| SON GÜNCELLEME: 14/03/2012 | ||||||||||||||||||||||
| Dış Ticaret Müsteşarlığından: İTHALATTA
  HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN
  TEBLİĞ (TEBLİĞ
  NO: 2011/01) BİRİNCİ
  KISIM Genel Bilgi ve
  İşlemler Soruşturma MADDE 1- (1) Cam Elyaf Sanayii A.Ş. (Cam
  Elyaf) tarafından yapılan başvuru üzerine,
  Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) menşeli “cam elyafı takviye malzemeleri” için 22/01/2010
  tarih ve 27470 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin
  Önlenmesine İlişkin 2010/3 sayılı Tebliğ ile başlatılan damping soruşturması
  Dış Ticaret Müsteşarlığı (Müsteşarlık) İthalat Genel Müdürlüğü tarafından
  yürütülerek tamamlanmıştır. (2) 27648 sayılı
  Resmi Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine
  İlişkin 2010/19 sayılı Tebliğ ile 21/07/2010 tarihinde geçici önlem
  alınmıştır. Kapsam MADDE 2- (1) Bu Tebliğ; 4412 sayılı Kanun’la değişik 3577 sayılı
  İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında
  Kanun (Kanun), 20/10/1999 tarihli ve 99/13482 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Karar ve
  30/10/1999 tarihli ve 23861 sayılı Resmi
  Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelik (Yönetmelik) ile 02/05/2002 tarihli ve 24743
  sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
  İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmeliğe Ek Madde Eklenmesine
  Dair Yönetmelik hükümleri çerçevesinde yürütülen damping soruşturması sonuçlarını içermektedir. Yerli üretim dalının temsil
  niteliği MADDE 3-
  (1) Yönetmelik’in 20 nci
  maddesi uyarınca şikayet yerli üretim dalı adına yapılmış ve bu bağlamda şikayetçi üreticinin yerli üretim dalını
  temsil ettiği anlaşılmıştır. İlgili
  tarafların bilgilendirilmesi ve bilgilerin değerlendirilmesi  MADDE 4- (1) Soruşturma açılmasını
  müteakip, soruşturma konusu ürünün Müsteşarlıkça tespit edilen ithalatçılarına,
  ÇHC’de yerleşik bilinen ihracatçılarına ve diğer bütün ihracatçıların da bilgilendirilmesi için
  ÇHC Ankara Büyükelçiliği’ne ilgili soru formları, başvurunun gizli olmayan özeti ve soruşturma açılış
  Tebliğine ulaşmalarını temin etmek için soruşturma açılışına ilişkin
  bildirimde bulunulmuştur. (2) Tarafların
  soru formlarını yanıtlamaları için posta süresi dahil 37 gün süre tanınmıştır.
  Tarafların süre uzatımı yönündeki makul talepleri karşılanmıştır. (3) Yerli üretim dalı, soruşturma
  sırasında Müsteşarlığımızla işbirliği içinde olmuş ve gerektiğinde talep
  edilen ilave bilgi ve belgeleri temin etmiştir. (4) ÇHC’de yerleşik üreticilerden Chongqing
  Polycomp International Corporation (CPIC),
  Jushi Group Company Limited (Jushi) ve Taishan Fiberglass Incorporation (Taishan) ile ihracatçılardan China
  National Building Materials and Equipment Import and Export Corporation (CNBM)
  soru formlarına cevap vermişlerdir. Ayrıca, Çin İnşaat Malzemeleri Endüstrisi Federasyonu, soruşturmaya
  ilişkin görüşlerini Müsteşarlığımıza yazılı
  olarak iletmiştir. (5) Taishan
  firması, soru formuna verdiği yanıtta Sinoma Jingjing Fiberglass Co., Ltd. (SJFG), PPG Sinoma Jingjing Fiber Glass Co., Ltd. (PPGSJFG), Taishan Fiberglas Zoucheng Co.. Ltd. ve Shandong
  Taishan-PDO Glass Fiber Products Co., Ltd. firmalarının
  kendisinin bağlı veya ilgili şirketleri olduğunu belirtmiş ve soru
  formunu bu firmalar adına da
  yanıtlamıştır. (6) İthalatçı
  soru formunu doldurmaları için kendilerine soruşturma açılışına ilişkin
  bildirimde bulunulan ithalatçı firmaların 26 adedinden yanıt alınmıştır. (7) Soruşturma
  sonucunda alınacak karara esas teşkil edecek nitelikteki bilgi ve bulguları içeren “Nihai Bildirim Raporu” ilgili
  tarafların bilgisine sunulmuştur. Nihai Bildirim Raporu’na ilişkin 2
  üretici/ihracatçı ve 12 ithalatçı firmadan görüş gelmiştir. Ayrıca,
  soruşturma esnasında ilgili taraf olarak kabul edilen iki dernek de Nihai
  Bildirim Raporu’na ilişkin
  görüşlerini sunmuşlardır. (8) Soruşturma sırasında ilgili taraflardan gelen dinleme
  toplantısı talepleri karşılanmıştır. Bu çerçevede, hem üretici/ihracatçı
  firmalar özelinde hem de diğer ilgili tarafların
  katılımıyla bir kamu dinleme toplantısı düzenlenmiştir. Bu şekilde, tüm
  ilgili taraflara soruşturma ile ilgili konularda görüş ve
  iddialarını sözlü olarak da sunma fırsatı tanınmıştır. (9) Tarafların soruşturma boyunca ortaya koyduğu tüm bilgi,
  belge ve görüşler incelenmiş,
  mezkûr görüşlerden mevzuat kapsamında değerlendirilebilecek olanlarına bu Tebliğ’in ilgili bölümlerinde değinilmiştir. Ayrıca,
  ilgili taraflardan alınan bilgi ve belgelerin gizli olmayan nüshaları talep eden bütün ilgili tarafların bilgisine
  sunulmak üzere hazır tutulmuştur. Yerinde
  doğrulama soruşturması MADDE 5- (1) Yönetmelik’in 21 inci
  maddesi çerçevesinde yerli üretici Cam Elyaf
  firmasının Gebze’de bulunan üretim ve idari tesislerinde yerinde doğrulama soruşturması yapılmıştır. Soruşturma dönemi MADDE 6-
  (1) Damping belirlemesi için 01/01/2009-31/12/2009 tarihleri arası soruşturma
  dönemi (SD) olarak kabul edilmiştir. Zarar belirlemesinde ise, veri toplama
  ve analiz için 01/01/2007-31/12/2009 arasındaki dönem esas alınmıştır. İKİNCİKISIM Soruşturma Konusu Ürün ve Benzer Ürün Soruşturma
