|
|
GELİR VERGİSİ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN Kanun
No. 7420 Kabul
Tarihi: 3/11/2022 MADDE 1- 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı
Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (9) numaralı
bendinde yer alan “25 kW” ibareleri “50 kW” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 2- 193 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin
birinci fıkrasının (8) numaralı bendinin parantez içi hükmü aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve fıkraya aşağıdaki bent eklenmiştir. “işverenlerce, işyerinde veya
müştemilatında yemek verilmeyen durumlarda çalışılan günlere ait bir günlük
yemek bedelinin 51 Türk lirasını aşmayan kısmı istisna kapsamındadır.
Ödemenin bu tutarı aşması halinde aşan kısım ile bu amaçla sağlanan diğer
menfaatler ücret olarak vergilendirilir.” “19. Yurt dışında
yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerde çalışan hizmet
erbabına, fiilen yurt dışındaki çalışmaları karşılığı işverenin yurt dışı
kazançlarından karşılanarak yapılan ücret ödemeleri.” MADDE 3- 193 sayılı Kanunun geçici 82 nci
maddesinde yer alan “31/12/2017” ibareleri “31/12/2027” şeklinde, “9/12/1994
tarihli ve 4059 sayılı Hazine Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanunun ek 5 inci” ibaresi “1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 253 üncü” şeklinde, “4059 sayılı Kanunun ek 5
inci” ibaresi “1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 253 üncü” şeklinde,
“1.000.000 TL’yi” ibaresi “2.500.000 TL’yi” şeklinde, “Hazine Müsteşarlığına”
ibaresi “Hazine ve Maliye Bakanlığına” şeklinde, “Hazine Müsteşarlığınca”
ibareleri “Hazine ve Maliye Bakanlığınca” şeklinde, “Maliye Bakanlığı ve
Hazine Müsteşarlığı müştereken” ibaresi “Hazine ve Maliye Bakanlığı” şeklinde
değiştirilmiş ve “Bilim,” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır. MADDE 4- 5/1/1961 tarihli ve 237 sayılı
Taşıt Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “azami
satınalma bedelleri,” ibaresi “azami satınalma bedelleri ile cinsi ve azami
satınalma bedeli yıl içerisinde belirlenecek taşıtlara ilişkin esaslar”
şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 5- 16/8/1961 tarihli ve 351 sayılı Yüksek
Öğrenim Kredi ve Yurt Hizmetleri Kanununun 16 ncı maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir. “MADDE 16-
Öğrenim kredisi alan öğrencilerin borcu, öğrenim kredisi olarak verilen
miktar kadardır. Öğretim
kurumundan mezun olan veya sağlık sebepleri dışında kendi isteği ile öğretim
kurumunu bırakan ya da herhangi bir sebeple öğretim kurumundan çıkarılan
öğrenciler, öğretim kurumu ile ilişiğinin kesildiği tarihten iki yıl sonra
başlamak üzere kredi aldığı kadar sürede ve aylık dönemler halinde borcunu
ödemek zorundadır. Borçlu borcunu
erteleme talebinde bulunduğunda, borçlunun çalışmadığının Sosyal Güvenlik
Kurumundan teyit edilmesi halinde, ilk yıl herhangi bir ilave olmadan,
sonraki yıllarda ise her yıl için verilen miktara yüzde on ilave edilerek
kredi borcu hesaplanır. Ancak ilgili yılda Türkiye İstatistik Kurumu
tarafından açıklanan Tüketici Fiyat Endeksinin (TÜFE) yüzde ondan az olması
halinde bu oran uygulanır. Erteleme işlemi en fazla üç defa yapılabilir. Ödemenin askerlik
dönemine rastlaması halinde borçlunun talebi üzerine herhangi bir ilave
yapılmaksızın askerlik döneminin sonuna kadar kredi borcu ertelenir. Öğrencinin tabi
olacağı yükümlülükler Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından hazırlanan
taahhütnamede belirtilir. Düzenlenen taahhütnamelerde krediyi alacak
öğrencinin, öğrencinin reşit olmaması halinde ise öğrenci ile birlikte veli
veya vasisinin borçlu sıfatıyla imzası yeterlidir. Ancak yurtdışında öğrenim
gören öğrencilerden Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından belirlenen şekilde
kefil istenir. Maddi veya hukuki
nedenlerle takibinde yarar bulunmayan ve yılları bütçe kanunlarında
gösterilen miktarları aşmayan kredi borçları terkin edilir. Katkı kredisi
borcu ödemelerinde de yukarıdaki esaslar uygulanır. Öğrencilere kredi
verilmesi ve kredinin kesilmesi ile ilgili diğer usul ve esaslar Gençlik ve
Spor Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenir.” MADDE 6- 351 sayılı Kanunun 17 nci maddesi
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “MADDE 17-
Süresinde ödenmeyen taksitlere vadesinden itibaren 21/7/1953 tarihli ve 6183
sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine
göre gecikme zammı hesaplanır. Taksitlerin, son taksitin vade tarihine kadar
ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, ödenmeyen taksit tutarları 6183 sayılı
Kanuna göre takip edilmek üzere ilgili vergi dairesine bildirilir. Taksitler
için zamanaşımı süresinin belirlenmesinde son taksitin vade tarihi esas
alınır. Vergi dairelerince bu alacaklarla ilgili olarak yapılan tahsilatlar,
takip eden ayın sonuna kadar Gençlik ve Spor Bakanlığına aktarılır. Öğrenimi
sırasında veya öğrenimden sonra ölenlerin veya yüzde doksan ve üzeri engel
sahibi oldukları tam teşekküllü bir hastanenin sağlık kurulu tarafından
tespit edilenlerin kalan borçları terkin edilir.” MADDE 7- 351 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 7-
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla kredi almakta olan veya kredi
borcunun ödeme zamanı henüz başlamamış kişilere öğrenim ve katkı kredisi
olarak verilen tutarlara endeks hesaplanmaz, kredi geri ödemesi devam eden
veya borçları vergi dairesine takip için bildirilmiş olan kişilere öğrenim ve
katkı kredisi olarak verilen tutarlara ilave edilmiş endeks tutarları terkin
edilir. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce tahsil edilmiş olan
tutarlar iade edilmez ve vergi dairesine takip için bildirildiği halde henüz
tahsil edilmemiş olan kredi taksitleri içerisindeki endeks tutarları terkin
edildikten sonra bakiye taksitler vadesinde ödenmediği takdirde takip
edilmeye devam olunur.” MADDE 8- 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını
Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması
Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 5-
Gerçeğe uygun olmayan sağlık kurulu raporu kullanımı nedeniyle yapılan
ödemeler hariç olmak üzere, bu Kanun kapsamındaki kişilere bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarihe kadar yersiz ödenen ve geri alınması gereken
