GÜNCEL: 16/05/2012 |
|||||||||||||||
Ekonomi
Bakanlığından: İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2012/11) BİRİNCİ BÖLÜM Mevcut önlem ve soruşturma MADDE
1- (1)
Kore Cumhuriyeti (Güney Kore) ve Endonezya Cumhuriyeti (Endonezya) menşeli
5503.20.00.00.00 gümrük tarife istatistik pozisyonunda (GTİP) yer alan
“poliesterlerden sentetik devamsız lifler” (poliester elyaf), 13/3/2000
tarihli ve 23992 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin
Önlenmesine İlişkin Tebliğ (2000/2) uyarınca Güney Kore için CIF değerin %
11,9’u ile %24,6’sı arasında,
Endonezya için CIF değerin % 6,2’si ile % 37,4’ü arasında firma
bazında değişen oranlarda dampinge karşı önleme tabi olmuştur. (2) Daha sonra, nihai gözden geçirme
soruşturması açılması talebinde bulunulması üzerine 10/3/2005 tarihli ve
25751 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin
Önlenmesine İlişkin Tebliğ (2005/8) ile başlatılan nihai gözden geçirme
soruşturması, 8/9/2006 tarihli ve 26283 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan
İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2006/26)
ile önlemin Güney Kore için CIF
değerin % 10’u oranında, Endonezya için ise P.T. Indorama Synthetics Tbk için
CIF değerin %6,2’si oranında ve diğerleri için CIF değerin %12’si oranında
devam etmesi şeklinde sonuçlandırılmıştır. (3) Bahse konu eşyaya yönelik mevcut
önlemin yürürlük süresinin bitiminden önce, 24/12/2010 tarihli ve 27795
sayılı sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine
İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2010/30) ile yerli üretim dalının önleme konu ürün
ve ülkeler kapsamında mevzuatta öngörülen
sürelerde yeterli delillerle desteklenmiş bir nihai gözden geçirme
soruşturması açılması talebinde bulunabileceği ilan edilmiştir. (4) Yerli üretim dalını temsilen Sasa Poliester Sanayi A.Ş. (SASA) firması nihai gözden
geçirme soruşturması açılması için Bakanlığımıza başvuruda bulunmuştur.
Soruşturma açılışında Advansa SASA Poliester Sanayi A.Ş. olan ünvanını
23/09/2011 tarihinden itibaren SASA Poliester Sanayi A.Ş. olarak
değiştirmiştir. Bu başvuru Baypak Tekstil Elyaf ve İplik San.Ltd.Şti.,
Bozoğlu Tekstil San. ve Tic. A.Ş., Ertona Tekstil Plas. Kim. Geri Dön. San.
ve Tic. Ltd. Şti., Gold Elyaf Teks.Geri Kaz.San. ve Tic. A.Ş., Ritaş Kim. ve
Teks. San. Tic A.Ş., Uğur Geri Dön. ve Elyaf San. ve Tic. Ltd. Şti., Usaş
Fiber Geri Kaz. San. ve Tic. A.Ş. ve Yılmaz Amb. Atık. Geri. Dön. San. Tic.
Ltd. Şti. firmaları tarafından da desteklenmiştir. Söz konusu başvuru
üzerine, 28/0/2011 tarihli ve 28008 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan
İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2011/15)
ile açılan nihai gözden geçirme soruşturması T.C. Ekonomi Bakanlığı İthalat
Genel Müdürlüğü (Genel Müdürlük) tarafından yürütülerek tamamlanmıştır. MADDE 2-
(1) Bu Tebliğ;
İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun, İthalatta Haksız
Rekabetin Önlenmesi Hakkında Karar ve
İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelik (Yönetmelik)
hükümleri çerçevesinde yürütülen nihai gözden geçirme soruşturmasının
sonuçlarını içermektedir. Yerli üretim dalının temsil
niteliği MADDE
3-
(1) Yapılan incelemede, Yönetmeliğin 20 nci maddesi uyarınca, başvurunun
yerli üretim dalı (YÜD) adına yapılmış olduğu ve üreticinin yerli üretim
dalını temsil ettiği anlaşılmıştır. İlgili tarafların
bilgilendirilmesi ve bilgilerin değerlendirilmesi MADDE
4- (1)
Soruşturma açılışını müteakiben,
soruşturma konusu ürünün Bakanlık tarafından bilinen Güney Kore ve Endonezya’daki üreticilerine/ihracatçılarına, Türkiye’de
yerleşik ithalatçılarına ve ayrıca soruşturmaya konu ülkelerdeki yerleşik
diğer üretici/ihracatçılara iletilebilmesini teminen, anılan ülkelerin
Ankara’daki Büyükelçiliklerine ilgili soru formlarına, başvurunun gizli
olmayan özetine ve soruşturma açılış Tebliğine ulaşmalarını sağlamak için