  konusu ürün ve benzer ürün MADDE 7- (1) Soruşturma konusu ürün, normal olarak 7019.11, 7019.12,
  7019.19,
  7019.31, 7019.90.91.00.00, 7019.90.99.10.00 gümrük tarife pozisyon numaraları
  (GTİP) altında yer alan “cam elyafı
  takviye malzemeleri (cam elyafı)”dir. Bahse konu GTİP’ler, yalnızca bilgi amaçlı verilmiş olup, bağlayıcı
  mahiyette değildir. (2) Soruşturma
  kapsamında yapılan incelemelerde soruşturma konusu maddenin yukarıda
  belirtilen GTİP’ler dışında bir sınıflandırma
  altında ithal edildiğine ilişkin herhangi bir
  bulgu edinilmemiştir. Soruşturma konusu eşya ile ilgili açıklamalar ise genel
  içerikli olup uygulamaya esas olan GTİP ve karşılığı eşya tanımıdır. Bununla
  beraber, soruşturma konusu eşyanın
  Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde yer alan tarife pozisyonunda ve/veya tanımında
  yapılacak değişiklikler, uygulamaya halel getirmemektedir. (3) Cam elyafı,
  silika, kolemanit, alüminyum oksit, soda, magnezyum oksit, bor gibi geleneksel cam üretim hammaddelerinden
  üretilmektedir. Üretim şekli özetle şu şekildedir: Hammadde
  bileşimi, çok ince öğütülerek, homojen bir karışım elde etmek üzere karıştırılır ve yaklaşık 1.550 C sıcaklıkta
  çalışan bir ergitme fırınına beslenir. Fırın içinde, karışım yavaşça sıvı hale getirilir. Ergimiş
  cam, elektrikle ısıtılan platin/rodyum alaşımından yapılmış 1.250 C’de kontrol edilen kovanlara iletilir ve kendi ağırlığı
  ile kovanlardaki 1 ila 2 mm çapındaki yüzlerce delikten serbest akış ile
  yüksek hızlarda akmaya başlar. Kovanlardan akan fılamentlerin ısı değeri su ve hava ile
  soğutularak düşürülür. Sıcaklığı düşürülen cam filamentleri korunma amacıyla kimyasal bir bağlayıcı ile kaplanır. Filamentlerin bir araya getirilmesiyle demet elde edilir. (4) Cam elyafı temel olarak tek uçlu
  fitiller, çok uçlu fitiller, kırpılmış demetler ve kırpılmış demetlerden keçeler olmak üzere dört ürün tipine ayrılabilir.
  Tek uçlu fitiller, demetlerin doğrudan sarılarak R/F fırınlarında
  kurutulmasıyla elde edilen ürünlerdir. Direkt sarma fitiller olarak da adlandırılan tek uçlu fitiller, silo, depo
  veya boru gibi silindirik ürünlerin
  sarma tekniği ile üretiminde, her türlü içi boş ve/veya dolu profilin devamlı
  çekme (pultruzyon)
  yöntemiyle üretiminde ve dokunmamış çok açılı kumaşların üretiminde kullanılmaktadırlar. (5) Çok uçlu
  fitiller, demet gruplarının birbirine paralel olarak bükülmeden sarılması yöntemiyle üretilmektedirler. Sarma işlemi
  bir makine aracılığı ile yapılmakta olup statik
  elektrik kontrolü de sarım işlemi sırasında icra edilmektedir. Çok uçlu
  fitiller, talebe göre farklı tekslerde üretilip pazara sunulmaktadırlar. Teks sayısı, 1000 metre uzunluğundaki bir demetin gram cinsinden ağırlığını ifade etmektedir.
  Akrilik küvet üretimi, ışık geçirgen panel üretimi, CTP
  (Cam Elyaf Takviyeli Plastik) boru ve otomobil tavanı üretimi çok uçlu fitillerin başlıca kullanım alanlarını oluşturmaktadır.
  Ayrıca sıcak baskı kalıplama ve santrifüj kalıplama (savurma döküm) tekniklerinde
  de çok uçlu fitil kullanılabilmektedir. (6) Kırpılmış
  demet üretiminde, öncelikle kimyasal bağlayıcı ile kaplanan demetler, kırpma makinesinin arkasına dizilmektedir.
  Makineye dizilen demetler kırpma ünitesinde
  istenilen uzunluklarda (3-4, 5-6, 12-24 mm) kırpılmakta ve kırpılan demetler kullanılacak ürüne göre fırınlanarak kademeli ve
  vibrasyonlu elekten geçirilerek ambalajlanmaktadırlar.
  Kırpılmış demetler, sıcak baskı kalıplamalarında; otomotiv, elektrik/elektronik, beyaz eşya ve mühendislik ürünlerinin
  plastiklerinin, termoplastik granüllerin, debriyaj
  ve fren balatalarının üretiminde ve su tabanlı dağılım (dispersiyon) uygulamalarında kullanılmaktadırlar. (7) Kırpılmış demetlerden keçe (keçe)
  üretiminde, özel olarak hazırlanmış demetler, kırpıcı bölümüne yerleştirilmekte
  ve 50 mm uzunlukta kırpılarak yürüyen bir bant üzerine tesadüfi görünümde dağıtılmaktadırlar. Bant üzerindeki bu
  demetler reçine esaslı toz veya
  sıvı bağlayıcı ile bir arada tutulurken, toz bağlayıcının erimesi ve sıvı
  bağlayıcının ortamdaki suyunun
  giderilmesi için demetler fırınlar içerisinden geçirilmektedirler. Fırından
  geçirilen demetler soğurken, rulolar arasından geçirilerek düzleştirilmekte
  ve bu şekilde keçe üretimi
  tamamlanmaktadır. Keçeler; genellikle birim alan ağırlığı ile ifade
  edilmektedir. Örneğin; 300-450
  gr./m2 keçenin birim alan ağırlığı 300-450 gr. olacaktır. Diğer farklılıklar
  keçeyi bir arada tutan bağlayıcının miktarı ve türüne göre ifade
  edilmektedir. Keçeler, tekne üretiminde; otomotiv yedek parça ve aksesuarlarının
  üretiminde; yapı elemanları, yalıtım malzemeleri,
  çatı ve cephe kaplamaları için levha üretiminde; sandviç yapıdaki kamyon kasaları
  ile jelkotlu laminat
  üretiminde kullanılmaktadırlar. (8) Soruşturma
  esnasında bazı ithalatçılar, yerli üreticinin ürün kompozisyonunu çeşitlendiremediğini, son teknolojik gelişmelere ve
  gelişen alt kullanıcı pazarlarına ayak uyduramadığını,
  özellikle kimyasal dayanım gerektiren ürünlerde kullanılan ECR tipi cam elyafı üretemediğini, gıda sektöründe kullanılan ürünlerde
  gıdaya uygunluk sertifikasının olmadığını
  ve bu nedenlerden dolayı ithalata mecbur kaldıklarını iddia etmişlerdir.