aylıklar ile bunlardan doğan ceza ve faizler terkin edilir. İlgililer
hakkında herhangi bir adli, idari ve icrai takibat yapılmaz. Yersiz ödemeler
kapsamında maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce idare tarafından yapılan
tahsilatlar, ilgililerine iade edilmez.” MADDE 9- 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı
Yükseköğretim Kanununun ek 29 uncu maddesinin birinci ve üçüncü cümleleri
aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddeye birinci cümlesinden sonra
gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Üniversitelerin
tıp fakültelerinin beşinci yılını tamamlayıp altıncı yılına geçen öğrencileri
ile diş hekimliği fakültelerinin dördüncü yılını tamamlayıp beşinci yılına
geçen öğrencilerine intörn eğitimi döneminde öğretim üyesi rehberliğinde
yaptıkları uygulama çalışmaları karşılığında ilgili kurumların bütçesinden
oniki ayı geçmemek üzere; Devlet üniversitelerinde ödemenin yapıldığı
tarihteki net asgari ücret tutarında, vakıf üniversitelerinde ise 4.702
gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda
aylık ücret ödenir.” “Bu ödemelerden herhangi bir
vergi kesilmez ve ödemelere ilişkin usul ve esaslar, Hazine ve Maliye
Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulunca müştereken
belirlenir.” “Vakıf üniversitelerinde bu
tutarın üzerinde ödeme yapmaya ve yapılacak ödemenin tutarını belirlemeye
mütevelli heyeti yetkilidir.” MADDE 10- 12/3/1982 tarihli ve 2634 sayılı
Turizmi Teşvik Kanununun 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasının birinci
cümlesinde yer alan “Bakanlıkça ödenmez.” ibaresi “ve ücretsiz girişli
günübirlik tesisin bütünleyici unsuru olan denizle bağlantısını sağlayan kıyı
kullanımlarında Devlet İhale Kanununun 75 inci maddesinden doğan bedeller
ödenmez.” şeklinde değiştirilmiş ve fıkraya aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Bakanlık tarafından yapılan
ücretsiz girişli günübirlik tesisler, münhasıran Bakanlık Döner Sermaye
İşletmesi Merkez Müdürlüğü veya iştiraki şirketler tarafından işletilebilir,
üçüncü kişilere devredilemez ve işlettirilemez.” MADDE
11- 2634 sayılı
Kanunun geçici 13 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “orman köylüleri
kalkındırma geliri” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve ücretsiz girişli
günübirlik tesisin bütünleyici unsuru olan denizle bağlantısını sağlayan kıyı
kullanımlarında Devlet İhale Kanununun 75 inci maddesinden doğan bedeller”
ibaresi eklenmiştir. MADDE
12- 2634 sayılı
Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 17-
Bu Kanunun geçici 12 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamındaki başvurular
için 28/7/2023 tarihine kadar ek süre verilmiştir.” MADDE
13- 24/5/1983
tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununa aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 19-
Gerçeğe uygun olmayan belge ve sağlık kurulu raporu kullanımı nedeniyle
yapılan ödemeler hariç olmak üzere, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe
kadar bu Kanunun ek 7 nci maddesi kapsamında fazla ve yersiz ödenen ve geri
alınması gereken evde bakım yardımı ödemeleri ile bunlardan doğan faizler
terkin olunur. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bu kapsamda tahsil
edilmiş olan tutarlar bakımından ilgili kişiler lehine hiçbir şekilde alacak
hakkı doğmaz ve yapılmış olan tahsilatlar iade edilmez. Açılmış olan
davalarda yargılama gideri ile vekâlet ücretine hükmolunmaz, hükmolunanlar
tahsil edilmez.” MADDE
14- 25/8/1999
tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 32-
Yeni Koronavirüs (Covid-19) sebebiyle işverenlerin yaptıkları zorlayıcı sebep
gerekçeli kısa çalışma başvurularının alınması, değerlendirilmesi ve
ödenmesine ilişkin işlemler ile nakdi ücret desteği işlemleri hakkında
Bakanlık ve Kurum personeline herhangi bir sorumluluk yüklenemez. Bu kapsamda
Yeni Koronavirüs (Covid-19) sebebiyle ödenen kısa çalışma ödeneği ile nakdi
ücret desteği ödemelerinde hatalı işlemlerden kaynaklanan fazla ve yersiz
ödemeler ile nakdi ücret desteğinden yararlanan işçinin başvuruda bulunduğu
işveren tarafından fiilen çalıştırıldığının tespiti hâlinde işverene
uygulanan idari para cezalarından bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla
tahsil edilmemiş olanlar terkin edilir. Tahsil edilenler iade veya mahsup
edilemez. Bu alacaklarla ilgili başlatılmış takip ve tahsil işlemlerine devam
edilmez, yargı mercilerine intikal etmiş olan dosyalarda Kurum ve Bakanlık
aleyhine yargılama giderine hükmedilmez. Kısa çalışma uygulanan dönemde 4857
sayılı Kanunun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde
yer alan sebepler hariç olmak kaydıyla işveren tarafından işçi çıkarılmasına
istinaden oluşan fazla ve yersiz ödemeler ile ceza soruşturmasına veya
kovuşturmasına konu olmuş kısa çalışma ödeneği ile nakdi ücret desteği
ödemeleri bu madde kapsamı dışındadır. Ceza soruşturması veya kovuşturması
sonucu kovuşturmaya yer olmadığına dair karar veya beraat kararı verilenler
hakkında bu madde uyarınca terkin hükümleri uygulanır.” MADDE
15- 27/10/1999
tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 241 inci
maddesinin altıncı fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir. “e) Geçici ithalat rejimi
kapsamında kişisel kullanıma mahsus yabancı plakalı taşıtları Türkiye Gümrük
Bölgesine getiren hak sahipleri tarafından gümrük idaresine bilgi verilmeden
taşıtsız yurt dışına çıkılması.” MADDE 16- 4458 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 11- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçici ithalat rejimi
kapsamında kişisel kullanıma mahsus yabancı plakalı taşıtların Türkiye Gümrük
Bölgesine getirilerek gümrük idaresine bilgi verilmeden taşıtsız yurt dışına
çıkılması durumunda da, 241 inci maddenin altıncı fıkrasının (e) bendi hükmü
uygulanır. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan tahsilatlar
hakkında bu madde hükmü uygulanmaz.” MADDE
17- 19/10/2005
tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 10 uncu maddesinin birinci
fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Kurul, bir banka ya da banka
grubu için, 4 üncü maddede sayılan faaliyet konuları bazında sınırlama veya
kısıtlamalar getirmek suretiyle faaliyet izni vermeye yetkilidir.” MADDE 18- 5411 sayılı Kanunun 35 inci
maddesinin birinci fıkrasının dördüncü cümlesinde yer alan “destek hizmetinin
