dalının soruşturma konusu ürün için 2018 yılında 100 olarak kabul edilen ihracat miktarı endeksi 2019 yılında 251, 2020 yılında ise 250 olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde yurtdışı satış hasılası endeksi ise sırasıyla 100, 189 ve 231 olarak gerçekleşmiştir. Yerli üretim dalının ihracat miktarı yurt içi satış miktarıyla mukayese edildiğinde oldukça düşük seviyelerde seyretmektedir.

 

 d) Pazar Payı

(1) Yerli üretim dalının pazar payı endeksi 2018 yılında 100 iken 2019 ve 2020 yıllarında sırasıyla 105 ve 85 birim olarak gerçekleşmiştir.

 

 e) Maliyetler

(1)Yerli üretim dalının söz konusu ürün için 2018 yılında reel olarak 100 kabul edilen birim sınai maliyeti 2019 ve 2020 yıllarında düşerek sırasıyla 86 ve 83 olarak gerçekleşmiştir.

 

(2) Yerli üretim dalının söz konusu ürün için 2018 yılında reel olarak 100 kabul edilen birim ticari maliyeti sınai maliyete paralel şekilde 2019 ve 2020 yıllarında gerileyerek sırasıyla 97 ve 70 olarak gerçekleşmiştir.

 

 f) Kârlılık

(1) Yerli üretim dalının yurtiçi satışlardan elde ettiği birim kâr 2018 yılında 100 olarak kabul edildiğinde, 2019 yılında 69 ve 2020 yılında 211 seviyesinde gerçekleşmiştir.

 

(2) Yerli üretim dalının yurtdışı satışlardan elde ettiği birim kâr 2018 yılında 100 olarak kabul edildiğinde, 2019 yılında 23 ve 2020 yılında 146 seviyesinde gerçekleşmiştir.

 

(3) Yerli üretim dalının yurtiçi ve yurtdışı satışlarından elde ettiği toplam birim kâra bakıldığında ise 2018 yılında 100, 2019 yılında 64 ve 2020 yılında 213 seviyesinde gerçekleşmiştir.

 

g) Stoklar

(1) Yerli üretim dalının stok miktar endeksi 2018 yılında 100, 2019 yılında 165 ve 2020 yılında 176 olarak gerçekleşmiştir.

 

(2) Yerli üretim dalının stok çevirim hızı endeksi 2018 yılında 100, 2019 ve 2020 yıllarında 68 olarak gerçekleşmiştir.

 

ğ) İstihdam ve Ücretler

(1) Yerli üretim dalının soruşturma konusu ürünün üretiminde faaliyet gösteren direkt işçi istihdam endeksi 2018 yılında 100 iken, 2019 ve 2020 yıllarında artarak sırasıyla  114 ve 123 olarak gerçekleşmiştir.

 

(2) Yerli üretim dalının brüt işçi ücreti endeksi ise 2018 yılında 100, 2019 yılında 102 ve 2020 yılında 108 olarak gerçekleşmiştir.

 

h) Nakit Akışı

(1) Yerli üretim dalının inceleme konusu ürün üretim ve satışı ile sağladığı reel nakit akışı endeksi 2018 yılında 100 iken, 2019 yılında 85’e gerilemiş 2020 yılında ise 213 seviyesine yükselmiştir.

 

 ı) Büyüme

(1) Yerli üretim dalının bütün faaliyetlerini kapsayan aktif büyüklüğü 2018 yılında 100 iken 2019 yılında 124’e, 2020 yılında ise 190’a yükselmiştir.

 

 i) Sermaye Artırma Yeteneği            

(1) Yerli üretim dalının 2018 yılında 100 olarak kabul edilen öz sermayesi 2019 yılında 144’e ve 2020 yılında 219’a yükselmiştir.

 

 j) Yatırımları Arttırma Yeteneği      

(1)Yerli üretim dalının bütün faaliyetlerine ilişkin yenileme yatırımı 2018 ve 2019 yıllarında mevcut değilken sadece 2020 yılı için mevcuttur. Tevsi yatırımları ise aynı dönemde sırasıyla 100, 85 ve 66 olarak gerçekleşmiştir.