  Yapılan incelemeler neticesinde, yerli üretim dalının ürün
  kompozisyonun işbirliğine gelen ihracatçılara
  göre daha dar olduğu, ECR tipi cam elyafı üretmediği, ancak gıda uygunluğu gerektiren ürünlerinin gıda uygunluk
  sertifikalarının bulunduğu tespit edilmiştir. Yerli üretim dalı ise ürün kompozisyonun temel
  ürünleri içerdiğini, ürün çeşitliliğini artırmak amacıyla yeni yatırım yapmalarının içinde
  bulundukları maddi zarar durumu nedeniyle zor olduğunu ancak maddi zararın giderilmesi durumunda yatırım kararları
  alabileceklerini ifade etmiştir.
  ECR tipi cam elyafı üretimine ilerleyen yıllarda başlanabileceğini ifade eden
  yerli üretici, ayrıca, kompozit ürünlerde
  kimyasal maddelerle temas eden kısmın polyester reçine olduğunu ve cam elyafın kimyasal dayanım
  gerektirmediğini, dolayısıyla E tipi cam elyafı ürününün ECR tipi cam
  elyafı ile ikame edilebileceğini ifade etmiştir. (9) Bazı ithalatçılar, soruşturma
  konusu ülkeden zımpara taşı imalatında kullanılan cam elyaftan örülmüş disk ithal ettiklerini ve söz konusu ürünün
  soruşturma konusu ürünle benzer ürün olarak addedilemeyeceğini iddia
  etmişlerdir. Yapılan incelemeler sonucu, yerli üreticinin disk üretmediği,
  ancak diskin bir önceki girdisi olan cam elyaftan fitili üreterek iç piyasaya
  verdiği ve iç piyasadaki üreticilerin ise disk üretimi yaptığı anlaşılmıştır. (10) Bazı
  ithalatçı firmalar, cam elyaftan salmastraların üretiminde kullanılan çapı 11
  mikrondan daha dar olan cam elyaftan tekstürize
  edilmiş fitilleri ithal ettiklerini ve söz konusu ürünün soruşturma konusu ürünle benzer ürün kabul edilemeyeceğini
  iddia etmişlerdir. Soruşturma esnasında yapılan incelemeler
  sonucu yerli üretim dalının cam elyafın
  tiplerinden olan söz konusu ürünün fitillerini tekstürize
  edilmemiş halde üretme kabiliyetinin olduğunu ancak ekonomik
  nedenlerden dolayı şu an 12 mikrondan küçük çapta fitil üretmediği tespit edilmiştir. Yine bazı ithalatçılar yerli üretim
  dalının 100 gr/m2 alan ağırlığında keçe üretmediğini ve bu yüzden ithalata
  mecbur kaldıklarını ifade etmişlerdir. Ancak yerli üretim
  dalının söz konusu alan ağırlığında keçeyi üretebildiği fakat ekonomik gerekçeler
  nedeniyle şu an üretmediği anlaşılmıştır. (11) Bazı
  ithalatçı firmalar, geçici önlem alındıktan sonra yerli üreticiden yeterli miktarda mal alınamadığını ve yerli üreticinin
  fiyatları aşırı yükselttiğini iddia etmişlerdir. Yerli üretici ise izabe sanayisinde üretimin belirli
  planlara tabi olduğunu, dolayısıyla satışların kontratla
  yapılabildiğini, geçici önlem sonrası bir anda büyük miktarda ürün talep eden firmaların taleplerini mümkün olduğu ölçüde
  karşılamaya çalıştığını, dampingli ithalattan
  kaynaklanan fiyat baskısı nedeniyle artan maliyetlerine rağmen fiyatlarını artıramadıkları, geçici önlem sonrası fiyatların
  daha rekabetçi hale gelmesi sonucu fiyat artırımına gidildiğini ve
  bunun normal karşılanması gerektiğini ifade etmiştir. (12) Bir ithalatçı firma, yerli üretim
  dalının 1980’li yıllardaki uygulamalarına geri dönerek kullanıcılara cam elyafın yanında tamamlayıcı maddesi olan
  polyester reçineyi de satmak
  istediğini ve piyasadaki hakim durumunu kullanmaya çalıştığını, alınacak bir damping önleminin yerli üretim dalının tekel
  durumunu güçlendireceğini iddia etmiştir. Yerli üretim dalı ise cam elyaf piyasasına girmenin veya piyasadan
  çıkmanın önünde herhangi bir engel
  olmadığını ancak üretimin ciddi yatırım gerektirmesi sebebiyle bugüne kadar Türkiye’de sadece Cam Elyaf firmasının bu
  sektörde var olduğunu, Cam Elyaf firmasının
  tekel olmadığını ve hem dampingli ithalatla hem de diğer ithalatla iç pazarda
  rekabet halinde olduğunu, cam elyafın yanında polyester reçine satmak
  gibi bir taleplerinin ise hiç olmadığını
  ifade etmiştir. (13) Yapılan belirlemeler sonucunda, Yönetmelik’in 4 üncü maddesi çerçevesinde, yerli
  üreticiler tarafından üretilen ürünler ile soruşturma konusu ülkeden ithal
  edilen ürünler arasında teknik ve
  fiziksel özellikleri, kullanım alanları, dağıtım kanalları ve birbirini ikame
  edebilmeleri açısından bir fark
  bulunmadığı, ÇHC’den ithal edilen soruşturma konusu
  madde ile yerli üretim dalı
  tarafından üretilen soruşturma konusu maddenin benzer ürün olarak kabul edilebileceği anlaşılmıştır. ÜÇÜNCÜ KISIM Dampinge İlişkin
  Belirlemeler Genel MADDE 8- (1) Soru
  formlarına cevap veren ÇHC’de yerleşik
  üretici/ihracatçı firmaların piyasa
  ekonomisi ve bireysel muameleye ilişkin iddia ve talepleri aşağıda yer almaktadır. (2) CPIC firması
  piyasa ekonomisi koşullarında faaliyet gösterdiğini iddia etmiştir. Jushi ve Taishan firmaları ise
  bireysel muamele talebinde bulunmuşlardır. Piyasa
  ekonomisi iddiaları ve bireysel muamele taleplerinin değerlendirilmesi MADDE 9- (1) Piyasa ekonomisi koşullarında faaliyet gösterdiğini
  iddia eden ÇHC’de
  yerleşik üretici/ihracatçıların, soruşturma konusu ürünün üretiminde ve
  satışında Yönetmelik Ek Madde l’de belirtilen
  ölçütler çerçevesinde piyasa ekonomisi koşullarının geçerli olduğunu yeterli deliler ile ortaya koymaları gerekmektedir.