niteliğine göre” ibaresi “alınacak hizmetin niteliğine göre bu hizmeti
sunacak destek hizmeti kuruluşları ile diğer hizmet sağlayıcılarının bu
hizmetleri sunarken uymaları gereken usul ve esasları belirlemeye, bunları
yetkilendirmeye veya” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE
19- 5411 sayılı
Kanunun 146 ncı maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir. “t) 4 üncü
maddesinin son fıkrasındaki kısıtlamalara uyulmaması ya da 10 uncu maddesinin
birinci fıkrası uyarınca Kurul tarafından getirilen faaliyet sınırlamaları
veya kısıtlamalarına uyulmaması halinde, bir milyon Türk lirasından az
olmamak ve menfaat sağlanmış olması halinde sağlanan menfaatin iki katından
az olmamak üzere, söz konusu kısıtlama ve sınırlamalara aykırılık teşkil eden
tutarın yüzde yüzüne kadar,” MADDE
20- 16/5/2006
tarihli ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumuna İlişkin Bazı Düzenlemeler
Hakkında Kanunun 35 inci maddesine altıncı fıkrasından sonra gelmek üzere
aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Kurum taşınmazlarının
elektronik ortamda satışı da dahil olmak üzere her türlü satışı ve diğer iş
ve işlemlerin yürütülmesine ilişkin usûl ve esaslar, Kurumca çıkarılan
yönetmelik ile belirlenir.” MADDE 21- 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 89-
2022 yılında götürü bedel üzerinden hizmet alım sözleşmesi yapılmış kamu
üniversite sağlık hizmeti sunucularının Kuruma 31/12/2022 tarihine kadar bu
sözleşme kapsamında verdikleri tedavi hizmetlerine ilişkin toplam tahakkuk
tutarının götürü bedel sözleşme tutarından düşük olması durumunda, aradaki
fark terkin edilir. Terkin edilen tutar, Bakanlık bütçesine bu amaçla tahsis
edilecek ödenekten karşılanır. Bu maddeye
ilişkin usul ve esaslar Hazine ve Maliye Bakanlığının görüşü alınarak Kurumca
belirlenir.” MADDE
22- 13/6/2006
tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa 32/A maddesinden sonra
gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir. “Sermaye
azaltımında vergileme MADDE 32/B- (1)
Kurumlar tarafından sermayeye eklenen öz sermaye kalemlerinin, sermayeye
eklendiği tarihten itibaren beş tam yıl geçtikten sonra herhangi bir şekilde
sermaye azaltımına konu edilmesi durumunda, nakdî veya ayni sermaye ile
sermayeye eklenen diğer unsurların toplam sermayeye oranlanması suretiyle
azaltıma konu edilen tutar içerisindeki sermaye unsurları tespit olunur. Söz
konusu oranın tespitinde; a) Sermayeye
ilave dışında başka bir hesaba nakledilmesi, işletmeden çekilmesi veya
sermaye hesabından başka hesaplara aktarımı kurumlar vergisine ve kâr
dağıtımına veya ana merkeze aktarılan tutara bağlı vergi kesintisine tabi
tutulacak öz sermaye kalemlerinin, b) Sadece kâr
dağıtımına veya ana merkeze aktarılan tutara bağlı vergi kesintisine tabi tutulacak
öz sermaye kalemlerinin, c) Başka bir
hesaba nakledilmesi veya işletmeden çekilmesi halinde vergilendirilmeyecek
olan ayni ve nakdî sermayenin toplam sermaye
içindeki payları dikkate alınır. (2) Kurumların öz
sermaye kalemlerini sermayeye ekledikleri tarihten itibaren beş tam yıllık
süre tamamlanmadan sermaye azaltımı yapmaları durumunda, azaltımın sırasıyla
birinci fıkranın (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sermaye unsurlarından
yapıldığı kabul edilir. (3) Sermaye
azaltımında, öncelikli olarak sermayeye ilave edilen öz sermaye
kalemlerinden, sermayeye eklenme tarihi beş tam yıllık süreyi geçmemiş
olanların işletmeden çekildiği kabul edilir. (4) Bu maddenin
birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları kapsamında sermaye azaltımı suretiyle
tespit olunan sermaye unsurlarından; birinci fıkranın (a) bendi kapsamında
olanlar kurumlar vergisine ve vergi kesintisine, (b) bendi kapsamında olanlar
sadece vergi kesintisine tabi tutulur. Kurumlar vergisine ve vergi
kesintisine tabi sermaye unsurlarında, kesinti matrahı hesaplanan kurumlar
vergisi düşüldükten sonra kalan tutar olup, bu tutar üzerinden Kanunun 15
inci ve 30 uncu maddeleri ile 193 sayılı Kanunun 94 üncü maddesi hükmü
kapsamında kesinti yapılır. (5) Geçmiş yıl
zararlarının mahsubu suretiyle sermaye azaltılması durumunda, bu şekilde
azaltıma konu edilen sermaye unsurları birinci, ikinci ve üçüncü fıkra
hükümlerine göre tespit edilir ancak bu tutarlar üzerinden dördüncü fıkra
kapsamında vergi kesintisi yapılmaz. (6) Hazine ve
Maliye Bakanlığı bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları
belirlemeye yetkilidir.” MADDE
23- 5520 sayılı
Kanunun geçici 14 üncü maddesinin; ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci
fıkralarında yer alan “2022 yılı sonuna” ibareleri “31/12/2023 tarihine”
şeklinde, dördüncü fıkrasının son cümlesi aşağıdaki şekilde, yedinci
fıkrasında yer alan “ve üçüncü” ibaresi “, üçüncü ve dördüncü” şeklinde
değiştirilmiştir. “Cumhurbaşkanı bu istisnayı
31/12/2023 tarihine kadar her bir geçici vergi veya yıllık hesap dönemleri
sonu itibarıyla kurumların bilançolarında yer alan yabancı paralar için ayrı
ayrı veya birlikte uygulatmaya yetkilidir.” MADDE 24- 21/3/2007 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun
11 inci maddesinin sekizinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan
“defterdarlığa” ibaresi “yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığına” ve
ikinci cümlesinde yer alan “defterdarlık” ibaresi “yatırım izleme ve
koordinasyon başkanlığı” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 25- 5607 sayılı Kanunun 16/A maddesinin
birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “defterdarlıklar” ibareleri “yatırım
izleme ve koordinasyon başkanlıkları” şeklinde, birinci fıkrasının son
cümlesi ve üçüncü fıkrasının üçüncü cümlesinde yer alan “genel bütçeye”
ibareleri “ilgili il özel idaresinin veya yatırım izleme ve koordinasyon
başkanlığının bütçesine” şeklinde ve üçüncü fıkrasında yer alan
“defterdarlık” ibaresi “yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığı” şeklinde
değiştirilmiş, beşinci fıkrasında yer alan “Gümrük ve” ve “Maliye Bakanlığı,”
ibareleri madde metninden çıkarılmış, altıncı fıkrasında yer alan “Gümrük ve
Ticaret Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı” ibaresi “Ticaret
Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 26- 5607 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 15- Bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarihte defterdarlıkların veya