soruşturma açılışına ilişkin bildirim yapılmıştır. (2) Taraflara soru formunu
yanıtlamaları için posta süresi dâhil 37 gün süre tanınmıştır. Tarafların
süre uzatımı yönündeki makul talepleri karşılanmıştır. (3) Yerli üretim dalı, soruşturma
süresi boyunca Bakanlığımız ile işbirliği içinde olmuş ve gerektiğinde talep
edilen ilave bilgileri temin etmiştir. (4)
İthalatçı soru formunu doldurmaları için kendilerine soruşturma
açılışına ilişkin bildirimde bulunulan 21 ithalatçı firmanın 9’undan yanıt
alınmıştır. (5) Güney Kore’de yerleşik
üretici/ihracatçı Woongjin Chemical Co., Ltd.(Woongjin) ile Huvis Corporation
(Huvis) firmaları ve ihracatçı Do Best Co.,Ltd. (DoBest) firması ile
Endonezya’da yerleşik üretici/ihracatçı PT. Indorama Synthetics Tbk
(Indorama) firması soru formuna cevap vermiştir. (7) Soruşturma sonucunda
alınacak karara esas teşkil edecek bilgi, bulgu, tespit ve değerlendirmeleri
içeren nihai bildirim; soruşturma konusu ülkelerin Ankara Büyükelçilikleri
ile soruşturma sırasında görüş bildiren üretici/ihracatçılar, ithalatçılar ve
yerli üretim dalına iletilmiştir. (8) Nihai bildirimin yapılması
akabinde Güney Kore’de yerleşik Huvis ve Woongjin firmaları, dinleme
toplantısı yapılması talebinde bulunmuşlardır. Bu firmaların taleplerinin karşılanması
amacıyla 5/3/2012 tarihinde dinleme toplantısı gerçekleştirilmiştir. Bunun
yanı sıra ithalatçı ve kullanıcı firmaların da dinleme toplantısı talepleri
5/3/2012 tarihinde karşılanarak firmalara soruşturma ile ilgili konularda
görüş ve iddialarını sunma fırsatı tanınmıştır. Bahse konu toplantıya Kore
Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği temsilcileri de katılarak görüşlerini
bildirmiştir. (9) Nihai Bildirim Raporuna
ilişkin Güney Kore’de yerleşik 2 adet üretici/ihracatçı firma, Korea Chemical
Fibers Association (KCFA) ile Güney Kore Büyükelçiliği; Endonezya’da yerleşik
1 adet üretici/ihracatçı firma ve 6 adet ithalatçı/kullanıcı firma görüş
bildirmiştir. (10)
Tarafların soruşturma boyunca ortaya koyduğu tüm bilgi, belge ve görüşler
incelenmiş, mezkûr görüşlerden mevzuat kapsamında değerlendirilebilecek
olanlara bu Tebliğ’in ilgili bölümlerinde değinilmiştir. Ayrıca, ilgili
taraflardan alınan bilgi ve belgelerin gizli olmayan nüshaları, talep eden
bütün ilgili tarafların bilgisine sunulmak üzere hazır tutulmuştur. Yerinde doğrulama soruşturması MADDE
5- (1)
Yönetmeliğin 21 inci maddesi çerçevesinde yerli üretici SASA firmasının
Adana’daki üretim ve idari tesislerinde yerinde doğrulama yapılmıştır. Gözden geçirme dönemi MADDE
6- (1) Önlemin yürürlükten kalkması
durumunda, dampingin ve zararın devamı veya yeniden meydana gelmesinin
muhtemel olup olmadığının değerlendirilmesine esas teşkil etmek üzere,
1/1/2008–31/12/2010 tarihleri arası gözden geçirme dönemi olarak alınmıştır. (2) Güney Kore’de yerleşik
üretici/ihracatçı firmalar, gözden geçirme döneminin 2008-2010 dönemi olarak
seçildiğini ve bu durumun ülkenin ihracat verilerinin farklı
değerlendirilmesine yol açtığını ve daha uzun dönem alınması gerektiğini
ifade etmiştir. Ancak, gerek yürürlükte bulunan Ulusal Mevzuatta gerekse
uluslararası mevzuatta bu hususa ilişkin herhangi bir bağlayıcı hüküm
bulunmamaktadır. (3) Nihai bildirim sonrasında görüş
bildiren firmaların gözden geçirme dönemi dışında ortaya çıkan gelişmelere
ilişkin görüşleri, soruşturma kapsamında değerlendirmeye alınmamıştır. İKİNCİ
BÖLÜM Soruşturma Konusu Ürün ve Benzer Ürün Soruşturma konusu ürün ve benzer
ürün MADDE
7- (1) Soruşturma
konusu ürün, Güney Kore ve Endonezya menşeli 5503.20.00.00.00 GTİP’inde yer
alan “poliesterlerden sentetik devamsız lifler”dir. Poliester elyaf olarak da
bilinen ürün, çekim ve ısıl sabitleme işlemlerinden geçmiş poliester
filamentlerden ya da devamlı lifler demetinden elde edilmekte olup, kullanım
yeri ve amacına göre alıcı tarafından talep edilen boyda kesilmektedir.