  Bu takdirde, söz konusu üretici/ihracatçılar için normal değerin
  belirlenmesinde Yönetmelik’in 5 inci maddesi esas
  alınmakta, aksi durumda ise 7 nci maddesi
  uygulanmaktadır. (2) Buna göre,
  CPIC firmasının piyasa ekonomisi koşullarında faaliyet gösterdiğine ilişkin
  iddiaları ile Jushi ve Taishan
  firmalarının bireysel muamele talepleri Yönetmelik hükümleri çerçevesinde incelenmiştir. Her bir firma için yapılan
  belirlemeler aşağıda yer almaktadır. a) CPIC (1) ÇHC’de
  yapılan reformlarla birlikte bir miktar gevşemeye rağmen uygulanmakta olan daimi ikamet izin sisteminin (hukuo sistemi) üretimin temel girdilerinden biri olan işgücünün serbest dolaşımını kısıtladığı ve
  işçi ücretlerinin piyasa koşullarında oluşmasını
  engellediği, (2) ÇHC’de
  soruşturma konusu ürünün üretildiği bölge sınırlan içinde hiç bir arazi parçası için özel mülkiyetin söz konusu olmadığı,
  arazi tahsisinin merkezi otoritenin yönlendirdiği
  yerel makamlar tarafından ancak geçici olarak yapıldığı, firmanın varlıkları arasında da arazinin görünmediği bunun yerine
  arazi kullanıra hakkının bulunduğu, dolayısıyla
  üretimin bir diğer temel girdisi olan arazinin de merkezi veya yerel
  makamların kontrolü altında olduğu, (3) Firmanın
  çoğunluk hissesinin devlete ait bir şirkette olduğu, yönetim kurulunun çoğunluğunun devlet temsilcilerinden oluştuğu, yönetim
  kurulundaki devlet temsilcilerinin onayı olmadan hiçbir
  kararın alınamayacağı değerlendirilmiştir. (4) Bu
  değerlendirmeler ışığında, CPIC firmasının piyasa ekonomisi koşullarında faaliyet gösterdiği iddiası kabul edilmemiş, ancak firmanın
  Türkiye’ye satış verileri kullanılarak
  bireysel muamele yapılmış, bu çerçevede firma için ayrı bir damping marjı hesaplanmıştır. b) Jushi (1) Firmanın
  bireysel muamele yapılması talebi uygun bulunmuş ve Türkiye’ye satış
  verileri kullanılarak firma için ayrı bir damping marjı hesaplanmıştır. c) Taishan (1) Firmanın
  bireysel muamele yapılması talebi uygun bulunmuş ve Türkiye’ye satış
  verileri kullanılarak firma için ayrı bir damping marjı hesaplanmıştır. (2) Ayrıca,
  yapılan inceleme sonucu, Taishan firması haricinde,
  firmanın bağlı şirketlerinden olan SJFG ve PPGSJFG
  firmalarının da SD’de Türkiye’ye satışı olduğu
  tespit edilmiştir. Bu firmalardan SJFG’nin
  Türkiye’ye soruşturma konusu ürün kapsamı dışında bir ürünü ihraç ettiği, PPGSJFG firmasının ise soruşturma konusu ürün
  kapsamındaki ürünleri ihraç ettiği
  anlaşılmıştır. Bu çerçevede, sadece PPGSJFG firmasının Türkiye’ye satış
  verileri Taishan firmasının Türkiye’ye satış
  verileri ile birleştirilmiş ve bu veriler Taishan
  firmasının damping marjı hesabında kullanılmıştır. Normal
  değerin belirlenmesi MADDE 10- (1) 9 uncu maddede yapılan
  değerlendirmeler neticesinde, ÇHC’de mukim
  soruşturma konusu firmalar piyasa ekonomisinde faaliyet gösteriyor olarak
  kabul edilmediğinden, normal değer, Yönetmelik’in 7 inci maddesi çerçevesinde, Türkiye’de benzer malın birim imalat maliyetine genel,
  idari ve satış giderleri ile makul bir karın eklenmesiyle oluşturulmuştur. (2) Emsal ülke seçimiyle ilgili süresi
  içinde taraflardan bazı itirazlar gelmiştir. Bu bağlamda, Çin İnşaat Malzemeleri Endüstrisi Federasyonu emsal ülkenin
  Hindistan olarak belirlenmesini istemiştir. Ancak söz konusu
  Federasyon, Hindistan’daki cam elyafı üreticilerinin
  üretim maliyetlerine ilişkin herhangi bir veri sunmamıştır. Diğer itiraz eden
  firmalar da konu hakkında bilgi ve
  belge sunmamışlardır. Bu nedenle, emsal ülkenin Türkiye olarak seçilmesine ilişkin kararda herhangi bir
  değişikliğe gidilmemiştir. Ancak, normal değerin tespitinde Türkiye’deki veriler olduğu gibi alınmamış,
  uluslararası piyasa koşullan göz önüne alınarak ilgili kalemlerde
  gerekli ayarlamalar yapılmıştır. (3) Taishan
  firması, Yönetmelik’in 7 inci maddesine atıfta
  bulunarak normal değer hesabında
  Türkiye’de benzer mal için fiilen ödenmiş veya ödenmesi gereken fiyatın kullanılması gerektiğini ifade etmiştir. Ancak,
  yapılan değerlendirmeler neticesinde yerli üretim dalının dampingli
  ithalattan kaynaklanan fiyat baskısı sonucu fiyatlarını maliyetlerinin
  altında belirlediği ve oluşan fiyatların normal işlemler altında
  belirlenmediği tespit edilmiştir. Dolayısıyla normal değer hesabında oluşturulmuş
  normal değer yöntemine gidilmiştir. İhraç fiyatı MADDE 11- (1) İhraç fiyatı, üretici/ihracatçı firmaların cevaplarında
  sunduğu bilgiler üzerinden belirlenmiştir.