çevre, şehircilik ve iklim değişikliği il müdürlüklerinin mülkiyetinde
bulunan ve kaçak akaryakıtın tasfiyesi için kullanılan her türlü tesis, depo,
araç ve gereç ile diğer tüm teknik teçhizat hiçbir işleme gerek kalmaksızın
en geç üç ay içerisinde bulunduğu yerdeki yatırım izleme ve koordinasyon
başkanlığına devredilir. Söz konusu devirler gerçekleşene kadar akaryakıt
tasfiyesi için gerekli işlemler ilgili defterdarlık veya çevre, şehircilik ve
iklim değişikliği il müdürlüklerince yürütülmeye devam edilir.” MADDE
27- 22/1/2009
tarihli ve 5834 sayılı Karşılıksız Çek ve Protestolu Senetler ile Kredi ve
Kredi Kartları Borçlarına İlişkin Kayıtların Dikkate Alınmaması Hakkında
Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 4-
(1) Anapara ve/veya taksit ödeme tarihi 1/10/2022 tarihinden önce olup da;
kullandığı nakdî ve gayrî nakdî kredilerinin anapara, faiz ve/veya ferilerine
ilişkin ödemelerini aksatan gerçek ve tüzel kişilerin, ticari faaliyette
bulunan ve bulunmayan gerçek kişilerin ve kredi müşterilerinin karşılıksız
çıkan çek, protesto edilmiş senet, kredi kartı ve diğer kredi borçlarına
ilişkin 5411 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi hükmü uyarınca kurulan Türkiye
Bankalar Birliği Risk Merkezi nezdinde tutulan kayıtları, söz konusu
borçların ödenmesi geciken kısmının 1/7/2023 tarihine kadar tamamının
ödenmesi veya yeniden yapılandırılması halinde, bu kişilerle yapılan finansal
işlemlerde kredi kuruluşları ve finansal kuruluşlar tarafından dikkate
alınmaz. (2) Kredi
kuruluşları ve finansal kuruluşların birinci fıkra hükmü uyarınca mevcut
kredileri yeniden yapılandırması veya yeni kredi kullandırması, bu
kuruluşlara hukuki ve cezai sorumluluk doğurmaz.” MADDE
28- 11/6/2010
tarihli ve 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem
Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 3-
(1) Bu Kanunun 27 nci maddesine göre il özel idarelerinin sorumluluğunda bulunan
içme sularının Sağlık Bakanlığınca yapılan veya yaptırılan her türlü tetkik
ve tahlil bedellerinden il özel idarelerince 30/9/2022 tarihine kadar
ödenmemiş olan alacak tutarları ferîleriyle birlikte terkin edilir. (2) Bu
alacakların tahsili için açılmış davalarda karar verilmesine yer olmadığına,
icra takiplerinin ise iptaline karar verilir. (3) Karar
verilmesine yer olmadığına veya takibin iptaline karar verilen hâllerde
yapılan masraflar taraflar üzerinde bırakılır ve vekâlet ücretine
hükmolunmaz.” MADDE
29- 30/3/2011
tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri
Hakkında Kanunun 11 inci maddesinin ikinci fıkrasından sonra gelmek üzere
aşağıdaki fıkralar eklenmiş ve diğer fıkralar buna göre teselsül
ettirilmiştir. “(3) Zorunlu
emeklilik yaşından önce görev süresi dolan Başkan veya üyelerden; a) Yargıtay,
Danıştay ve Sayıştay Başkan ve üyeleri arasından seçilenler herhangi bir
işleme gerek olmaksızın ve boş kadro şartı aranmaksızın, kalan görev
sürelerini tamamlamak üzere geldikleri üyelik görevine geri dönerler, boşalan
ilk üye kadrosu kendilerine tahsis olunur. b) Yükseköğretim
kurumlarından seçilenler, talepleri üzerine Yükseköğretim Kurulu tarafından
4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 60 ıncı maddesinin
(a) fıkrasında yer alan usul ve esaslara göre ayrıldıkları yükseköğretim
kurumuna veya uzmanlık alanlarına göre talep ettikleri üç yükseköğretim
kurumundan birine atanırlar. c) Üst kademe
yöneticileri, serbest avukatlar, birinci sınıf hâkim ve savcılar ile
raportörler arasından seçilenler ve bu fıkranın (b) bendi kapsamında olup
öğretim üyeliği kadrosuna atanmak istemediğini görev süresi bitmeden bir ay
içinde bildirenler, Sayıştay üyeliği kadrosuna atanırlar. Atama işleminin
gerçekleşmesi ile birlikte başka bir işleme gerek kalmaksızın söz konusu
kadro kendiliğinden ihdas edilmiş ve Sayıştay Başkanlığının ilgili kadro
cetveline eklenmiş sayılır. Bu şekilde ihdas edilmiş sayılan kadrolar
herhangi bir şekilde boşalmalarını müteakiben başka bir işleme gerek
kalmaksızın iptal edilmiş ve ilgili cetvelden çıkarılmış sayılır. Bu fıkra
kapsamında ihdas edilmiş sayılan kadrolar 3/12/2010 tarihli ve 6085 sayılı
Sayıştay Kanununun 15 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan oranların
hesabında dikkate alınmaz. (4) Görevi sona
eren üyelerin yeni görevlerine atamaları gerçekleşinceye kadar, özlük hakları
Mahkeme tarafından karşılanmaya devam olunur. (5) Mahkeme
üyelerinin Mahkemede geçirdikleri süreler, yeni görevlerinde tâbi oldukları
kanun hükümlerine göre hizmetlerinde değerlendirilir. (6) Bu madde
Anayasanın geçici 18 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca yaş haddine
kadar görevlerine devam etmeleri öngörülen üyelerden yaş haddini doldurmadan
kendi isteğiyle üyelikten çekilenler hakkında da uygulanır.” MADDE
30- 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman
ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanununun 39 uncu maddesinin
ikinci fıkrasına “yazılı şekilde” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya
uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak” ibaresi
eklenmiştir. MADDE 31- 6361 sayılı Kanunun 50 nci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent ve fıkraya
aşağıdaki cümleler eklenmiştir. “g) Kanunun 5
inci maddesinin birinci fıkrasında aranan şartların ya da şirket ortaklarınca
kurucularda aranan şartların kaybedilmesi,” “Bu fıkranın (g) bendinde
belirtilen hallerin, tasarruf finansman şirketleri için gerçekleşmesi
durumunda Kurul, 50/A maddesinin birinci fıkrası kapsamında söz konusu
tasarruf finansman şirketlerinin faaliyet izinlerini kaldırmaya ve
tasfiyesine karar vermeye yetkilidir. Hakkında tasfiye kararı verilen
tasarruf finansman şirketleriyle ilgili olarak aynı maddenin ikinci, üçüncü
ve dördüncü fıkraları uygulanır.” MADDE
32- 9/5/2013
tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununun 15 inci maddesinin birinci
fıkrasının (a) bendi ile ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “a) Hizmet
sağlayıcılarınca kurumlar vergisi beyannameleri ekinde yer alan gelir
tablosunun net satışlar kısmında belirtilen tutardan şirketin posta
hizmetlerinden elde ettiği net satış hasılatına isabet eden miktarın yüzde
2’si kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayı takip eden ayın sonuna
kadar,” “(2) Hizmet
sağlayıcıları tarafından birinci fıkranın (a) bendinde belirtilen katkı