Soruşturma konusu ürün, teknik tekstilde (nonwoven), karışımlı iplik
üretiminde, ayrıca yatak ve yorgan gibi çeşitli ev tekstili ürünlerinde dolgu
malzemesi olarak kullanılmaktadır. (2) Poliester elyaf üretimi,
Dimetiltereftalat (DMT) veya Terephthalic Acid (PTA) ve Monoetilen Glikol
(MEG) ana hammaddelerinin kimyasal birleşimi ile, ester değişim ve
polimerizasyon safhalarından sonra filament haline getirilerek ve bu filament
demetlerinin birleştirilmesi, çekme, kıvırcık verme ve finiş (yağ) verme
işlemlerinden sonra elde edilen towun istenilen boylarda kesilerek
balyalanması ve sevk için hazır hale getirilmesi safhaları ile
gerçekleşmektedir. (3) Bunun yanı sıra ürünü bu
hammadeleri kullanmak yerine poliester cips veya şişe kırığı veya elyaf
teleflerinden rejenere olarak üretmek de mümkün olmaktadır. Başvuru sahibi
SASA firması bu şekilde üretim yapmamakla birlikte, soruşturmayı destekleyen
firmaların bu şekilde üretim yaptığı bilinmektedir. (4) Yerli
üretim dalı tarafından üretilen poliester elyaf ile soruşturma konusu ülkeler
menşeli poliester elyafın benzer ürün olduğu tespiti önleme esas soruşturmada
yapılmıştır. Yapılan incelemeler neticesinde fiziksel özellikler, ürün
çeşitliliği, kullanım alanları, tüketici algılaması ve dağıtım kanalları
bakımından yerli üretici tarafından üretilen ürün ile soruşturmaya konu
ülkeler menşeli ürün arasında “benzer ürün” tanımı açısından ayrım yaratan
herhangi bir farklılığın ortaya çıktığına ilişkin yeni bir bilgiye
ulaşılmamıştır. Bu itibarla, 2000/2 ve 2006/26 sayılı Tebliğlerde soruşturma
konusu ürün ve benzer ürüne yönelik tespitleri değiştirecek herhangi bir
bilgi mevcut olmadığından anılan belirlemeler geçerliliğini
sürdürmektedir. (5)
Nihai bildirim sonrasında alınan görüşlerde soruşturma konusu ürünün
kullanıcıları ve ithalatçıları ile Güney Kore Büyükelçiliği ile Güney Kore’de
yerleşik üretici/ihracatçılar tarafından özellikle teknik tekstil (non woven)
üretiminde kullanılan elyafın ayrı bir ürün olduğu, yerli üretim dalı
tarafından üretilmediği, bu nedenle önlem kapsamı dışında bırakılması
gerektiği ve Güney Kore menşeli ürünlerin fiyat nedeniyle değil, teknik
nedenlerle tercih edildiği ifade edilmiştir. Söz konusu ürünün ayrı bir ürün
değil, elyafın bir tipi olduğu değerlendirilmiştir. (6) Soruşturma kapsamında yapılan
incelemelerde soruşturma konusu maddenin yukarıda belirtilen GTİP dışında bir
sınıflandırma altında ithal edildiğine ilişkin herhangi bir bulguya
ulaşılmamıştır. Öte yandan, soruşturma konusu madde haricinde bir maddenin mezkur
GTİP altında ithal edildiğine dair bir itirazda da bulunulmamıştır. (7) Soruşturma konusu ürün ile ilgili açıklamalar genel içerikli
olup, uygulamaya esas olan GTP ve karşılığı eşya tanımıdır. Bununla
beraber, soruşturma konusu eşyanın Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde yer alan
tarife pozisyonunda ve/veya tanımında yapılacak değişiklikler bu Tebliğ
hükümlerinin uygulanmasına halel getirmez. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Dampingin
Varlığı ve Devamı
Genel
açıklamalar
MADDE 8- (1)
Yönetmeliğin 35 inci maddesi çerçevesinde önlemin yürürlükte olduğu dönemde
dampingin devam edip etmediği incelenmiştir. Önlemin etkisiyle ithalat, üst
ürün gruplarına ve diğer ülkelere kaymış olup, bu nedenle damping marjı
hesabı yapılmamıştır. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Maddi Zararın
Varlığı ve Devamı
Genel
açıklamalar
MADDE 9- (1) Yönetmeliğin 35 inci maddesi çerçevesinde
önlemin yürürlükte olduğu dönemde, yerli üretim dalında zarar durumu ve
önlemin yürürlükten kalkması halinde zarara etki edebilecek muhtemel
gelişmeler incelenmiştir. (2)
Bu çerçevede, soruşturma konusu ürünün genel ithalatı, soruşturma konusu
ülkelerden yapılan ithalat (mutlak ve nisbi olarak) ve pazar paylarının
gelişimi, soruşturma konusu ithalatın iç piyasa fiyatlarına etkisi, yerli
üretim dalının ekonomik göstergelerindeki gelişmeler ve diğer unsurlar
incelenmiştir. Maddenin
genel ithalatı
MADDE 10- (1) Poliester elyafın 2008-2010 döneminde tüm ülkelerden gerçekleşen
ithalat rakamları incelendiğinde, 2008’de 55.555 ton olan ithalatın 2009
yılında 62.109 tona, 2010 yılında ise 73.640 tona yükseldiği görülmektedir. (2) İthalat istatistiklerine değer olarak bakıldığında ise 2008 yılı
sonunda 97.510.874 ABD Doları seviyesindeki ithalat, 2009 yılında 94.487.601
ABD Dolarına gerilemiş, 2010 yılında ise 125.915.405 ABD Dolarına yükselmiştir.
Maddenin soruşturma konusu
ülkelerden ithalatı
MADDE 11-
(1) Soruşturmaya konu maddenin Güney Kore’den yapılan ithalatı incelendiğinde, ithalatın
hali hazırda yürürlükte olan önleme rağmen artarak, 2008 yılında 329 tondan
2009 yılında 987 tona, 2010 yılında ise 2.022 tona yükseldiği ve genel
ithalat içindeki payını %0,59’dan %2,75’e yükselttiği görülmüştür. Güney
Kore’den yapılan ithalat miktar bazında 2008-2010 yılları arasında altı
kattan fazla artmıştır. (2) Soruşturmaya konu maddenin Endonezya’dan yapılan ithalatı incelendiğinde, 2008 yılında
2.020 ton olan ithalatın, 2009 yılında 3.410 tona yükseldiği, 2010 yılında
ise azalarak 3.056 ton olarak
gerçekleştiği ve genel ithalat içindeki payının aynı dönemde sırasıyla %3,64,
%5,49 ve %4,15 olduğu görülmüştür. Bu durum, hali hazırda yürürlükte olan
önlemin etkinliğini koruduğunu göstermektedir. Soruşturma
konusu ürün ithalatının tüketime göre değişimi MADDE 12- (1) Soruşturma konusu ürünün Türkiye
toplam benzer mal tüketimi, yerli üretim dalının 2008-2010 yıllarında
gerçekleştirdiği iç satışlar ve anılan dönem içerisinde tüm ülkelerden
gerçekleşen ithalatının toplanması suretiyle elde edilmiştir. 2008 yılında
100 olan tüketim endeksinin 2009 yılında 112’ye, 2010 yılında ise 145’e
yükseldiği görülmüştür. Kriz sonrası piyasada oluşan talep artışının bu
duruma etkide bulunduğu düşünülmektedir. (2) Diğer
taraftan yerli üretim dalının 2008 yılında 100 olan pazar payı endeksinin
2009 yılında sabit kaldığı, 2010 yılında ise az da olsa artış göstererek 105
olduğu görülmüştür. Bu durum, önlemin etkinliğini koruduğunu ve yerli üretim
dalının pazar payını az da olsa arttırabildiğini göstermektedir. (3)
Soruşturma konusu ülkelerden Güney Kore’den yapılan ithalatın pazar payı
endeksi 2008 yılında 100 iken 2009’da 268’e, 2010’da 425’e yükselmiştir.