  İhraç fiyatı hesabında, normal değer belirlemesinde kullanılan ürün tipleri ile aynı özelliği taşıyan
  tipteki ürünler dikkate alınmış, ihracatçılardan alınan bilgiler çerçevesinde navlun, sigorta ve diğer
  satış giderleri düşülmek suretiyle ayarlama
  yapılmış ve böylece ihraç fiyatı mümkün olduğu ölçüde fabrika çıkış aşamasına
  getirilmiştir. (2) CNBM firması, Jushi
  firmasının mallarını tacir sıfatıyla Türkiye’ye ihraç etmiş olduğundan, söz
  konusu firmanın sağlamış olduğu veriler Jushi
  firmasının ihraç fiyatı hesaplamasında dikkate alınmıştır. Fiyat karşılaştırması ve damping
  marjı MADDE 12- (1) Damping marjı hesabında aynı ticari aşamada
  karşılaştırılmayı teminen
  fabrika çıkış aşaması ihraç fiyatı ile fabrika çıkış aşamasında oluşan normal
  değer karşılaştırılmıştır. Damping marjı, ağırlıklı ortalama normal değer ile
  ağırlıklı ortalama ihraç fiyatının karşılaştırılması suretiyle
  hesaplanmıştır. Taishan firması ile Türkiye’ye soruşturma
  kapsamında satışı olan bağlı veya ilgili firmaları damping marjı
  hesaplamasında birlikte ele alınmışlardır. (2) Bazı firmalar, cam elyafın dört
  ana ürün tipinin ayrı ayrı değerlendirilmesini ve her biri için ayrı damping marjı hesaplanmasını
  talep etmişlerdir. Yapılan damping marjı hesabında her ürün tipinin mümkün olduğunca farklı alt grupları için
  ayrı normal değer hesaplanmış ve
  işlem bazında ayrı damping tutarları bulunmuştur. Daha sonra bu damping tutarları ağırlıklandırılmış,
  firma bazında soruşturma konusu ürün olan cam elyafı için damping
  marjı oranına ulaşılmıştır. (3) Buna göre, soru formuna cevap
  veren ihracatçı/üretici firmalar için CIF bedelin yüzdesi olarak hesaplanan
  damping marjları aşağıda yer almaktadır: Chongqing Polycomp International Corporation
  ……………………………… : %24,5 Jushi Group Company
  Limited ………………………………………………...
  : %53,6 Taishan Fiberglass Incorporation ………………………………………………
  : %42,7 DÖRDÜNCÜ KISIM Zarar ve Nedenselliğe İlişkin
  Belirlemeler BİRİNCİ BÖLÜM Dampingli
  İthalatın Gelişimi ve Benzer Mal Fiyatları Üzerindeki Etkisi Genel açıklama MADDE 13- (1) Yönetmelik’in 17 nci maddesi çerçevesinde, soruşturma konusu ülke menşeli
  ithalatın hacminde mutlak anlamda ya da Türkiye tüketimine oranla önemli
  ölçüde bir artış olup olmadığı ile bu ithalatın iç piyasadaki benzer mal
  fiyatları üzerindeki etkisi
  incelenmiştir. Maddenin
  genel ithalatı MADDE 14- (1) 2007 yılında 30.525.125 Kilogram (Kg) olan
  soruşturma konusu ürünün genel
  ithalatı 2008 yılında 28.588.381 Kg’a, SD’de ise 26.243.579 Kg’a
  düşmüştür. Dampingli
  ithalatın miktar ve fiyatlarının gelişimi MADDE 15- (1) Soruşturma konusu maddenin ÇHC’den
  ithalatı 2007 yılında 13.657.567 Kg
  iken, 2008 yılında 19.665.152 Kg’a çıkmış, SD’de ise 19.453.038 Kg seviyesinde
  gerçekleşmiştir. (2) Soruşturma
  konusu maddenin ÇHC’den ithalatının ağırlıklı ortalama
  birim fiyatlarına bakıldığında ise 2007 yılında 1,25 ABD Doları/Kg olan birim
  fiyatın, 2008’de 1,40’a çıktığı, SD’de ise 1,12’ye
  düştüğü tespit edilmiştir. Dampingli
  ithalatın yurt içi tüketime göre değişimi MADDE 16- (1) Soruşturma konusu maddenin yurtiçi tüketimi, yerli
  üretim dalının yurtiçi satışları ile genel ithalatın
  toplanması suretiyle hesaplanmıştır. (2)Bu çerçevede
  belirlenen toplam tüketim endeksi 2007 yılında 100 iken, 2008 yılında 95’e ve
  SD’de 91’e düşmüştür. (3) Dampingli ithalatın tüketim
  içindeki payına endeks olarak bakıldığında ise 2007 yılında 100 olan endeksin, 2008’de 151’e, SD’de
  ise 157’ye çıktığı görülmektedir. Dampingli
  ithalatın yerli üretim dalının fiyatları üzerindeki etkisi MADDE 17- (1) Dampingli ithalatın yerli üretim dalının fiyatları
  üzerindeki etkisini görebilmek amacıyla
  fiyat kırılması, fiyat baskısı, fiyat yıpranması ve fiyat bastırılması hesaplan yapılmıştır. (2) Fiyat
  kırılması, soruşturma konusu ürünün Türkiye pazarına giriş fiyatlarının (CIF ithal fiyatı + gümrük vergisi ve masrafları) yerli
  üretim dalının iç piyasa satış fiyatlarının
  altında olup olmadığını göstermektedir. Buna göre, ÇHC menşeli ithalatın
  yerli üretim dalının fiyatlarını 2007 yılında %9, 2008 yılında %5 ve SD’de %-4 oranında kırdığı tespit edilmiştir. (3) Fiyat baskısı
  ise yerli üretim dalının fiyatlarının dampingli ithalat sebebiyle baskı altında bulunması ve fiyatlarını makul kar elde
  edecek şekilde belirleyememesi durumunda,
  soruşturma konusu ürünün Türkiye pazarına giriş fiyatı ile yerli üreticinin maliyetlerine makul bir kar oranı ekleyerek bulunan
  olması gereken fiyatın karşılaştırılmasıdır.