 

(2) Yerli üretim dalının toplam karlığının öz sermayesine oranına ilişkin yatırımların geri dönüş oranı endeksi ise 2018 yılında 100 iken, 2019 yılında 106 ve 2020 yılında 83 olarak gerçekleşmiştir.

 

4.8     Yerli Üretim Dalının Ekonomik Göstergelerinin Değerlendirilmesi

 

(1) Yurtiçi pazarda yerli üretim dalı ve diğer ülkeler menşeli ithalatın pazar payı gerilerken soruşturma konusu ülke menşeli ithalatın pazar payı yaklaşık %47 oranında artmıştır. 

 

(2) Yerli üretim dalı 2018-2020 döneminde ciddi bir kapasite artışına gitmiş ancak dampingli ithalat nedeniyle kapasite artışından beklenen üretim ve yurt içi satış rakamlarına ulaşamamıştır. Aynı dönemde, yerli üretim dalının kapasite kullanım oranı endeksi 100’den 59’a gerilemiştir.

 

(3) 2018-2020 döneminde birim kârlılıkta ciddi bir artış gözlemlenmekle birlikte bu artış söz konusu dönemde hemen hemen birbirine paralel seyreden sınai maliyet ile yurt içi satış fiyatlarının farkından değil, 2020 yılındaki Covid-19 Pandemisinin firmaların satış-genel idari giderleri ve dolayısıyla ticari maliyette yarattığı olağanüstü düşüşten kaynaklanmıştır. Pandemi etkisi ortadan kalkıp firmalar olağan satış aktivitelerine döndükçe ticari maliyetteki harekette sınai maliyetteki harekete yakınsayarak bu olağanüstü kârlılık durumunu ortadan kaldıracaktır.  

 

(4) Örnekleme alınan firmalardan yapılan ithalatın yerli üretim dalının iç piyasa satış fiyatları üzerindeki etkisine bakıldığında Dio firması için bir fiyat kırılması tespit edilememekle birlikte Osstem ve MegaGen firmalarından yapılan ithalat için %0-5 aralığında bir fiyat kırılması tespit edilmiştir. Yerli üretim dalı mevcut durumda olması gereken kar marjına yakın seviyelerde kar marjlarıyla satışlarını gerçekleştirebildiğinden ihracatçı firmalar için hesaplanan fiyat kırılmalarıyla fiyat baskısı oranları aynı seviyelerdedir. Fiyat kırılmalarının böyle düşük olmasının, son yıllarda  döviz kuru artışları nedeniyle yabancı para cinsinden ithal edilen ürünlerin Türk lirası cinsinden satılan yerli ürünler karşısında fiyatlarının yüksek kalmasından kaynaklandığı düşünülmektedir.

 

(5) Yerli üretim dalının ekonomik göstergelerinin bütüncül olarak değerlendirilmesi neticesinde; yerli üretim dalının pazar payı, kapasite kullanım oranı, işçi verimliliği, yatırımların geri dönüş oranı ve stok verilerinde negatif gelişmeler yaşandığı tespit edilmiştir.

 