Endonezya’dan yapılan ithalatın pazar payı endeksi ise 2008 yılında 100 iken
2009’da 151’e yükselmiş, 2010’da ise azalarak 105 olarak gerçekleşmiştir. (4) Bu
çerçevede, kriz sonrası toparlanma ile birlikte yerli üretim dalının
satışlarını arttırabildiği ve mezkur önlemin soruşturma konusu ülkeler
bakımından etkinliğini korumakla beraber, özellikle Güney Kore’nin düşük
miktarlı ithalatının pazar payında hızlı artış görülmüştür. Soruşturma
konusu ürün ithalatının fiyatlarının gelişimi MADDE 13- (1) Önlem
konusu poliester elyafın Türkiye genel ithalatının birim fiyatı 2008 yılında
1,76 ABD Doları/kg iken, dünya hammadde fiyatlarının etkisiyle 2009 yılında
düşerek 1,52 ABD Doları/kg, 2010 yılında ise tekrar artarak 1,71 ABD
Doları/kg olduğu görülmektedir. (2) Güney Kore’den yapılan
ithalat birim fiyat olarak 2008 yılında 2,37 ABD Doları/kg iken, 2009 yılında
düşerek 1,84 ABD Doları/kg, 2010 yılında ise tekrar artarak 1,92 ABD
Doları/kg olduğu görülmektedir. (3) Endonezya’dan yapılan
ithalat birim fiyat olarak 2008 yılında 1,58 ABD Doları/kg iken, 2009 yılında
düşerek 1,15 ABD Doları/kg olduğu, 2010 yılında ise tekrar artarak 1,51 ABD
Doları/kg olduğu görülmektedir. Soruşturma konusu ithalatın
yerli üretim dalının iç piyasa fiyatları üzerindeki etkisi
MADDE 14- (1) Önlemin yürürlükten kalkması durumunda
soruşturma konusu ürünün yerli üretim dalı fiyatları üzerinde oluşabilecek
muhtemel etkiyi görebilmek amacıyla, 2008-2010 dönemi için fiyat kırılması
hesaplanmıştır. Yapılan hesaplamada Güney Kore’den gerçekleştirilen ithalatın
CIF bedeline %4 oranında, Endonezya’dan gerçekleştirilen ithalatın CIF
bedeline %3,2 oranında gümrük vergisi ile her iki ülke için de %2 oranında
gümrükleme masrafı eklenerek, inceleme konusu ürünün Türk piyasasına giriş
fiyatı bulunmuştur. Dampinge karşı önlemin söz konusu olmadığı bir ortamda
Güney Kore ve Endonezya menşeli ürünün Türkiye pazarına giriş fiyatlarının
hangi düzeyde olacağına ilişkin değerlendirmeyi mümkün kılmak amacıyla, anılan
fiyata dampinge karşı önlem eklenmemiştir. Bu şekilde elde edilen fiyat,
yerli üretim dalının ağırlıklı ortalama yurtiçi satış fiyatları ile mukayese
edilerek soruşturma konusu ülkenin ihraç fiyatının yerli üretim dalı
ağırlıklı iç satış fiyatlarını hangi oranda kırdığı tespit edilmiştir. (2) Buna göre, Güney Kore menşeli soruşturma
konusu ürünün Türkiye piyasasına giriş fiyatlarının, yerli üretim dalının iç
piyasaya satış fiyatlarını 2008’de -%28, 2009’da -%20, 2010 yılında ise -%10
oranlarında kırdığı tespit edilmiştir. Önlemin 2000 yılından beri yürürlükte
olduğu göz önüne alındığında, fiyat kırılmasının negatif olması önlemin
etkinliğini koruduğunu göstermektedir. Fiyat kırılmasının artış eğiliminde
olması nedeniyle, önlemin yürürlükten kalkması durumunda kırılmanın
kolaylıkla pozitife dönebileceği değerlendirilmiştir. (3)
Endonezya menşeli soruşturma konusu ürünün Türkiye piyasasına giriş
fiyatlarının yerli üretim dalı iç satış fiyatlarını 2008 yılında %11, 2009
yılında %31, 2010 yılında ise %16 oranlarında kırdığı tespit edilmiştir.