  Fiyat baskısı hesaplarına göre, ÇHC menşeli ithalatın yerli üretim dalının olması gereken fiyatlarını 2007 yılında %15,
  2008 yılında %27 ve SD’de %38 oranında baskı altında tuttuğu tespit edilmiştir. (4) Fiyat
  yıpranması (depression) yerli üretim dalının birim
  fiyatlarında yaşanan reel gerilemedir.
  Yerli üretim dalının yurt içi birim satış fiyatları 2007 yılında enflasyon etkisinden arındırılmış halde 100 olarak kabul edildiğinde,
  birim fiyatların 2008 yılında 96’ya, SD’de ise 83’e kadar gerilediği görülmüştür. (5) Fiyat bastırması (supression)
  ise, yerli üretim dalının dampingli ithalat sebebiyle maliyet artışlarını fiyatına
  yansıtamaması veya düşen maliyetlerden daha fazla oranda fiyatlarını
  düşürmesi sebebiyle kar oranının azalması veya maliyet-satış oranının yükselmesidir. Yerli üretim dalının soruşturma konusu
  üründeki birim kar oranının endeks değeri 2007 yılında 100 iken 2008 yılında
  zarara dönüşerek -950 olmuştur. SD’de zarar durumu daha da kötüleşmiş ve söz konusu endeks -2.210
  oranında gerçekleşmiştir. Yerli üretim
  dalının birim ticari maliyet-birim yurt içi satış fiyatı oranının endeks
  değerine bakıldığında ise, 2007 yılında 100 olan endeksin 2008 yılında 113’e
  ve SD’de ise 133’e yükseldiği tespit edilmiştir. Söz konusu verilerden görüleceği üzere
  dampingli ithalat sebebiyle yerli üretim dalı soruşturma
  konusu ürünü ciddi oranda zararına satmaktadır. İKİNCİ BÖLÜM Yerli Üretim
  Dalının Durumu Dampingli ithalatın yerli üretim
  dalı üzerindeki etkisi MADDE 18- (1) Yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri, Cam
  Elyaf firmasının 2007-2009
  dönemine ilişkin verilerinin esas alınması suretiyle incelenmiştir. Eğilimin sağlıklı
  bir şekilde incelenmesi amacıyla Türk Lirası bazındaki veriler için yıllık
  ortalama Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE)
  kullanılarak enflasyondan arındırılmış reel değerler kullanılmıştır. a) Üretim, kapasite ve kapasite kullanım oranı (KKO) (1) Yerli üretim dalının soruşturma
  konusu ürün için 2007 yılında 100 olan üretim miktar endeksi, 2008 yılında 95’e, SD’de ise
  76’ya düşmüştür. Söz konusu dönemde soruşturma konusu üründe yerli
  üretim dalının kapasitesi 100’den 111’e çıkmış, ancak KKO endeksi aynı dönemde 100’den 68’e düşmüştür. b) Yurtiçi
  satışlar ve ihracat (1) Yerli üretim
  dalının soruşturma konusu ürün için 2007 yılında 100 olan yurtiçi satış
  miktar endeksi 2008 yılında 97’ye gerilemiş, SD’de
  ise yine 97 olarak gerçekleşmiştir. Aynı
  dönemde yurtiçi satış hasılası ise 2007’de 100 iken, 2008’de 93’e, SD’de ise 80’e düşmüştür. (2) Yerli üretim
  dalının soruşturma konusu ürün için 2007 yılında 100 olan ihracat miktar endeksi 2008’de 96’ya, SD’de
  ise 81’e düşmüştür. c) Yurtiçi satış fiyatları (1) Yerli üretim
  dalının soruşturma konusu üründe ağırlıklı ortalama yurtiçi satış fiyatı
  2007 yılında reel bazda 100 iken sürekli olarak azalarak 2008’de 96’ya, SD’de ise 83’e gerilemiştir. ç) Pazar payı (1) Yerli üretim
  dalının yurtiçi pazar payı endeksi 2007 yılında 100 iken 2008 yılında 102’ye, SD’de ise
  107’ye çıkmıştır. d) Maliyetler
  ve kârlılık (1) Yerli üretim
  dalının soruşturma konusu ürün için 2007 yılında reel olarak 100 olan
  ağırlıklı ortalama birim ticari maliyeti, 2008’de 108’e, SD’de
  ise 110’a çıkmıştır. (2) Yerli üretim
  dalının soruşturma konusu ürünün yurt içi satışlarından elde ettiği birim
  reel kar 2007 yılında 100 iken, 2008 yılında -1.022’ye düşerek zarara dönmüş,
  SD’de ise zarar artarak -2.434’e ulaşmıştır. e) Stoklar (1) Yerli üretim dalının soruşturma konusu üründe 2007
  yılında 100 olan stok miktar endeksi, 2008 yılında 137’ye
  çıkmış, SD’de ise 80’e düşmüştür. Stok çevrim
  hızına (satış/stok) bakıldığında ise 2007
  yılında 100 olan endeksin 2008’de 70’e düştüğü ancak SD’de tekrar artarak 111’e çıktığı tespit edilmiştir. f) İstihdam (1) Yerli üretim
  dalının soruşturma konusu üründe 2007 yılında 100 olan direkt işçi sayısı endeksi, 2008’de 96’ya, SD’de
  ise 91’e gerilemiştir. g) Ücretler (1) Üretimde
  çalışan işçilerin aylık brüt ücretleri reel olarak 2007 yılında 100 iken, 2008’de 91’e gerilemiş, SD’de
  ise 95’e çıkmıştır. h) Verimlilik (1) Üretimde
  çalışan işçi başına verimlilik endeksi 2007 yılında 100 iken, 2008’de 99’a, SD’de ise 84’e düşmüştür. ı) Nakit Akışı (1) Yerli üretim
  dalının soruşturma konusu ürünün üretim ve satışı ile sağladığı reel nakit
  akışı (kâr+amortisman) 2007 yılında 100 iken, 2008’de -114’e (nakit çıkışı), SD’de ise -349’a (nakit çıkışı) düşmüştür. i) Büyüme (1) Yerli üretim dalının bütün
  faaliyetlerini kapsayan aktif büyüklüğü reel olarak 2007 yılında 100 iken, 2008’de 102’ye yükselmiş, SD’de
  ise 94’e düşmüştür. j) Sermaye veya
  yatırımları arttırma yeteneği (1) Yerli üretim
  dalının sermaye arttırma yeteneğini görebilmek için özsermayesine
  bakılmıştır. Buna göre, 2007 yılında 100 olan öz
  sermayesi, 2008 yılında 68’e, SD’de ise 37’ye
  düşmüştür. (2) Yerli üretim
  dalının bütün faaliyetlerine ilişkin tevsi ve yenileme yatırımları toplamı 2007 yılında 100 iken, 2008’de 61’e, SD’de ise 21’e düşmüştür. k) Yatırımların
  geri dönüş oranı (1) Yerli üretim
  dalının bütün faaliyetlerine ilişkin yatırım hasılatı (kâr/öz kaynak) oranı endeks olarak 2007 yılında -100 iken, 2008’de
  -449, SD’de ise -1.227 olarak gerçekleşmiştir. 1) Damping marjının büyüklüğü (1) Yapılan
  hesaplamalar sonucunda, ÇHC menşeli soruşturma konusu üründe önemli oranlarda damping marjı tespit edilmiştir. Yerli
  üretim dalının ekonomik göstergelerinin değerlendirilmesi MADDE 19- (l)Yerli üretim dalı çalışır
  halde bulunan bir fırınını 2009 yılında kapatmıştır.