payının tahakkukuna esas bildirimlerin süresinde yapılmaması veya eksik ya da
yanlış yapılması veyahut anılan bentte belirtilen süre içinde katkı payının
ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde Bakanlık tarafından hizmet
sağlayıcısına yapılacak tebliğ ile bildirimin ve/veya ödemenin, yazının
tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yapılması istenir. Bu şekilde
verilen ek süre içinde; a) Katkı payının
tahakkukuna esas bildirimin eksiksiz ve doğru yapılmaması, katkı payının
ödenmemesi veya eksik ödenmesi hallerinde Bakanlığın bildirimi üzerine Kurum
tarafından hizmet sağlayıcısının yetkilendirmesi iptal edilir. Evrensel posta
hizmet yükümlüsü olan hizmet sağlayıcısı hakkında bu bent hükmü uygulanmaz. b) Katkı payının
ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde ödenmeyen alacağın birinci fıkranın
(a) bendine göre oluşan vade tarihinden itibaren gecikme zammı ile birlikte
6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip ve tahsili için ilgili vergi
dairesine bildirimde bulunulur. Bildirimde alacağın vade tarihine ve katkı
payı tutarına yer verilir. Vergi dairelerince 6183 sayılı Kanun hükümlerine
göre takip ve tahsili yapılan katkı payları ertesi ayın sonuna kadar
Bakanlığın merkez muhasebe birimi hesabına aktarılır.” MADDE
33- 6475 sayılı
Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “2022 yılı
dördüncü dönem evrensel posta hizmeti gelirlerinin bildirim ve ödeme zamanı GEÇİCİ MADDE 12-
(1) Hizmet sağlayıcılarınca, 2022 yılı Ekim-Kasım-Aralık dönemi posta
hizmetlerinden elde edilen net satış hasılatına isabet eden miktarın yüzde
2’si 2023 yılının Mart ayı sonuna kadar Bakanlığa bildirilir ve aynı süre
içerisinde Bakanlığın merkez muhasebe birimi hesabına aktarılır.” MADDE
34- 14/1/2015
tarihli ve 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 18
inci maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendi aşağıdaki şekilde, (h) bendinde
yer alan “Bu Kanun çerçevesinde Bakanlıkça alınan tedbirlere ve yapılan
ikincil düzenlemelere uymayanlara ve denetime” ibaresi “Denetime” şeklinde,
“iki bin Türk lirası” ibaresi “elli bin Türk lirasından iki yüz elli bin Türk
lirasına kadar” şeklinde değiştirilmiş ve maddeye beşinci fıkrasından sonra
gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, diğer fıkra buna göre teselsül
ettirilmiştir. “ğ) 16 ncı
maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine istinaden belirlenen mesleki
davranış kurallarına ve yapılan düzenlemelere aykırı hareket edenler ile bu
maddede ayrı bir idari para cezası öngörülmemiş olması durumunda, aynı
fıkranın (ç) bendine göre Bakanlıkça alınan tedbirlere ve yapılan ikincil
düzenlemelere uymayanlara her bir aykırılık için on bin Türk lirasından üç
yüz bin Türk lirasına kadar,” “(6) Bu maddede
alt ve üst sınırları belirtilen idari para cezalarının uygulanmasında
Bakanlıkça ceza tutarı belirlenirken, işlenen kabahatin haksızlık içeriği,
tekrarı ve sayısı, kabahat dolayısıyla elde edilen menfaatin ve neden olunan
zararın büyüklüğü ile failin kusuru ve ekonomik durumu gibi hususlar dikkate
alınır.” MADDE
35- 6585 sayılı
Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2-
(1) 2023 takvim yılı bakımından bu maddeyi ihdas eden Kanunla değişik 18 inci
maddenin birinci fıkrasının (ğ) ve (h) bentleri uyarınca kesilecek idari para
cezaları hakkında 30/3/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17
nci maddesinin yedinci fıkrası hükümleri uygulanmaz.” MADDE
36- 11/7/2019
tarihli ve 7183 sayılı Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Hakkında
Kanunun 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde, dördüncü
fıkrasında yer alan “Bakan tarafından” ibaresi “Bakan Yardımcısı tarafından”
şeklinde değiştirilmiştir. “(3) Ajansın
karar organı Yönetim Kuruludur. Yönetim Kurulu; Tanıtma Genel Müdürlüğünden
sorumlu Bakan Yardımcısının başkanlığında, Tanıtma Genel Müdürü, Türk Hava
Yolları Yönetim Kurulu Başkanı, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel
Müdürlüğü tarafından işletilenler hariç olmak üzere havalimanı ve terminal
işletmelerini temsilen en yüksek cirosu olan ilk iki işletme arasından her üç
yılda bir sırayla görevlendirecekleri bir kişi, Bakanlıktan turizm işletmesi
belgeli bileşik tesisler ile konaklama tesislerinin bulundukları coğrafi
bölge bazında temsilini sağlamak üzere Marmara ve Akdeniz Bölgelerinden üçer
üye, Ege Bölgesinden iki üye, Karadeniz, İç Anadolu, Doğu Anadolu ve
Güneydoğu Anadolu Bölgelerinden birer üye olacak şekilde her belge bir oy
yerine geçmek suretiyle kendi aralarında yapılacak seçim sonucunda üç yıl
süreyle Yönetim Kurulunda görevlendirecekleri on iki kişi, seyahat acentası
işletme belgesi sahiplerinin ilgili mevzuatı uyarınca kendi aralarında
yapacakları seçimle belirlenecek bir kişi ve Bakanlıktan turizm işletme
belgeli yeme-içme ve eğlence tesisleri ile deniz turizmi tesislerinin
temsilini sağlamak üzere ülke çapında yapılacak seçimle üç yıl süreyle
belirlenecek bir kişi olmak üzere toplam on sekiz üyeden oluşur. Bakanlıktan
turizm işletmesi belgeli tesislerin temsilcilerinin seçimlerine ilişkin
işlemler Ajans tarafından yürütülür.” MADDE
37- 7183 sayılı
Kanunun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a), (b), (c), (ç) ve (d) bentleri
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “a) Bileşik
tesisler ile konaklama tesislerinden binde beş, b) Bakanlıktan
belgeli yeme-içme ve eğlence tesislerinden binde beş, c) Deniz turizmi
tesislerinden binde beş, ç) Seyahat
acentalarından (münferit uçak bileti satışları hariç) on binde beş, d) Havayolu
işletmelerinden (ticari yolcu taşımacılığı faaliyetlerinden) on binde beş,” MADDE
38- 7183 sayılı
Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “Deniz turizmi
araçlarından turizm payının tahsili GEÇİCİ MADDE 2-
(1) Bu Kanunun 6 ncı maddesinde belirtilen turizm payı, Bakanlıktan belgeli
deniz turizmi araçlarından 31/12/2022 tarihine kadar alınır.” MADDE
39- 4/4/1988
tarihli ve 320 sayılı Milli Piyango Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 41
inci maddesine ikinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar
eklenmiştir. “Karşılığı nakit
olmayan piyango düzenlemek için izin alınması amacıyla müracaatta bulunan
gerçek ve tüzel kişilerden; İdarece 2.000 Türk lirası başvuru bedeli alınır.