Önlemin 2000 yılından beri yürürlükte olmasına rağmen bu seviyelerde fiyat
kırılması görülmesinin, önlemin kaldırılması halinde kırılmanın daha da
artacağına ilişkin bir gösterge niteliğinde olduğu düşünülmektedir. Yerli üretim dalının ekonomik
göstergeleri MADDE 15- (1)
Soruşturma konusu ithalatın yerli üretim dalı üzerindeki etkisinin
belirlenmesinde, şikayetçi yerli üretici SASA’nın verileri dikkate
alınmıştır. Söz konusu zarar incelemesi 2008–2010 dönemi için yapılmıştır. (2) Eğilimin sağlıklı bir şekilde incelenmesi amacıyla Türk Lirası
bazındaki veriler için yıllık ortalama Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE)
kullanılarak enflasyondan arındırılmış reel değerler esas alınmıştır. Ayrıca
2008 yılı için bütün veriler 100 olarak alınıp, 2009 ve 2010 yılları için
endeksleme yöntemine başvurulmuştur. a)
Üretim, kapasite ve kapasite kullanım oranı (KKO); 1) Yerli üretim dalının üretim
miktarı endeks değeri 2008 yılında 100 iken, 2009 yılında 110’a, 2010 yılında
ise 161’e yükselmiştir. 2) Aynı dönemde yerli üretim
dalının kapasite miktarının endeks değeri 2008 yılında 100 iken, 2009 ve 2010
yılında 113 olarak gerçekleşmiştir. 3) Yerli üretim dalının
kapasite kullanım oranının endeks değerine bakıldığında ise, 2008 yılında 100
olan söz konusu değerin, 2009’da 97’ye düştüğü, 2010’da ise 142’ye yükseldiği
tespit edilmiştir. b)
Yurtiçi satışlar ve ihracat; 1)
Yerli üretim dalının soruşturma konusu poliester elyafta yurtiçi satış miktar
endeksi 2008 yılında 100 iken, 2009 yılında 112’ye, 2010 yılında 162’ye
yükselmiştir. 2)
Aynı dönemde yurtiçi satış hâsılatı reel olarak incelendiğinde, 2008 baz
yılında 100 olan endeksin, 2009’da 114’e yükseldiği, 2010’da ise 171’e
yükseldiği görülmüştür. 3) Yerli üretim dalının 2008’de 100 olan
yurtdışı satış miktar endeksi, 2009 yılında krizin etkisiyle 69’a düşmüş,
ancak 2010 yılında hızlı bir artışla 143’e ulaşmıştır. c)
Yurtiçi satış fiyatları; 1)
Yurtiçi satışların ton başına düşen birim fiyatlarının reel endeks
değerlerine bakıldığında ise 2008 yılında 100 olarak kabul edilen endeksin
dünya fiyatlarıyla uyumlu olarak 2009 yılında 101’e, 2010 yılında ise 106’ya
yükseldiği tespit edilmiştir. ç)
Pazar payı; 1) Yerli üretim
dalının pazar payı endeks değeri 2008 ve 2009 yılında 100 iken, 2010 yılında
105’e yükselmiştir. 1) Yerli üretim
dalının önlem konusu poliester elyafta dönem sonu stok verileri
incelendiğinde, 2008 yılında 100 olan stok miktarı endeksinin, 2009 yılında
99’a, 2010 yılında ise 21’e düştüğü görülmektedir. (1) Yerli
üretim dalının önlem konusu poliester elyafın üretiminde çalışan direkt işçi
sayısının endeks değeri 2008’de 100 iken, dünyada yaşanan küresel krize
paralel olarak 2009’da 68’e düşmüş, 2010’da ise 82’ye yükselmiştir. 1)
Yerli üretim dalında çalışan işçi başına verimlilik endeksi, yeni yatırımların
ve kriz sonrası toparlanmanın da etkisiyle 2008 baz yılında 100 iken, 2009 ve
2010 yıllarında önemli artışlar göstererek sırasıyla 161 ve 196’ya
yükselmiştir. ğ) Maliyetler
ve kârlılık; 2)
Yerli üretim dalının önlem konusu üründe birim karlılığı 2008 yılında -100
iken, 2009 yılında -40 ve 2010 yılında 39 olarak gerçekleşmiştir. h) Nakit akışı; 1) Yerli üretim
dalının önlem konusu poliester elyaf satışından elde ettiği nakit akışı
(kâr+amortisman) endeks olarak 2008 yılında -100 iken, 2009 yılında -27 ve
2010’da 96 olarak gerçekleşmiştir. 1) Yerli üretim
dalının bütün faaliyetleri ile ilgili olarak, aktif büyüklüğü 2008 yılında
100 iken, 2009 yılında 93 ve 2010’da 108 olarak gerçekleşmiştir. i) Sermaye ve yatırımları arttırma yeteneği; 1) Yerli üretim
dalının öz kaynak endeksi 2008 yılında 100 iken, 2009 yılında 79’a düşmüş,
2010 yılında ise 85’e yükselmiştir. 1) Yerli üretim
dalının bütün faaliyetleri ile ilgili olarak yatırımlarının geri dönüşünü
yansıtan kar/öz kaynak oranı 2008 yılında -100 iken, 2009 yılında -129’a
düşmüş, 2010 yılında ise 81’e yükselmiştir. 2) Firmanın
2008 ve 2010 yılında önemli yenileme ve tevsi yatırımları yaptığı, bunların
geri dönüşünü ise 2010 yılından itibaren almaya başladığı görülmektedir. Yerli üretim dalının
ekonomik göstergelerin değerlendirilmesi
MADDE 16- (1) Yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri
incelendiğinde, yürürlükte bulunan önlemlerin de etkisiyle kriz dönemi
sonrasında ekonomik göstergelerinde eğilimin olumlu bir seyir içine girdiği,
üretim ve yurtiçi satışlarını arttırdığı ve 2008, 2009 yılında zarar ederken
2010 yılında bu tabloyu olumluya döndürerek kar edebildiği görülmektedir.