  Dolayısıyla SD’deki üretim ve kapasite kullanımı
  ciddi anlamda düşüş göstermiştir.
  Stoklarda ise 2008 yılında ciddi bir artış yaşanmış ancak SD’de,
  kapatılan fırının da etkisiyle stoklar az da olsa eritilmiştir. Genel
  anlamda bakıldığında yerli üretim dalının
  maliyetlerinin reel olarak arttığı buna mukabil satış fiyatlarının reel
  olarak ciddi oranda gerilediği
  görülmektedir. Bu durumun neticesi olarak, yerli üretim dalının zarar inceleme
  döneminde soruşturma konusu üründeki zararının ciddi boyutlara ulaştığı
  tespit edilmiştir. Yurtiçinde pazarını
  kaybetmek istemeyen yerli üretim dalı, zararına satış yapmayı göze alır hale gelmiştir. Bunun sonucu olarak
  yerli üretim dalının yurtiçi satışları son iki yılda azalmamış, dolayısıyla düşen toplam tüketimle birlikte yerli
  üreticinin yurtiçi tüketimden
  aldığı payın endeksi 7 puan artmıştır. Yerli üretim dalının yurtiçi pazar
  payı zarar inceleme döneminde
  artmasına rağmen istihdamı aynı dönemde yaklaşık %10 oranında azalmıştır.
  Ayrıca, zarar durumunun ciddiyetinden dolayı ürün nakit akışında ve firmanın
  öz sermayesinde önemli sayılabilecek
  bozulmalar meydana gelmiştir. Zira SD’de yerli
  üretim dalı öz sermayesinin ciddi sayılabilecek bir oranı kadar zarar
  etmiştir. Yatırımların geri dönüşünde
  yaşanan olumsuzluklarla koşut olarak toplam yatırımlar da zarar inceleme döneminde
  önemli ölçüde azalmıştır. (2) Yukarıdaki veriler, zarar inceleme
  döneminde yerli üretim dalının ekonomik göstergelerinde ciddi olumsuzlukların
  ortaya çıktığını göstermektedir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Nedenselliğe
  İlişkin Değerlendirmeler Dampingli ithalatın etkisi MADDE 20- (1) Zarar inceleme döneminde ÇHC’den
  yapılan soruşturma konusu ürün
  ithalatının mutlak ve nispi olarak arttığı görülmektedir. Ayrıca, söz konusu
  ithalatın birim fiyatlarının %10 seviyelerinde azaldığı ve
  bu fiyatların yerli üretim dalının fiyatlarını önemli ölçüde baskı altında
  tuttuğu tespit edilmiştir. Yine söz konusu dönemde yerli üretim dalının pazar
  payı endeksinin 7 puan artmış olmasına karşılık, ÇHC menşeli ithalatın pazar
  payı endeksinin 57 puan arttığı tespit edilmiştir. Aynı dönemde, tüketim
  endeksinin 9 puan düştüğü göz önüne alındığında, ÇHC menşeli ithalatın,
  daralan pazarda yerli üretime oranla pazar payını daha fazla artırdığı
  anlaşılmaktadır. (2) Yerli üretim dalının dampingli
  ithalat nedeniyle artan maliyetlerini fiyatlarına yansıtamaması, hatta fiyatlarını reel olarak düşürmek zorunda kalması
  nedeniyle fiyatlarının bastırılması ve yıpranması, dampingli ithalatın
  mutlak ve nispi olarak artış eğilimi ile yerli üretim dalının ekonomik göstergelerinde görülen olumsuz gelişmelerin
  eş zamanlı olarak ortaya çıkması dikkate alınarak dampingli ithalat
  ile yerli üretim dalı üzerinde oluşan maddi zarar durumu arasında illiyet
  bağının olduğu sonucuna varılmıştır. Üçüncü ülkelerden ithalat MADDE 21- (1) Zarar inceleme döneminde,
  üçüncü ülkelerden yapılan ithalatın önemli oranda gerilediği görülmektedir.