(6) Soruşturmaya konu ürünün üretici/ihracatçıları ve ithalatçıları tarafından zarar inceleme döneminde YÜD’ün sadece pazar payı, kapasite kullanım oranı ve stok verilerinde olumsuzluk yaşandığı, bunların dışında incelemesi yapılan ekonomik göstergelerde pozitif yönde gelişmelerin yaşandığı belirtilerek, soruşturma konusu ülkeler menşeli ithalatın YÜD üzerinde herhangi bir zarara neden olmadığı iddia edilmiştir. Bilindiği üzere, Yönetmeliğin 17 nci maddesinin 4 üncü fıkrası, “Dampingli veya sübvansiyonlu ithalatın üretim dalı üzerindeki etkisinin incelenmesi; satışlar, kârlar, üretim, piyasa payı, verimlilik, yatırım hasılatı ve kapasite kullanımındaki fiili ve potansiyel azalma; yurt içi fiyatları etkileyen unsurlar; damping marjının büyüklüğü; nakit akışı, stoklar, istihdam, ücretler, büyüme, sermaye veya yatırımları artırma yeteneği üzerindeki fiili veya potansiyel olumsuz etkiler dahil olmak üzere, üretim dalının durumu ile ilgili tüm etkenleri ve göstergeleri kapsar. Bu liste sınırlayıcı değildir ve bu etkenlerin biri veya birkaçı mutlaka belirleyici bir yargıya temel teşkil etmeyebilir.hükmünü amirdir. Bu hüküm gereğince, birtakım ekonomik göstergelerde olumsuzlukların görülmemesi zararın bulunmadığına delalet etmemektedir. Hızlı büyüyen bir iç pazarda yerli üretim dalına ait bazı ekonomik göstergelerde pozitif gelişmelerin kaydedilmesi beklenen bir durumdur. Soruşturma konusu ülke menşeli ithalatta görülen iç pazardaki büyümeye oranla çok hızlı artış, bu ithalatın diğer ithalatçı ülkeler ve yerli üretim dalı aleyhine iç pazardan aldığı paydaki dikkate değer yükseliş ve bu ithalatın fiyatlarının yerli üretim dalı fiyatlarıyla rekabet eder şekilde yerli üretim dalı fiyatlarının biraz altında gerçekleştirilmesi, ilk aşamada yerli üretim dalının öngördüğü kapasite ve üretim rakamlarına ulaşamayıp, düşük kapasite ve yüksek stok oranlarıyla çalışmasına sebep olmaktadır.

 

4.9 Zarara İlişkin Değerlendirme

 

(1) Yönetmeliğin 17 nci maddesi çerçevesinde, maddi zararın belirlenmesine temel teşkil eden etkenler incelenmiştir.

 

(2) Soruşturma konusu üründe, 2018-2020 döneminde Güney Kore hariç genel ithalatın miktar bazında %45 düşüş gösterdiği tespit edilmiştir. Güney Kore menşeli ithalat ise miktar bazında %93 artmış ve Türkiye benzer mal tüketimi içindeki pazar  payı endeksi 100’den 147’ye artış göstermiştir.

 

(3) Yerli üretim dalının 2018 yılında 100 olan pazar payı endeksinin 2020 yılında 85’e gerilediği tespit edilmiştir.

 

(4) Diğer ülkeler menşeli ithalatın, Türkiye pazarından aldığı payın endeksi 2018 yılında 100 iken 2020 yılında 85’e düşmüştür.

 

(5) Yerli üretim dalının ciddi yatırımlarla gerçekleştirdikleri kapasite artışlarını üretim ve satışlarına yeterince yansıtamadığı ve kapasite kullanım oranında gerilemeler yaşarken stoklarında ciddi artışlar olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, örneklemdeki firmalardan gerçekleştirilen Güney Kore menşeli ithalatın, Dio firması hariç tutulduğunda, soruşturma konusu üründe yerli üretim dalının fiyatlarını %0-5 aralığında kırdığı/baskıladığı tespit edilmiştir.

 

5. DAMPİNGLİ İTHALAT İLE ZARAR ARASINDAKİ NEDENSELLİK BAĞI

 

5.1 Dampingli İthalatın Zarar Üzerindeki Etkisi

 

(1) Başvuru, dampingin varlığı, zararın varlığı ve zararın dampingli ithalattan kaynaklanıp kaynaklanmadığı yönüyle incelenmiştir. Buna göre, Güney Kore menşeli ithalatın;

 

·         İhracatçı firma bazında CIF ihraç fiyatının %34,4’ü ile %10,8’i arasında değişen oranlarda dampingli olarak gerçekleştirildiği,

 

·         Türkiye toplam ithalatı içindeki payının 2018-2020 döneminde %28,8’den %41,1’e yükseldiği,

 

·         2018-2020 yılları arasında Türkiye’deki pazar payının %24,2’den %35,3’e yükseldiği,

 

·         Yerli üretim dalının iç piyasa satış fiyatlarını kırdığı ve baskıladığı; ve yerli üretim dalı pazar payında gerilemeye sebep olduğu,

 

 

anlaşılmıştır.