İncelenen dönemde büyüme, kapasite, yatırımların geri dönüşü rakamlarından da
anlaşıldığı üzere yerli üretim dalının özellikle incelenen dönemin başında
önemli tevsi ve yenileme yatırımları yaptığı ve soruşturma konusu ürün
üretiminde çalışan sayısını da arttırdığı görülmüştür. BEŞİNCİ BÖLÜM
Dampingin ve
Zararın Devamı veya Yeniden Oluşma İhtimali
Genel
açıklamalar MADDE 17-
(1) Yönetmeliğin 35 inci maddesi çerçevesinde önlemin yürürlükten
kalkması halinde dampingin ve zararın devam etmesinin veya yeniden meydana
gelmesinin muhtemel olup olmadığı incelenmiştir. (2) Bu çerçevede, soruşturmaya konu ülkelerdeki
yerleşik kapasite, ihracat kabiliyeti ve ihraç fiyatları, bahse konu ülkeler için Türkiye pazarının önemi ve bu
ülkelerdeki mevcut yerleşik kapasitenin Türkiye’ye yönlendirilme olasılığı,
üçüncü ülkeler tarafından soruşturma konusu ülkelere uygulanan önlemler, esas
soruşturmada tespit edilen damping marjları başta olmak üzere damping ve
zararın devamı veya yeniden meydana gelmesi ihtimaline ilişkin diğer unsurlar
incelenmiştir. Soruşturmaya tabi ülkelerdeki yerleşik
kapasite ve ihracat potansiyeli MADDE
18- (1) Dünyada iklim değişikliği, ekilebilir
alanların azalması pamuk fiyatlarını arttıracağından, poliestere olan talebin
artacağı öngörülmektedir. Pamuk arzındaki düşüşün, önümüzdeki 5 yıl
içerisinde dünyada poliester elyafa olan talebi arttıracağı düşünülmektedir.
PCI Xylenes & Polyesters1’in 2010
yılında yayınladığı raporda; 2008 yılında 15.057 bin ton olan dünya poliester
elyaf kapasitesinin, 2016 yılında % 39 artarak 22.204 bin ton’a çıkacağı
öngörülmüştür. Tüm bunlara ilaveten,
poliester elyaf fiyatları ve karlılığının yukarıdaki gelişmelere, ham
petrol fiyatlarına ve spekülatif hareketlere bağlı olarak değişeceği
düşünülmektedir. (2) Güney Kore’nin inceleme konusu
poliester elyafta gerçekleştirdiği ihracata bakıldığında 2008 yılında 541 bin
ton olan ihracatının 2009 yılında 552 bin tona, 2010 yılında ise 2008 yılına
kıyasla % 12 oranında artışla 607 bin tona ulaştığı görülmektedir. Bu durum
Güney Kore’nin hali hazırda önemli bir ihracat potansiyeline sahip olduğunu
göstermektedir. Birim fiyatlara bakıldığında ise 2008 yılında 1,45 ABD
Doları/kg olan birim fiyatın 2009’da 1,16 ABD Doları/kg olduğu, 2010’da ise
1,38 ABD Doları/kg olarak gerçekleştiği görülmüş olup, Güney Kore’nin
incelenen dönemde birim fiyatlarını düşürdüğü ve ihracat miktarını arttırdığı
anlaşılmaktadır.2 UTM (Uluslararası Ticaret Merkezi-ITC)
verilerine bakıldığında Güney Kore poliester elyafın dünyadaki bir numaralı
ihracatçısı durumundadır. Değer bazında Güney Kore’nin poliester elyaf
ihracatı 2008 yılında 787 milyon ABD Doları, 2009’da 643 milyon ABD Doları ve
2010’da ise 840 milyon ABD Doları tutarında gerçekleşmiştir. Güney Kore’nin
bu dönemde AB-27’ye yaptığı ihracatın birim fiyatları, ülkemize olan
ihracatının birim fiyatlarının önemli ölçüde altında gerçekleşmiştir. (3) Bunun yanı sıra Güney Kore’nin
diğer ülkelere olan ihracatının ülkemize kıyasla daha düşük fiyatlı olduğu ve
ülkemizde yürürlükte olan önlemin kalkması halinde bu ürünlerin ülkemize
yöneleceği düşünülmektedir. AB Pazara Giriş Veri Tabanından (MADB-EU Market
Access Database) ve UTM verilerinden yararlanılarak, soruşturmaya konu
ülkelerin AB-27’ye ihracatları ve AB’nin soruşturma konusu GTİP altında yer
alan poliester elyaf maddesi genel ithalatına ilişkin veriler incelenmiştir.