  Ayrıca, üçüncü ülkeler kaynaklı ithalatın ortalama birim fiyatları soruşturma
  konusu ülke menşeli ithalatın birim fiyatlarının oldukça üzerinde seyretmektedir. (2) Sonuç olarak, diğer ülkeler kaynaklı
  soruşturma konusu ürünün ithalatı, gerek miktar
  ve piyasa payındaki eğilimi, gerekse fiyatları itibariyle bu aşamada yerli
  üretime zarar verebilecek boyutta görülmemektedir. Diğer unsurların etkisi MADDE 22- (1) Yönetmelik’in 17 nci maddesi hükümleri uyarınca, dampingli ithalatın dışında yerli üretim dalının ekonomik
  göstergelerinde zarara neden olabilecek başka bir unsur olup
  olmadığına ilişkin yapılan incelemede, ithalatçı firmaların dampingli
  ithalatı tercih etmelerindeki en önemli sebebin kendileri için rekabet
  avantajı sağlayan düşük fiyat olduğu değerlendirilmiştir. (2) Bazı
  ithalatçı firmalar yerli üretim dalında görülen zararın 2009 yılında yaşanan
  küresel mali kriz nedeniyle gerçekleştiğini iddia etmişlerdir. Küresel mali
  kriz, başta Avrupa olmak üzere tüm
  dünyayı etkilemiştir. Dünya ticareti ve küresel talepte ciddi oranda gerilemeler yaşanmıştır. Cam elyafın ara malı olarak
  kullanıldığı başta inşaat ve otomotiv olmak üzere birçok
  sektör olumsuz etkilenmiştir. Dolayısıyla küresel cam elyaf talebi ciddi oranda azalmıştır. Talepte yaşanan düşüş
  elbette ki yerli üretim dalını da etkilemiştir. Ancak, talepte yaşanan daralmaya rağmen ÇHC menşeli
  ithalatın mutlak ve nispi olarak artış göstermesi ve söz konusu ithalatın
  fiyatlarının yerli üretim dalının fiyatlarını önemli oranlarda baskı altında tutması, bastırması ve
  yıpratması yerli üretim dalında ciddi zarara neden olmuştur. Küresel krizde yaşanan talep daralması damping ile
  zarar arasındaki nedensellik
  bağına halel getirmemektedir. (3) Bazı ithalatçı
  firmalar ise 2007 ve 2008 yıllarında şikayetçi yerli üreticinin ÇHC’den
  ciddi oranda ithalat yaptığını, dolayısıyla dampingli ithalat ile maddi zarar
  arasında illiyet bağının kurulamayacağını iddia etmişlerdir.
  Yerli üretim dalı ise ÇHC’den ithalatın ticari amaçlara dayandığını ve o dönemdeki
  maddi zararı bertaraf etmek için yapıldığını
  ifade etmiştir. ÇHC’nin dampingli fiyatlarıyla
  rekabet etmekte zorlanan yerli üretim dalının
  ithalata yönelmesinin, yerli üretim dalındaki zarar durumunu açıklar nitelikte
  olduğu düşünülmektedir. Ayrıca, bu durumun,
  ithalata rağmen üretimine zararına da olsa devam eden söz konusu Cam Elyaf firmasının yerli üretici vasfına halel
  getirmediği değerlendirilmiştir. (4) Bazı ithalatçı
  firmalar, yerli üretim dalının 2009 yılında kapanan fırınının ve küçülen
  kapasitesinin teknik nedenlerden kaynaklandığını ve dampingli ithalatla
  arasında nedensellik bağının
  bulunmadığını ifade etmişlerdir. Yerli üretim dalı ise fırının teknik nedenlerden dolayı kapanmadığını, kapatmaya dampingli ithalata
  bağlı talep daralmasının neden
  olduğunu ifade etmiştir. (5) Bazı ithalatçılar ise kırpma ve keçe ürün tiplerinin
  ithalatlarının çok cüzi olduğunu ve
  dampingli ithal edilseler bile yerli üretim dalında görülen zararla söz
  konusu ithalatın arasında illiyet bağının olmadığını ve dolayısıyla
  bu ürünlerin soruşturma kapsamından
  çıkarılması gerektiğini ifade etmişlerdir. Ancak, kırpma ve keçe ürünlerinin soruşturma
  konusu ürünün tiplerinden oldukları ve ana ürün tiplerinin tümünün benzer
  ürün olarak kabul edildiği işbu Tebliğ’in 7 nci
  maddesinde ifade edilmiştir. Sonuç Fiyat
  taahhüdü MADDE 23- (1) Çin İnşaat Malzemeleri Endüstrisi Federasyonu
  (ÇİMEF), işbirliğinde bulunan üç üretici/ihracatçı
  firma adına, her bir ana ürün tipine yönelik ayrı ayrı
  olmak üzere minimum fiyat taahhüdü uygulaması için Müsteşarlığımıza
  başvuruda bulunmuştur. (2) Kamu dinleme toplantısı esnasında da bu talep ÇİMEF’in yasal temsilcisi tarafından dile getirilmiş,
  ancak bazı ithalatçılar fiyat taahhüdü uygulamasına karşı çıkmışlardır. (3) Mevzuat uyarınca fiyat taahhütlerinin kabul edilme
  zorunluluğu bulunmamaktadır. Daha düşük
  oranda önlem uygulama imkanının incelenmesi MADDE 24- (1) Damping soruşturması sırasında, zararın önlenmesi
  için damping marjından daha düşük oranda bir kesin önlemin yeterli olup
  olmadığı incelenmiş ve mümkün görüldüğü
  ölçüde daha az oranlı kesin önlem uygulanması yoluna gidilmiştir. Değerlendirme MADDE 25- (1) Soruşturma sonucunda dampingin, yerli üretim
  dalında zararın ve her ikisi arasında illiyet bağının mevcut olduğu tespit
  edilmiş olup, İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme
  Kurulu’nun kararı ve Bakan’ın onayı ile ÇİMEF tarafından yapılan fiyat taahhüdü teklifi reddedilmiş ve aşağıda tanımı
  ile menşei verilen eşyanın Türkiye’ye ithalatında karşısında belirtilen oranda dampinge karşı kesin önlem
  yürürlüğe konulmuştur. 
 Geçici
  önlemlerin kesin olarak tahsili MADDE 26- (1) Bu Tebliğ’in yürürlüğe girdiği tarihe kadar 2010/19
  sayılı Tebliğ hükümlerine
  istinaden alınmış olan teminat şeklindeki geçici önlem kesin önleme dönüştürülmüş
  olup, kesinleşen dampinge karşı önlem Kanun’un 14 ve 15 inci maddeleri çerçevesinde tahsil edilir. Kesinleşen dampinge
  karşı önlemin daha önce alınan geçici önlemden yüksek olduğu haller için fark tahsil edilmez, düşük olduğu
  haller için ise fark geri ödenir. Uygulama MADDE 27- (1) Gümrük idareleri, Karar
  maddesinde gümrük tarife istatistik pozisyon
  numaraları, tanımı ve menşe ülkesi belirtilen eşyaların, diğer mevzuat
  hükümleri saklı kalmak kaydıyla, serbest dolaşıma giriş rejimi
  kapsamında ithalatında karşılarında gösterilen
  miktarlarda dampinge karşı kesin önlemi uygular. Yürürlük MADDE 28- (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 29- (1) Bu Tebliğ hükümlerini Dış Ticaret Müsteşarlığımın
  bağlı olduğu Bakan yürütür. 31
  Aralık 2010 CUMA Resmî
  Gazete Sayı
  : 27802 (5. Mükerrer) |