Yapılan inceleme sonucunda izin verilmesi kararlaştırılan piyangolarda
taahhüt edilen ikramiye, ödül veya benzeri menfaatlerin toplam rayiç
bedelinin %15’i oranında ayrıca izin bedeli alınır. Yurt dışından ithal
edilen veya başka gerçek ve tüzel kişiler tarafından üretilen, temin edilen
ya da ticaretine konu edilen mal ve hizmetlerin ikramiye olarak konulması
halinde bu oran iki katı olarak uygulanır. Kamu kurum ve kuruluşları ile
vergi muafiyeti tanınan vakıflar ve kamu yararına çalışan dernekler
tarafından düzenlenecek piyangolardan ise başvuru veya izin bedeli alınmaz. Bu maddede geçen
başvuru bedeli; her yıl, bir önceki yıla ilişkin olarak 4/1/1961 tarihli ve
213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme
oranında, takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılarak uygulanır, bir
Türk lirasına kadar olan kesirler dikkate alınmaz.” MADDE
40- 320 sayılı
Kanun Hükmünde Kararnamenin 52 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “MADDE 52-
Mevzuatın ve mevzuatla yetkili kılınan kurum ve kuruluşların verdiği yetki
veya izne dayalı olmaksızın; a) Her türlü eşya
piyangosu, şans oyunları ve müşterek bahis veya benzeri oyunları oynatanlar
ya da oynanmasına yer veya imkân sağlayanlar, üç yıldan beş yıla kadar hapis
ve on bin güne kadar adli para cezasıyla, b) Yurt dışında
oynatılan her türlü eşya piyangosu, şans oyunları, müşterek bahis ve benzeri
oyunlara internet yoluyla ve sair suretle erişim sağlayarak, Türkiye’den
oynanmasına imkân sağlayanlar, dört yıldan altı yıla kadar hapis ve beş bin
güne kadar adli para cezasıyla, c) Her türlü eşya
piyangosu, şans oyunları ve müşterek bahis veya benzeri oyunlarla bağlantılı
olarak para nakline aracılık edenler, üç yıldan beş yıla kadar hapis ve beş
bin güne kadar adli para cezasıyla, ç) Kişileri
reklam vermek ve sair surette her türlü eşya piyangosu, şans oyunları ve
müşterek bahis veya benzeri oyunları oynamaya teşvik edenler, bir yıldan üç
yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adli para cezasıyla, d) Fiziki veya
elektronik ortamlar üzerinden üçüncü kişilerce düzenlenen her türlü eşya
piyangosu, şans oyunları ve müşterek bahis veya benzeri oyunları oynayanlar,
mahallin en büyük mülki idare amiri tarafından beş bin liradan yirmi bin
liraya kadar idari para cezasıyla, cezalandırılır. Karşılığı nakit
olmayan; her türlü eşya piyangosu, müşterek bahis ve benzeri oyunların fiziki
veya elektronik ortamda düzenlenmesi kapsamında İdarenin sözleşme imzalamak
suretiyle tesis ettiği başbayi, elektronik ortam bayi, sabit ve gezici
bayiler ile başbayi tarafından tesis edilen alt bayiler hariç olmak üzere; 41
inci maddenin ikinci fıkrası hükmü uyarınca gerekli izni almakla birlikte
çekilişleri yapmayanlar ya da çekiliş sonuçlarını ilan etmeyenler veyahut
taahhütlerini yerine getirmeyenler iki aydan iki yıla kadar hapis ve üç bin
güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır. Bu maddenin
birinci ve ikinci fıkrası kapsamına giren suçların işlendiği iş yerleri
mahallin en büyük mülki idare amiri tarafından ihtarda bulunulmaksızın üç aya
kadar süreyle mühürlenerek kapatılır. İş yeri açma ve çalışma ruhsatına sahip
iş yerlerinin ruhsatları mahallin en büyük mülki idare amirinin bildirimi
üzerine ruhsat vermeye yetkili idare tarafından beş iş günü içinde iptal
edilir. Bu madde
kapsamına giren suçlardan dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü
güvenlik tedbirlerine hükmolunur. Bu madde
kapsamındaki suçlarla bağlantılı olarak, şans oyunları, her türlü eşya
piyangosu, müşterek bahis veya benzeri oyunların oynanmasına tahsis edilen
veya oynanmasında kullanılan ya da suçun konusunu oluşturan eşya ile bu
oyunların oynanması için ortaya konulan veya oynanması suretiyle elde edilen
her türlü mal varlığı değeri, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza
Kanununun eşya ve kazanç müsaderesine ilişkin hükümlerine göre müsadere
edilir. Birinci fıkranın
(a), (b), (c) ve (ç) bentleri ile ikinci fıkrada düzenlenen suçlar bakımından
4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun; a) 128 inci
maddesinde yer alan taşınmazlara, hak ve alacaklara elkoyma, b) 135 inci
maddesinde yer alan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması, c) Örgüt
faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediğine bakılmaksızın 139 uncu
maddesinde yer alan gizli soruşturmacı görevlendirilmesi, ç) 140 ıncı
maddesinde yer alan teknik araçlarla izleme, tedbirlerine
ilişkin hükümler uygulanabilir. Bu maddede
tanımlanan suçlara ilişkin delil veya emarelerin tespiti hâlinde İdare,
doğrudan Cumhuriyet başsavcılığına başvuruda bulunabilir. Soruşturma sonunda
verilecek kovuşturmaya yer olmadığı kararları İdareye tebliğ edilir ve İdare
bu kararlara itiraz edebilir. Bu maddede tanımlanan suçlar dolayısıyla açılan
davalarda mahkeme, iddianamenin bir örneğini İdareye tebliğ eder. Başvuru
yapılması hâlinde İdare açılan davaya katılan olarak kabul edilir.” MADDE
41- 27/6/1989 tarihli
ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 10 uncu maddesinin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Bu madde
kapsamına giren personele; bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci maddesinin
(D) bendi, 2 nci, 28 inci, ek 1 inci, ek 4 üncü ve ek 13 üncü maddeleri hariç
olmak üzere diğer maddelerinde öngörülen her türlü ödemeler ile ek 9 uncu
maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında belirtilen mevzuat hükümlerine
göre yapılan ödemeler, 4/6/1937 tarihli ve 3201 sayılı Kanunun ek 21 inci maddesinde
öngörülen ödeme, 657 sayılı Kanunda ödenmesi öngörülen aylık, ek gösterge,