Euro bazındaki değerlerin ABD doları bazındaki değerler ile
karşılaştırılmasında Euro-Dolar paritesi olarak 2007 yılı için 1,37, 2008
yılı için 1,47, 2009 yılı için 1,39 ve 2010 yılı için 1,33 ortalama değerleri
alınmıştır (DPT verileri). Buna göre Güney Kore’nin AB-27’ye sırasıyla 2008,
2009 ve 2010 yıllarındaki birim ihraç fiyatları 1,39, 1,30 ve 1,48 ABD
Doları/ kg seviyesindedir. AB’nin poliester elyaf ithalatını en çok
gerçekleştirdiği ülke 2008, 2009 ve 2010 yıllarında Güney Kore’dir. Güney
Kore’nin bu dönemdeki AB’ye ihraç fiyatları ülkemize olan ihraç fiyatlarının
önemli ölçüde altında gerçekleşmiştir. (4) PCI Xylenes & Polyesters3
raporu uyarınca Güney Kore’nin poliester elyafta toplam kapasitesinin 2008 ve
2009 yıllarında 620 bin ton seviyelerinde olduğu, 2010 yılı ve sonrasında da
bu seviyelerde olacağı öngörülmüştür. Ülkenin üretim rakamlarına bakıldığında
ise 2008 yılında 477 bin ton, 2009 yılında 524 bin ton olarak gerçekleşen
üretimin, 2010 yılında 520 bin ton olacağı ve sonraki yıllarda da bu
seviyelerde seyredeceği öngörülmüştür. Nihai bildirim sonrasında, Güney
Koreli firmalar tarafından da dile getirildiği üzere, PCI raporu uyarınca
ülkenin 2010 yılı ithalatının 520 bin ton olacağı öngörülürken ülkenin
ihracatları 607 bin ton seviyelerine ulaşarak öngörülen rakamın %20 oranında
üstüne çıkmıştır. (5) Nihai bildirim sonrasında Güney Koreli
firmalar tarafından, Güney Kore’de 2000 yılı sonrasında bazı firmaların
kapandığı ve yalnızca iki büyük poliester elyaf üreticisi kaldığı ifade
edilmiştir. Ancak, firmaların kendileri tarafından da ifade edildiği üzere
sektörde ölçek ekonomisinin avantajları dolayısıyla, zaman içinde büyük
firmalar varlıklarını devam ettirebilmektedirler. İşbirliğinde bulunan söz
konusu iki firma, kapasite ve üretim rakamlarına bakıldığında büyük
üreticiler arasında yer almaktadırlar. (6) Yukarıdaki bilgiler ışığında,
Güney Kore’nin soruşturma konusu poliester elyaf üretiminde önemli bir
kapasiteye sahip tedarikçi ve dünyadaki en büyük ihracatçı ülke olarak yerini
koruduğu görülmektedir. (7) Endonezya’nın poliester elyaf
ihracatına bakıldığında ise ülkenin önemli ihraç pazarlarının İtalya ve ABD
olduğu görülmüştür. 2008 yılında 96 bin ton olan ihracatının 2009 yılında 78
bin tona, 2010 yılında ise 65 bin tona düştüğü görülmektedir. Ancak bu
düşüşün temelde, ülkenin kriz dönemi ve sonrasında ABD’ye yaptığı ihracattaki
azalmadan kaynaklandığı görülmektedir. Birim fiyatlara bakıldığında ise
Endonezya’nın oldukça düşük seviyelerde olan birim fiyatının 2008 yılında
1,30 ABD Doları/kg, 2009’da 1,00 ABD Doları/kg olduğu, 2010’da ise 1,31 ABD
Doları/kg olarak gerçekleştiği görülmüştür.4
MADB verilerine göre, Endonezya’nın AB-27’ye birim ihraç fiyatları sırasıyla
2008 yılında 1,43 ABD Doları/kg, 2009 yılında 1,71 ABD Doları/kg ve 2010
yılında ise 1,26 ABD Doları/kg seviyesinde gerçekleşmiştir. AB’nin poliester
elyaf ithalatını en çok gerçekleştirdiği ülke Güney Kore’dir. Soruşturmaya
konu bir diğer ülke olan Endonezya ise Güney Kore, önleme tabi olan Tayvan ve
Hindistan ile ülkemizden sonra beşinci sırada yer almaktadır. Endonezya’nın
belirtilen dönemde AB-27’ye ihraç fiyatları, ülkemize yapılan ihracatın
fiyatlarının altında seyretmiştir. (8) PCI Xylenes & Polyesters5
raporuna göre Endonezya’nın poliester elyafta toplam kapasitesinin 2008 ve
2009 yıllarında 773 bin ton seviyelerinde olduğu ve 2010 yılı ve sonrasında
da bu seviyelerde olacağı öngörülmüştür. Ülkenin üretim rakamlarına
bakıldığında ise 2008 yılında 401 bin ton, 2009 yılında 440 bin ton olarak
gerçekleşen üretimin, 2010 yılında 446 bin ton olacağı ve sonraki yıllarda da
bu seviyelerde seyredeceği öngörülmüştür. Bu bilgiler ışığında, Endonezya’nın
hali hazırda Türkiye’ye yönlendirebileceği bir kapasite fazlası bulunduğu
değerlendirilmektedir. Türkiye pazarının önemi
MADDE
19-
(1) Türkiye, tekstil sektörünün büyüklüğü ve coğrafi konumunun sunduğu
avantajdan ötürü soruşturma konusu ülkeler için önemli bir pazar olarak
değerlendirilmektedir. Önlem konusu ürüne yönelik olarak yerli üretim dalı
tarafından temin edilen veriler ve ithalat rakamları temelinde pazar
büyüklüğünün soruşturma konusu ülkeler için cazip bir seviyede olduğu
değerlendirilmektedir. Yerli üreticilerle yapılan görüşmeler ve genel
ekonomik göstergeler dikkate alındığında, Türkiye ekonomisinde özellikle
2010’un ilk yarısından sonra kaydedilen canlanmanın etkisiyle, tekstil
sektöründe yaşanan hareketlilik ile artan iç talebin önümüzdeki dönemde de
devam edeceği değerlendirilmektedir. (2) Güney Kore ve Endonezya’da
yerleşik üretici/ihracatçıların dünya poliester elyaf pazarındaki önemli