(2) Diğer taraftan,

 

·         Toplam tüketimde yaşanan artışa kıyasla yerli üretim dalı yurtiçi satışlarındaki artışın yerli üretim dalının ciddi kapasite yatırımlarına rağmen sınırlı kaldığı ve yerli üretim dalının pazar payında Güney Kore menşeli ithalat lehine ciddi kayıplar oluştuğu,

 

·         Yerli üretim dalının üretim miktarını, yeni yatırımları sonrası için öngördüğü seviyeye çıkaramaması dolayısıyla kapasite kullanım ve yatırımların geri dönüş oranları ile işçi verimliliğinde ciddi düşüşler ve stok seviyelerinde yüksek artışlar meydana geldiği   

 

görülmüştür.

 

(3) Yerli üretim dalında görülen maddi zarar ile soruşturma konusu ülkeden gerçekleştirilen ithalatın pazar payındaki artışın eş zamanlı olduğu dikkate alındığında, yerli üretim dalındaki maddi zararın birincil olarak Güney Kore menşeli dampingli ithalattan kaynaklandığı değerlendirilmektedir.

 

5.2 Zarara Sebep Olabilecek Diğer Unsurlar

 

(1) Yönetmeliğin 17 nci maddesi çerçevesinde, yerli üretim dalı üzerinde meydana gelen maddi zarar ile dampinge konu ithalat arasındaki nedensellik bağının incelenmesi esnasında zarara etki edebilecek bilinen diğer unsurlar incelenmiştir.

 

(2) Diğer ülkelerden yapılan ithalatın pazar payı 2018-2020 döneminde %59’dan %51’e gerilemiştir. Diğer ülkelerden ithalata ilişkin ortalama birim fiyat ise anılan dönemde 34,2 ABD doları/adetten 21,9 ABD doları/adede gerilemiştir. Aynı dönemde soruşturma konusu ülke menşeli ithalatın ortalama birim fiyatı ise 14,7 ABD doları/adetten 13,9 ABD doları/adede gerilemiş ve diğer ülkelerden gerçekleştirilen ithalatın ortalama birim fiyatının altında oluşmuştur.

 

(3) 2018-2020 döneminde yurtiçi tüketim %32 oranında artış göstermiş, buna karşılık soruşturma konusu ülkeden gerçekleşen ithalat %93 oranında artış göstermiştir.

 

(4) Bunun dışında, anılan dönemde tüketim kalıplarındaki değişim, yabancı ve yerli üreticilerin ticareti kısıtlayıcı uygulamaları, aralarındaki rekabet ve teknolojideki gelişmeler bakımından önceki yıllara göre olumsuz bir değişiklik olmadığı tespit edilmiştir.

 

(5) Sonuç olarak, illiyet bağı değerlendirmesi kapsamında incelenen söz konusu hususların, dampinge konu ithalat ile yerli üretim dalı üzerinde oluşan maddi zarar arasındaki illiyet bağını zayıflatacak veya tümüyle ortadan kaldıracak nitelik ve güçte olmadığı değerlendirilmiştir.

 

6. SONUÇ

 

(1) Soruşturma sonucunda Güney Kore menşeli ithalatın dampingli olduğu ve YÜD’de zarara neden olduğu tespit edilmiştir.

 

(2) Bu çerçevede, soruşturma neticesinde ulaşılan tespitleri değerlendiren Kurul’un kararı ile kamu yararı ilkesi çerçevesinde Kanunun 13 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca daha az oranlı önlem uygulanması temelinde aşağıdaki tabloda GTİP’i, eşya tanımı ve menşe ülkesi belirtilen eşyanın Türkiye’ye ithalatında aşağıdaki tabloda gösterilen oranlarda dampinge karşı kesin önlemlerin uygulanmasına karar verilmiştir.

 

GTİP

Eşyanın Tanımı

Menşe Ülke

Firma Unvanı

Dampinge Karşı Önlem

(CIF Bedelin %’si)

9021.29.00.00.00

Diğerleri (Protez Dişlerin Bağlantı Parçaları)

Güney Kore

ACH Medical Co. Ltd.

%15

Biotem Co. Ltd.

%15

Cowellmedi Co. Ltd.

%15

Dentis Co. Ltd.

%15

Dentium Co. Ltd.

%15

Dio Corporation

%10

KJ Meditech Co. Ltd.

%15

Megagen Implant Co. Ltd.

%15

Neobiotech Co. Ltd.

%15

Osstem Implant Co. Ltd.

%15

Diğerleri

%25