zam ve tazminatlar, makam tazminatı, temsil tazminatı ve avukatlık vekalet
ücreti ödenmez.” MADDE
42- 26/9/2011
tarihli ve 660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları
Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu
maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş,
mülga (n) bendi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş, fıkraya (o) bendinden
sonra gelmek üzere aşağıdaki bentler eklenmiş ve diğer bent buna göre
teselsül ettirilmiştir. “e) Mevzuata
aykırılıkları tespit edilen bağımsız denetim kuruluşları, bağımsız
denetçiler, bilgi sistemleri ve sürdürülebilirlik denetimi yapanlar hakkında
idari yaptırım kararı vermek.” “n) Kurulca
gerekli görülen durumlarda, bağımsız denetime tabi işletmelerin finansal
tablolarının Kurumca yayımlanan standart ve düzenlemelere uyumunun gözetimini
yapmak.” “ö) Uluslararası
standartlarla uyumlu olacak şekilde Türkiye Sürdürülebilirlik Standartlarını
belirlemek ve yayımlamak, gerektiğinde değişik işletme büyüklükleri ve
sektörler itibarıyla farklı düzenlemeler yapmak, bu konularda denetim
yapacakları yetkilendirmek ve gözetime tabi tutmak. p) Bağımsız
denetim kapsamındaki işletmelerden bilgi sistemleri denetimine tabi
olacakları belirlemek ve bu denetimin uluslararası standartlara uygun olarak
yürütülmesini teminen düzenleme, yetkilendirme ve gözetim yapmak. r) Kurumun
yetkili olduğu alanlara yönelik araştırma geliştirme, eğitim, sınav, tescil
işlemleri yapmak amacıyla kurum bünyesinde merkez kurmak ve bunların faaliyet
usul ve esaslarını belirlemek.” MADDE
43- 660 sayılı
Kanun Hükmünde Kararnamenin 14 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki
şekilde değiştirilmiş ve dördüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır. “(1) Kurumun
hizmet birimleri, daire başkanlıkları şeklinde teşkilatlanmış on bir hizmet
biriminden oluşur.” MADDE
44- 660 sayılı
Kanun Hükmünde Kararnamenin 25 inci maddesinin birinci fıkrasına
“İncelemeler,” ibaresinden sonra gelmek üzere “ilk denetim sözleşmesinin imza
tarihinden itibaren;” ibaresi ve fıkraya ikinci cümlesinden sonra gelmek
üzere aşağıdaki cümle eklenmiş, ikinci ve beşinci fıkraları aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “İzleyen incelemelerde ise
süre önceki incelemeye ilişkin Kurul kararını takip eden takvim yılından
itibaren yeniden başlar.” “(2) Bağımsız
denetçilerin kalite güvence sistemi incelemelerine ilişkin usul ve esaslar
Kurul tarafından belirlenir.” “(5) Kurumca
yapılan incelemeler sonucunda bağımsız denetim kuruluşları, bağımsız
denetçiler, bilgi sistemleri ve sürdürülebilirlik denetimi yapanlar hakkında
ikaz, uyarı, faaliyetin kısıtlanması, faaliyet izninin askıya alınması ve
iptali dahil olmak üzere uygun yaptırımlar uygulanır. Bu fıkrada belirtilen
idari yaptırımlara karar verilmiş olması, ayrıca idari para cezasına karar
verilmesine engel teşkil etmez.” “(8) Faaliyet
izninin iptali hali hariç olmak üzere, idari yaptırım uygulanmasına karar
verilen durumlarda aykırılığı gerçekleştirenlere sürekli eğitim yükümlülüğüne
ilave eğitim yükümlülüğü getirilebilir.” MADDE 45- 660 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin 27 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ve (d)” ibaresi
“, (d), (ö) ve (p)” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE
46- Ekli listede
yer alan kadrolar ihdas edilerek 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli
(I) sayılı cetvele eklenmiştir. MADDE
47- 18/6/2009 tarihli ve 5910 sayılı Türkiye İhracatçılar Meclisi ile
İhracatçı Birliklerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun ek 1
inci maddesine “meblağın” ibaresinden sonra gelmek
üzere “yüzde ellisi ile yüzde doksanı arasında” ibaresi eklenmiştir. GEÇİCİ MADDE
1- (1) Bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarihten itibaren işverenler tarafından çalışanlara
elektrik, doğalgaz ve diğer ısınma giderlerine karşılık olmak üzere 30/6/2023
tarihine kadar (bu tarih dâhil) mevcut ücretlerine/prime esas kazançlarına
ilave olarak yapılan aylık 1.000 Türk lirasını aşmayan ödemeler, 31/5/2006
tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa
göre prime esas kazanca dâhil edilmez ve bu tutar üzerinden 31/12/1960
tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu uyarınca gelir vergisi hesaplanmaz. (2) Bu maddenin
uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye ilgisine göre Hazine ve
Maliye Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkilidir. GEÇİCİ MADDE
2- (1) 15/8/2022
tarihi itibarıyla 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile
6/12/2018 tarihli ve 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para
Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun uyarınca icra
takibi başlatılmış bulunan, borçlusu gerçek kişi olan ve her bir icra dosyası
itibarıyla asıl alacak ve ferileri dâhil icra takibi başlatıldığı tarihteki
takip talebinde yer alan takip tutarı 2.000 Türk lirasını aşmayan alacaklar
ile bu tutarın üzerinde takip başlamış olmakla birlikte 15/8/2022 tarihi
itibarıyla dosyada yapılmış tahsilatlar nedeniyle bakiye takip tutarı 2.000
Türk lirası ve altına düşen alacaklardan, alacaklıların bu maddenin yürürlüğe
girdiği tarihi takip eden altıncı ayın sonuna kadar alacak haklarından
feragat ettiklerini belirtir dilekçeyle vazgeçerek icra takiplerini
sonlandırmaları koşuluyla takip konusu alacak, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı
Vergi Usul Kanununun 322 nci maddesi kapsamında alacak kabul edilir. (2) Bu madde
kapsamında icra takibinden vazgeçilen alacaklar için 2/7/1964 tarihli ve 492
sayılı Harçlar Kanununun 23 üncü maddesi uyarınca icra takibinden vazgeçme