konumları ve kapasiteleri ile ihracat eğilimleri ve gerçekleşen fiyatlar
dikkate alındığında, söz konusu önlemin yürürlükten kalkması halinde üretimin
önemli bir kısmının Türkiye’ye yönlendirilebileceği ve yerli üretim dalının
pazar payını kaybedebileceği mütalaa edilmektedir. Talebi etkileyen unsurlar
MADDE
20- (1)
Ürünün talebi tekstil sektöründeki iplik, teknik tekstil (non-wowen) ve ev
tekstili dolgu malzemesi talebine paralel olarak gelişmektedir. (2) Nihai bildirim sonrasında Güney
Koreli firmalar tarafından ülkemizde teknik tekstil üretiminin ve dolayısıyla
poliester elyaf talebinin artacağı, ayrıca poliester kullanılarak üretilen
mensucat ve konfeksiyona getirilen ilave önlemler dolayısıyla da ilave bir
talep oluşacağı ifade edilmiştir. (3) Normal şartlarda rekabet her ne
kadar kalite, fiyat ve servis sıralamasıyla değerlendirilse de pazar
koşullarında fiyat, her zaman rekabette belirleyici unsur olarak karşımıza
çıkmaktadır. Esas soruşturmada tespit edilen damping marjı
MADDE
21- (1) Mevcut dampinge karşı
önlemin hukuki ve idari altyapısını teşkil eden damping soruşturması
esnasında tespit edilen damping marjları, soruşturma konusu ülkelerde
yerleşik üretici/ihracatçıların önlemin yürürlükten kalkması halinde muhtemel
davranışlarını yansıtan, önemli bir gösterge niteliği taşıması nedeniyle
dikkate alınmıştır. (2) Mevcut dampinge karşı önlemin
hukuki ve idari altyapısını teşkil eden esas damping soruşturmasında tespit
edilen ve sonrasındaki nihai gözden geçirme soruşturması ile değiştirilerek
devamına karar verilen damping marjları, Güney Kore için CIF bedelin %10’u, Endonezya
için ise CIF bedelin %6,2-%12’si olarak hesaplanmıştır. Değerlendirme
MADDE
22- (1) Yukarıdaki
bilgiler çerçevesinde, önlemin yürürlükten kalkması halinde soruşturma konusu
ülkelerin muhtemel davranışlarını yansıtması bakımından esas soruşturmada
hesaplanan damping marjlarının önemli düzeylerde olduğu, önleme tabi Güney
Kore ve Endonezya’nın söz konusu üründe önemli ihracatçılar arasında olduğu
ve Türkiye’ye yönlendirebilecek ciddi kapasitelerinin bulunduğu, bu nedenle
yürürlükteki önlemin kalkması halinde dampingli ithalatın devamı veya
tekrarının muhtemel olduğu değerlendirilmektedir. (2)
Bununla birlikte önceki soruşturmalardaki damping marjına ilişkin tespitler
dikkate alındığında, önlemin yürürlükten kalkması halinde, ekonomik
göstergeleri özellikle 2010 yılından itibaren olumlu bir seyir izleyen ve
yeni yatırımlar yapmakta olan yerli üretim dalının olumlu görünümün
kolaylıkla olumsuz bir seyre girebileceği değerlendirilmektedir. (3)
Diğer taraftan, ürünün mevcut soruşturma kapsamındaki ülkeler dışında bazı
tedarikçi ülkelerden (Suudi Arabistan, ÇHC, Hindistan, Tayland, Tayvan)
ithalatı da değişen oranlarda dampinge karşı önleme tabiidir. ALTINCI
BÖLÜM Diğer Hususlar Üçüncü ülkelerden ithalat ve diğer
hususlar MADDE 23- (1) Nihai bildirim sonrasında Güney Kore ve Endonezya’da
yerleşik üretici/ihracatçı firmalar ürünün Malezya ve Vietnam’dan yapılan
ithalatının arttığını ifade etmişlerdir. Bilindiği üzere, damping önlemleri
belli ülke ve firmalara yönelik olarak konmakta ve ticaretin doğası gereği
ithalat önlem bulunmayan ülkelere yönelebilmektedir. Diğer taraftan
soruşturma konusu ülkelerden ithalatın halen devam ettiği görülmüştür. Öte yandan gözden geçirme döneminde yaşanan
küresel ekonomik krizin, gerek ithalat verileri gerekse yerli üretim dalının
ekonomik göstergeleri üzerindeki etkileri yapılan analizlerde dikkate
alınmıştır. Bununla birlikte üçüncü ülkelerden gerçekleşen ithalatın ve
küresel ekonomik krizin etkilerinin, soruşturma konusu önlemin yürürlükten
kaldırılması halinde dampingin ve zararın tekrar meydana gelebileceğine
ilişkin bu Tebliğdeki tespitleri değiştirebilecek nitelikte olmadığı
değerlendirilmiştir. YEDİNCİ
BÖLÜM Karar MADDE 24- (1) Soruşturma sonucunda, meri önlemin yürürlükten
kaldırılması halinde dampingin ve zararın devamı veya yeniden meydana
gelmesinin muhtemel olduğu tespit edildiğinden İthalatta Haksız Rekabeti
Değerlendirme Kurulunun kararı ve Bakanın onayı ile soruşturma konusu ürün
için uygulanmakta olan dampinge karşı önlemin aşağıda belirtilen şekilde
uygulanmaya devam edilmesine karar verilmiştir
Uygulama MADDE 25-
(1) Gümrük idareleri, Karar maddesinde gümrük tarife istatistik pozisyon
numarası, tanımı ve menşe ülkesi belirtilen eşyanın, diğer mevzuat hükümleri
saklı kalmak kaydıyla, serbest dolaşıma giriş rejimi kapsamındaki
ithalatında, karşılarında gösterilen oranda dampinge karşı önlemi tahsil
ederler. Yürürlük MADDE 26-
(1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE
27- (1) Bu Tebliğ hükümlerini
Ekonomi Bakanı yürütür. 16 Mayıs
2012 ÇARŞAMBA Resmî Gazete
Sayı : 28294 |