nedeniyle alınması gereken harç ile 30/6/1934 tarihli ve 2548 sayılı Ceza
Evleriyle Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve
Mahkûmlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunun 1 inci maddesinde
düzenlenen harç alınmaz. Evvelce alınan harçlar iade edilmez. Bu Kanun
hükümlerinden yararlanılmak üzere takibinden vazgeçilen icra dosyaları ile
ilgili olarak taraflar karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti
talebinde bulunamaz. (3) 4/2/1924
tarihli ve 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununun ek 37 nci maddesine göre
Hazine payı ödemekle yükümlü işletmecilerin, bu madde hükmünden yararlanarak
alacaklarının takibinden vazgeçmeleri durumunda, takibinden vazgeçtikleri
tutar içinde Hazine payı hesaplanmasını gerektirir alacak bulunması
koşuluyla, 15/8/2022 tarihi itibarıyla ilgili icra dosyasındaki takip
tutarının yüzde 18’i, feragat tarihini takip eden aydan başlamak üzere
ödemeleri gereken Hazine paylarından mahsup edilmek suretiyle iade edilir. (4) 5/11/2008
tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu çerçevesinde Bilgi
Teknolojileri Kurumu tarafından yetkilendirilen, Hazine payı ödemekle yükümlü
olmayan ancak 16/6/2005 tarihli ve 5369 sayılı Evrensel Hizmet Kanunu
kapsamında evrensel hizmet katkı payı ödeme yükümlülüğü bulunan
işletmecilerin bu madde hükmünden yararlanarak alacaklarının takibinden
vazgeçmeleri durumunda, takibinden vazgeçtikleri tutar içinde evrensel hizmet
katkı payı hesaplanmasını gerektirir alacak bulunması koşuluyla, 15/8/2022
tarihi itibarıyla ilgili icra dosyasındaki takip tutarının yüzde l’i, feragat
tarihini takip eden ilk dönemden başlamak üzere ödemeleri gereken evrensel
hizmet katkı paylarından mahsup edilmek suretiyle iade edilir. (5) Bu madde
hükmünden faydalanarak alacaklarından feragat edenler, feragat ettikleri
alacaklar ile ilgili olarak, bu maddede öngörülen hükümler dışında ilgili
idareden herhangi bir yasal yükümlülüğün iadesi, vekalet ücreti, yargılama
gideri ve benzeri başkaca bir hak ve alacak talebinde bulunamaz. (6) Bu maddenin
uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığı ve Ulaştırma ve
Altyapı Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle Hazine ve Maliye Bakanlığınca
belirlenir. GEÇİCİ MADDE
3- (1) 19/10/2005
tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamında faaliyet gösteren varlık
yönetim şirketlerince, bankalardan 15/8/2022 tarihi (bu tarih dâhil)
itibarıyla devir ve temlik alınan ve bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih
itibarıyla anapara takip bakiyesi 2.500 Türk lirası ve altında bulunan
bireysel nitelikli her türlü kredi sözleşmesinden kaynaklı alacakların
anapara takip bakiyesinin yarısı; kalan anapara, faiz, masraf, vekalet
ücretleri ve benzeri alacaklarının takibinden feragat etmeleri şartıyla, Hazine
ve Maliye Bakanlığı bütçesinden Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna aktarılan
tutardan Fonun iştiraki olan varlık yönetim şirketi aracılığıyla ödenir. Bu
kapsamda tasfiye edilecek tutar bir gerçek kişinin tüm varlık yönetim
şirketlerine olan borç toplamı dikkate alınarak tespit edilir. (2) Bu madde
kapsamında alacaklı kuruluşlar tarafından tahsil edilen tutarlar nedeniyle
lehe alınan paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden istisnadır,
tasfiye edilen alacaklar için 5411 sayılı Kanunun 143 üncü maddesinin altıncı
fıkrasında yer alan istisna düzenlemesi kapsamındaki 492 sayılı Kanuna göre
alınması gereken icra tahsil harcı ve vazgeçmeye ilişkin harç ile 2548 sayılı
Kanunun 1 inci maddesinde düzenlenen harç alınmaz. (3) Bu madde
kapsamında tasfiye edilen alacaklar nedeniyle borçlu veya vekili tarafından,
varlık yönetim şirketlerinden veya Hazine ve Maliye Bakanlığından, vekalet
ücreti, yargılama gideri ve benzeri başkaca bir hak ve alacak talebinde
bulunulamaz. Kapsama giren alacaklara karşılık maddenin yürürlüğe girdiği
tarihten sonra varlık yönetim şirketlerince yapılmış tahsilatlar bu
şirketlerce borçlusuna iade edilir. (4) Bu maddenin
uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye, madde kapsamında tasfiye
edilecek anapara alacak tutarını bir katına kadar artırmaya Hazine ve Maliye
Bakanı yetkilidir. GEÇİCİ MADDE
4- (1) 24/4/1930
tarihli ve 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ile 30/3/2005 tarihli ve 5326
sayılı Kabahatler Kanunu kapsamında COVID-19 salgın hastalığının ülkemizde
yayılmasını önlemek amacıyla 11/3/2020 tarihinden itibaren bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarihe kadar verilen ve bu Kanunun yayımlandığı tarih
itibarıyla ilgilisine tebliğ edilmemiş olan idari para cezaları tebliğ
edilmez, tebliğ edilmiş olanların tahsilinden vazgeçilir. Bu maddenin
yürürlük tarihinden önce işlenen söz konusu kabahatler için idari para cezası
verilmez, tahsil edilmiş olan idari para cezaları iade edilmez. MADDE
48- (1) Bu Kanunun; a) 2 nci maddesi
yayımını izleyen ayın başında, b) 3 üncü maddesi
1/1/2023 tarihinden itibaren elde edilen gelir veya kazançlara uygulanmak
üzere yayımı tarihinde, c) 23 üncü
maddesi ile 5520 sayılı Kanunun geçici 14 üncü maddesinin yedinci fıkrasında
değişiklik yapan hüküm 26/5/2022 tarihinden itibaren uygulanmak üzere yayımı
tarihinde, diğer hükümleri ise yayımı tarihinde, ç) 29 uncu
maddesi 1/10/2022 tarihinden itibaren uygulanmak üzere yayımı tarihinde, d) 32 nci ve 33
üncü maddeleri 1/1/2023 tarihinde, e) 37 nci maddesi
1/1/2024 tarihinde, f) Diğer
hükümleri yayımı tarihinde, yürürlüğe girer. MADDE
49- (1) Bu Kanun
hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür. 8/11/2022
9 Kasım 2022 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı : 32008 |